10.Bölüm

116 7 0
                                    

Zeliha'nın sözleri bıçak gibi çoğu sesi kesti, Dilan içindeki korku ile annesine bakarken eli refleks olarak koynundaki Ali'nin resmi olduğu kolyeye gitti.

Hatice denen kadın hevesle verilecek cevabı bekliyordu.

- Ana?

Anası elini kaldırıp dilan'ı susturdu ve karşısında ki iki kadına baktı.

- Biz bunu bir düşünelim ha Zeliha bacım, bilirsin hayırlı işler aceleye gelmez.

Hatice ve Zeliha başlarını anlayış ile sallayıp ayağa kalktılar, Dilan korku ile bakıyor du çevresindekilere olaylara.

Zeliha ve Hatice'nin elini öptükten sonra yolcu ettiler, anası dilan'a yan gözle bakıp ah çekti sesli bir şekilde.
Kızardı Dilan'ına, olmayacak bir işin peşine düşmüştü ama evladı için de her şeyi yapardı.

- Ana vermezsiniz demi beni?

Anası kalktığı yere oturup başını ellerinin arasına alıp dua etmeye başladı.

- Ah Dilan ah keç'ım, yoktur başka adam da gittin Eskere aşık oldun dilan?

Dilan gözleri dolu dolu bakıyor du

- Sende babama sevdalanmadın mı ana? Hatta ağa dedem karşı çıkmıştı da sen babama kaçmıştın, niye ben sevince kızar oldun? Aşk hani güzel bir histi?

Barış'ın heyecanla avluya girmesi ile Dilan gözlerini silip, kendini toparladı.
Barış elindeki çantasını köşeye katıp hülyalı hülyalı ablasına baktı

- Abla hele benimle az yukarı gel hele.

Dilan dağılan konuya aldırış etmeden kardeşinin mutluluğuna eşlik edip odasına çıktılar.

Barış elindeki mektubu açıp ablasına okudu.

Ah o Ceylan gözlerine kurban olduğum yarim,  seni çok bekledim de gelmedin huzur bahçemize. Seni görmemek huzursuzluk katıyor içime, bu aralar fazla haber alıyoruz. Teşkilat yeni operasyon düzenliyor, olur da ben de o göreve katılırsam bu anları değerlendirmek isterim. Yarın öğle ezanından sonra seni her zaman ki yerimizde beklerim kurban olduğum. Allah'a emanet ol kendine de Geleceğin askeri barış'a da dikkat et.
Seni canından çok seven Ali'n...

Dilan heyecana karışık mutluluk ile dinledi kardeşinin kendisine getirdiği mektubu.

- Ali verdi sana bu mektubu demi barış? Nasıldı eyiydi inşallah.

Barış elini göğüsüne vurup

- Evelallah asker adamdır abla, bir kaya kadar sert bir aslan kadar güçlüdür.

Barış'ın gururla konuşması dilan'ı güldürmüştü.

- Eh şükür olsun o zaman

Barış sır verir gibi ablasına yaklaşıp

- Bugün hoca gizlice arka bahçeye yolladı beni baktım Ali abey ve bir kaç Esker abi ellerinde silahları ve arkalarında kocaman bir Esker arabası. Gel dedi ali abey, bindirdi arabaya içi görünmez dedi. Köyün etrafında gezdirdi beni. Bir kaç düğme neyin vardı ışık yakan mı dersin, kapı açan mı say say bitmez. Hepsine dokundum Abla. Çok güzel di.

Dilan şaşırmıştı bu duruma ama kardeşinin mutluluğu uzaktan belli oluyor du.

- Ne güzel ablam, desene sende artık Esker sayılırsın.

Başını salladı barış

- Sayılırım tabi, murat abi de söz verdi. Babam izin vermezse bir gün alıp beni uzaklara götürüp Esker olmam için yardım edecekmiş.

ᴅɪ̇ʟᴀɴ ᴋɪᴢ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin