Suçluyu Bulacağım Anne 14. Bölüm (Son)
Duyuru
Herkese merhaba. Kitabın böyle kısa süreceğini ben bile tahmin etmemiştim fakat olay döngüsü artık iyice sıkmaya başladı. İleride olacak olan güzel olayların hepsini en başta verdiğimi fark ettim. Bu yüzden de kitabı erken bitirme kararı aldım. Umarım beğenirsiniz. Şimdiden iyi okumalar.
Hikayenin sonuna yaklaştığımı hissediyordum. Bu sefer olacaktı, katili bulacaktım. Alışverişe çıktım. Markette ölen kardeşime benzer birini gördüm. Gözlerimi kaçırmaya çalışıyordum fakat olmuyordu. Kardeşime çok benziyordu. Derken adam bana bakmıştı. Kalbim küt küt çapıyordu. Adam beni görür görmez önce biraz düşündü sonra kaçar adımlarla oradan uzaklaşmaya çalıştı. Bir süre yerimde bekledim ve ondan sonra adamı takip etmeye başladım. Olaylar iyice karışık bir hal almaya başlıyordu. Kardeşim yıllar önce ölmüştü. Simasını bile net tanıyamazken şimdi nasıl oluyordu da bu adamı kardeşime benzetebiliyordum? Son bir umutla anneme seslendim.
-Anne, lütfen bana hala cevap verebiliyor ol. N'olursun anne!
Ses gelmiyordu. Annem artık benimle konuşmuyordu. Onu kimin susturduğunu da bilmiyordum. Adamı takip etmeye devam ettim. Gizli bir köşede ıssız bir sokak arasında gizlemiş olan siyah bir arabanın arka koltuğuna oturdu ve araba çalıştı. Camlar kapalıydı ve bu sıcak havada o arabanın içinde durmak imkansızdı. Camı açmıyorlardı. Araba her an yakalanabilirmiş gibi yavaş yavaş gidiyordu. Koşarak hızlarına ulaşabiliyordum. Yaklaşık yarım saatlik bir yolun ardından bir malikaneye geldik. Bu malikaneyi bir herden hatırlıyor gibiydim. Hafızamı zorlamam gerekecekti. Düşündüm,düşündüm ve aklıma Beren geldi. Onun telefonunun kilit ekranında arka planda bu malikanenin önünde çekilmiş bir fotoğraf vardı ve hatta birkaç kez babası ile konuşmak için buraya gelmiştim. Ama neden kardeşime benzeyen bir adam bu malikaneye hem de özel şoför ile neden gelirdi ki? Bir yolunu bulup adamın kardeşim olup olmadığını bulmak zorundaydım. Aklımdaki fikir çok ta akıllıca değildi fakat denemeye değerdi. Bunu başaracaktım. İnanıyordum. Adamı birkaç gün takip edip nerelere gidip neler yaptığını incelemem gerekecekti. Umarım adam evden çıkardı. Birkaç saat sonra elinde bir laptop çantası ve bir öncekine göre çok değişik bir kılıkla dışarı çıktığını gördüm. Bu sefer yürüyerek gittiğinden işim baya kolay olacak gibiydi çünkü beni de yolda yürüyen ve onunla aynı yere giden sıradan bir insan gibi düşünecekti. Adam gidip bir kafede oturdu. Saatlerce kalkmadan bir kahve alarak çalıştı. Bilgisayarına bir USB bellek taktı. İçinde çok önemli veya özel bir şey vardı sanırım çünkü giriş 3 şifreliydi. Adam kahvesini bitirir bitirmez bardağa dokunmadan onu bir poşete koydum ve oradan uzaklaştım. İsmi üstünde yazıyordu
"Yağız"
Bunun bir şaka olmasını diledim. İş iyice ciddiye biniyordu. Bu adam kardeşim olabilirdi. Oturup adamla konuşmam gerekiyordu. Bir müddet bekledikten sonra adamla konuşma kararı aldım. O malikanenin önüne gittim. Bende hala Beren'in babasının numarası olacaktı dşye düşündüm. Telefonumu elime aldım ve numarayı aramaya başladım. Telefon belli bir süre çaldıktan sonra Beren'in babası telefonu açtı. Bana kim olduğumu sordu. Yunus dedim. Adam şaşırmıştı. Belirli bir süre konuşmadı. Daha sonrasında onu neden aradığımı sordu. Konuşmamız gerektiğini söyledim. Sanırım artık hikayenin sonu buydu. Buraya