İnançlar ve Gözyaşları

1.6K 55 27
                                    

Ilgaz duyduğu ağlama sesiyle yavaşça aralar gözlerini. Önce ne olduğunu algılayamaz. Gecenin ilerleyen bir saati olduğundan dolayı etraf oldukça karanlıktır. Gözlerini kırpıştırarak karanlığa alışmaya çalışır. Yattığı küçük kanepede doğrulur. Etrafta gözlerini gezdirirken hala ağlama sesi dolduruyordur tüm odayı. Yavaş yavaş kendine geldiğinde bulunduğu yeri ve olanları bir bir hatırlar Ilgaz. Hızla kalkar kanepeden. Ceylin'in yattığı yatağın kenarındaki küçük lambayı yakar. Hızlıca yatağın kenarındaki küçük beşiğe ilerler.

"Geldim kızım. Buradayım." diye seslenir Ilgaz kısık sesle. Kollarını kızının bedenine dolayıp kucağına alır. Küçücük, narin bedenini her an kırılacak bir eşyaymış gibi nazikçe tutuyordur. Minik kız babasının kollarında sıcaklığını hissedince ağlaması yavaşça durur. Ilgaz kızının sırtını yavaşça okşarken kulağına yanında olduğunu hissettiren, güven veren sözcükler fısıldıyordur. Bulunduğu yerde ileri geri giderken yatakta huzurla uyuyan karısına bakar. Ceylin oldukça yorgun olduğu için derin bir uykudadır. Kızlarının bu geceki ikinci uyanışıydı bu. Ceylin ilkinde uyansa da şimdi yorgunluktan ağlama sesini duymadığını düşünmüştür Ilgaz. Biraz daha odanın içinde kucağında kızıyla dolandıktan sonra Evren yeniden huzursuzlanmaya başlar. Ilgaz acıktığını anlar. Yavaş adımlarla Ceylin'in yanına yaklaşır.

"Ceylin, sevgilim..." hafif dokunuşlarla yanağını sever. "Sevgilim." Ceylin sıçrayarak uyanır uykusundan.

"Evren!" hemen yanıbaşındaki beşiğe bakar.

"Buradayız." Ceylin rahatlayarak derin bir nefes verir. "Acıktık biz annesi."

"Öyle derin uyumuşum ki... Nasıl duymam ya." diye kendine kızar Ceylin. Yatakta doğrulur.

"Çok yorgun düştün. Normal." dikkatlice uzatır kızını Ceylin'in kollarına. Ceylin kızını kolları arasına alır almaz yüzünü boynuna gömüp kokusunu içine çeker ve hafif bir öpücük kondurur. Ilgaz geceliğinin düğmelerini açmasına yardım ediyordur o sırada. Ceylin geceliğini omzundan sıyırıp göğsünü açar. Evren annesinin kokusunu hissedince hemen göğsüne doğru uzanır açık ağzıyla. Onun bu iştahlı haline gülmeden edemezler. Ceylin kızına yardımcı olup göğsünü ağzına verir. Evren iştahla emmeye başlar annesini. Ilgaz yatağın kenarına oturup hayran bakışlarla aşık olduğu iki güzeli izlemeye başlar.

"Çok acıkmış benim güzelim. Nasıl iştahlı baksana." parmağının tersiyle yumuşak dokunuşlarla başını severken konuşur Ceylin.

"Annesine çekmiş." der Ilgaz munzur bir sesle. Ceylin hafifçe omzuna vurur Ilgaz'ın.

"Pis."

"Yalan mı? Sen kendini hiç görmedin tabii yemek yerken."

"Bu kadar iştahlı olmasaydım tavuk pilavlar, midye dolmalarla kalbimi nasıl çalacaktın?"

"He onlara tav oldun yani, bana değil?"

"Ee, yemek her şeyden önce gelir savcım. Ayrıca o zamanlar nişanlıydın, hatırlatırım."

"Evet ama neyse ki evren bizi birleştirdi." karısının yanağını severken konuşur Ilgaz. Ceylin başını Ilgaz'ın eline yaslar gülümserken. Tam o sırada kızları orada olduğunu belirtir gibi mırıldanır. İkisi de bakışlarını ona çevirir.

"İsmine karar verdiğimizde de karnımda böyle tepki vermişti."

"Benim güzelim ismini mi sevmiş?" Ilgaz kızına doğru eğilir boyun girintisine sokulup kokulu bir öpücük kondurur. "Mis kokulum benim." Evren babasına tepki olarak yine ses çıkarır. Ilgaz kızının minik elini işaret parmağıyla okşarken Evren parmaklarını açıp babasının parmağını kavrar sıkıca. Ilgaz şaşkınlıkla Ceylin'e bakar.

YARGI | Tanıdık Bi' MelodiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin