Kerem kendisini gerçekten bok gibi hissediyordu zira erkek kardeşiyle bozulan arası,tüm ailevi dengelerini sarsmıştı. Bununla birlikte gerçekten vicdan azabını derinden hissediyordu.
Aynı zamanda kendini sapık gibi hissettiğini de söylemesi gerekliydi.Çünkü kardeşinle lise çıkışına gitmiş onu bekliyordu.
Bu tıpkı liseli kızları süzen dallamaların yaptığı türden bir şeydi.Erkek kardeşiyle arası böyle limoni olmadan önce erkek kardeşi onu kapı çıkışında görse heyecandan ve övünçten delirirdi.
Abisine gerçekten hayranlık duyuyordu ve abisini bir rol model olarak kabul ediyordu.
Yani Kerem yaptığı ahmakça davranışıyla aynı zamanda kardeşinin bütün hayal dünyasında başına yıkmıştı.Onun bir erkekle olmasını kaldıramamıştı. Evet bu hastalıklı bir düşünceydi ama onun bir erkek tarafından manipüle edilme bir erkek tarafından ona dokunulması ihtimali gururunu zedeliyordu.
Yani arada aşk olduğunu zannetmiyordu aşk zaten bir kadın erkek arasında yaşanırdı. Belli ki yoğun bir his vardı. Bu da ancak arkadaşların ilerisinde tensel bir haz boyutunda olabilirdi.
Dallamanın bir tanesinin erkek kardeşine aşk adı altında manipüle edip ona temas etmesi Kerem'in zoruna gidiyordu.Bu nedenle o dallamayı da erkek kardeşini de arada harcamış ve sıkı yumruklarını konuşturmuştu.
Şimdi pişman bir biçimde en azından kardeşini sadece bir kahve içmeye ikna edebilmeyi hayal ediyordu.
Aslında sorunun onun cinsel yönelimi ya da varsaydığı aşkı ile ilgili olmadığını birinin onu kullanma düşüncesinden rahatsız olduğunu güzel bir dille onu açıklamak istiyordu.
Doğru söylemek gerekirse erkek kardeşinin yokluğu bütün ailesinin yokluğundan daha derin ve zedeleyiciydi.Onu görmüştü. Deri ceketli lavuğun kolları altında gülümsüyordu.
Tek koluna taktığı çantası serserice savruluyordu.
Aynı zamanda üzerine giydiği kolej ceketi onu olduğundan daha kabarık gösteriyordu.
Kerem ters bir bakışla birlikte elalemin kolunun altında gezinen ve dostluktan çok daha ötede bir temas barındıran çifte yanaştı."Senin ne işin var burada?" demişti kardeşi.
Üstelik eskiden abisi okul çıkışına gelsin ve herkese hava atayım diye kendini Çırpan bir oğlanın ses tonu yoktu.
Daha ziyade nefret ettiği ve tiksindiği birini görmüş gibi metalik bir ses tonuna sahipti."Konuşmamız gerekiyor ve konuşacağız."diye hırlayan Kerem oğlanın omzundan sertçe çekti.
"Senin konuşacak hiçbir şeyin yok onunla!"
Yanındaki deri ceketli it ona diklenme ve kaba dayılanma cesaretini göstermişti.
"Ben sana kardeşimden uzak duracan,onun kafasını bulandırmayacaksın demedim mi ulan !"
Kerem oğlanın boynun elini geçirse de elinden kaçırdı."Yapma !"diye seslendi sevgilisine doğru oğlan.
Aslında abisinin başını belaya sokmaktan değil sevgilisinin abisinden olası dayak yeme potansiyelini engellemeye çalışıyordu."Sana gel buraya konuşacağız dedim bırak şunu."demişti Kerem dişleri arasından.
"Sen ona emir veremezsin tamam mı?"
Araya yüzsüzce giren oğlanı Kerem tekrar yakasından kavradı."Buna sen mi engel olacaksın lan sikik?"
"Ben engel olacağım gel bakayım."
Oğlan sulanan gözleriyle ağabeyine bakıp usulca fısıldadı.
"Allah sana bana yaşattıklarının bin mislini yaşatsın.
Çok sevdiğim gururunla sınan abi.
Seninle konuşacak bir şeyim yok hayatımdan uzak dur."Kerem ise avaz avaz haykırdı onun fısıltılarına karşın.
"Zehirliyor senin yanındaki kandırıyor oğlum seni arkadaşlığını yanlış yorumluyorsun.
Abinin Ben senin iyiliğin için yapıyorum ne yapıyorsam!""Abilik senin yaptığına denmez kan bağıyla doluysa kanımda yere döktün zaten yapma abilik falan sen beceremiyorsun.."
Oğlan sevgilisini ortamdan uzaklaştırırken yapayalnız halde arkasından bakınan ağabeyine dönüp bir bakış daha atmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kuki
Romance"Şttt,lan Kukii ödül maması da veriyor mu manitan ?" Ev arkadaşının kafasına kumanda fırlatarak haykırmıştı. Bu çocuk sevgilisinin süs köpeğiydi adeta. Kerem bu velede biraz erkeklik öğretmeye ve alfalık nedir dersi vermeye kararlıydı.