kadardı. Hikayenin aslını şimdi öğrenecektim ve belki de birazdan katil olacaktım. Berenin babası konuşmayı kabul etti. Malikanede olması gerektiğini söyledim. Önce kabul etmedi ve durup durup neden malikane dedi. Sustum, bir şey söylemedim. Gözlerim eve girince hem o adamı, hem de annemi arayacaktı. Annem ölmüştü fakat o evde cidden bir şeyler dönüyordu. İçimde hala ölmemiş ama ölmeyi bekleyen küçücük bir umut vardı ve tam o saniyede parlamaya başlayıp büyümüştü. Eğer öyle bir şey çıkmaz ise bile bu benim için sıkıntı olmayacaktı. Zaten annemin yaşama ihtimali düşünülemezdi. Beren'in babasını her zaman birine benzetirim fakat kim olduğunu tam net kestiremiyorum. DSanki daha önceden hep gördüğüm biriymiş gibi. Adamın el yazısını hatırlamaya çalıştım sebepsizce. Katilin yazısı canlandı o sırada gözlerimin önünde. Umarım değildir dedim. Çünkü o adam ile katilin yazıları zihnimde canlandırdığımca benziyordu. Hatta aynısıydı. Berenden ve ailesinden hiçbir zaman şüphelenmemiştim fakat güvenim artık son buldu. Ara ara aklıma gelen cinayet gününü aklımda tekrardan canlandırmaya çalıştım. Aklıma gelen şeyler arasında ilgimi çeken şey beren'in babasının psikolog olan hemde kardeşimi öldüren adama benzemesiydi. Ya ben herkesi herkese benzetiyordum ya da cidden işin aslı çok değişikti. Buluşma saati geldi. Gidip beren'in babası ile konuştum. O sırada bir yandan gizlice evi baştan aşağı süzdüm. Duvarda adamın psikolog olabileceğine dair bir sürü kanıt vardı. Adamın konuşmaya daldığı bir zamanda ayağa kalktım ve duvardaki panolara ve birkaç ödüle doğru yakınlaştım.
-Bunlar size mi ait?
Adam konuşmanın arasında evet der gibi başını salladı.
-eskiden bir psikolog muydunuz?
Adam gerçeği ağzından kaçırdı. Tam o sırada kardeşime benzeyen adam içeri girdi. Beren'in babası stres olmaya başlamıştı.
-Yağız, buraya gel oğlum. Konuşmamız gerekenler var.
Yağız geldi. Adam bize her şeyi anlattı. Aslında kardeş olduğumuzu, zamanında kardeşimi kendi oğlu olmadığı için kaçırmak istediğini ve böyle bir yol bulduğunu, aslında hem doktorluk hem de psikologluk yaptığını anlattı.
Annemle eskiden yakın arkadaş olduklarını, daha sonra aralarında yaşanan birkaç olaydan dolayı ondan intikam almak istediğini, ona büyük bir acı olsun diye önce oğlunu aldığını ve ondan sonra oğluna bazı ilaçlar verip iradesini kaybettirdikten sonra annesini ona öldürttüğünü anlattı.
Yağızın eli ayağı titremeye başladı. O anki sinirle kalktım ve etrafta sivri bir şey aradım. Berenin babası gözlerini kapattı. Olacaklara hazır gibiydi. Ben etrafta bir şey bulamayınca cebindeki silahı önüne bıraktı ve sadece"hazırım" dedi. Silahı elime almamla adamı vurmam bir oldu. Daha sonra polisler geldiler . Mahkemede 10 yıl hapis cezası aldım. Yaptığımdan hiç pişman değilim.
Elimde bir kağıt kalemle oturdum kovuşta masaya ve yazmaya başladım;
"SÖZ VERDİĞİM GİBİ, SUÇLUYU BULDUM ANNE!"
Daha sonrasında ise kovuşta yaşanan arbedede bıçaklanarak ölüşümü izliyorum. Annemin yanına gitmek hiç bu kadar iyi hissettirmemişti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suçluyu Bulacağım Anne!
Misteri / Thrillerİşlenen cinayetin katili için 5 şüpheli vardı. Ama bu kişi kimdi? Karakterimiz, henüz 7. sınıfa giderken bilinmeyen bir kişi tarafından annesi öldürülüyor. Polislerin soruşturma başlatması üzerine suçlu aranmaya başlıyor. Aradan 5 yıl geçmesine rağm...