Günahkar geceden kalan minik bir bebek vardı ortada, peki bu bebek iki farklı hayatı, iki farklı insanı, siyah ve beyazı bir araya getirebilir miydi?
Bir savcı, karanlık bir adama aşık olabilir mıydı ? Aşk için her yol mübah mıydı? Hayat insanı hiç...
Hikayenin akışı ile ilgili yorum yapmayı unutmayın.
Karakterler hakkındaki düşüncenizide paylaşmayı unutmayın.
Bebişin adını Karan Ege yapmanın çok anlamlı olacağını düşündüm. O yüzden Karan Ege olması kararını aldım. Karan ismini duyunca haykırarak ağlama isteği gelsede aşırı anlamlı olacaktı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
❄️
"Tanışıyor muyuz?" dediğinde sesini duymak şuan başıma gelebilecek en büyük ceza gibiydi. Afalladım ve yutkundum.
" Pek sanmıyorum." derken sesimin titrememesine minnet ettim. Yerdeki poşetleri aldım ve hızlıca ona hiç bakmadan oradan uzaklaştım. Kalbim güm güm atarken hızlı adımlarla asansöre bindim. Otoparka inerken kalbimin bu kadar hızlı atmasının sebebini anlamıyordum. Korkuyor muydum? Beni tanımasından mı korkuyordum yoksa bebeğinizi öğrenmesinden mi bilmiyorum. Sadece kaçmak istediğim kadar orada durup saatlerce onu izleme isteğimede anlam veremiyordum.
Tamam bebeğimin babasıydı evet, ama objektif bakıncada sadece bir gece yattığım bir adamdı. Evet o gece çok yoğun duygular hissettiğim için onunla sevişmiştim ama neredeyse üzerinden 11 ay geçmiş bir olaydı ve zaman bazı şeyleri unuttururdu. Ama ben onu ne zaman hatırlasam birşey oluyordu bana. Çok derin hisler vardı ama bir şekilde ondan nefret etmeye çalışıyordum. Nefret etmeye çalışıp nefret edememekte yoruyordu beni. Neydi bu hissettiklerim bilmiyordum ama kesinlikle bir gece tanıdığım hatta tanımadığım bir adama aşık olabilecek kadar aptal bir kadın değildim.
Bence aşk böyle bişey değildi, insan tanımadan bilmeden aşık olamazdı. Tanımadığınız birini beğenebilirdiniz ama aşık olamazdınız. Arabama bindiğimde poşetleri yan koltuğa atıp kafamı kurcalayan yoğun hislerimi düşünmeye başladım.
O geceden başlamam gerekiyordu her şeye,
11 ay önce;
Tuvaletten çıkıp bordo rujumu tazeledikten sonra hızlıca tuvaletten çıktım. İçeride hunharca dans ederken, hafif sarhoş olmuştum. Tam bir hafta önce evlilik düşündüğüm iki yıllık ilişkim bitmişti ve kendimi Kıbrıs tatilinde bulmuştum. Sarhoş olarak unutabileceğimi sandığım dertlerim vardı.
Mertin bana bir neden bile söylemeden terk edişi canımı acıtmıştıamaşuançok eğleniyordum. Mini kırmızı elbisemin eteğini aşağı doğru çekiştirirken telefondaki Mert arıyor... yazısını görüncedışarı çıktım ve telefonu kapattım. Aşağısı hemen kumsaldı. Ağlayarak ayakkabılarımı çıkardım ve kumsalın kenarına oturdum.
