1.6

420 20 5
                                    

💉💉💉

(Bir hafta sonra)

Öykü: Doktor doktor kalksana

Öykü: Lambaları yaksana

Öykü: Sevgilin evine geliyor

Öykü: Kapıları açsana

Doktorum: Ne

Doktorum: Ciddi misin

Öykü:

Öykü: Şu dondurmayı yiye yiye geliyom

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Öykü: Şu dondurmayı yiye yiye geliyom.

Öykü: Kalkmadıysan kalk valla fena olur haa

Doktorum:

Doktorum: Hiç kalkasım yok :(

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Doktorum: Hiç kalkasım yok :(

Öykü: Mert kaşınma istersen sevgilim

Doktorum: Sırtım fena kaşınıyo valla

Öykü: Gelince göstericem sana kaşınmayı

Doktorum: Olur valla. Bekliyorum sevgilim :)

Öykü: Yaa cıvıtıp durma

Öykü: Hadi çabuk

Öykü: Kalkıyorsun o yataktan sonra da üzerine bi şeyler giyiyorsun

Öykü: Kapıyı öyle açarsan valla döverim seni haa

Doktorum: Tamam kaptan

Doktorum: Sen ne dersen o

...

Elimdeki dondurmayı bitirdikten sonra çantamdan ıslak mendil çıkarıp ellerimi sildim. Yapış yapış olmuştu hep. Elimdekini çöpe attıktan sonra Mert'in evine doğru ilerlemeye devam ettim. Aslında ona haber vermeden gelecektim ama belki müsait olmaz falan diye düşünüp geleceğimi haber vermiştim. Yani düşünsenize. Ben eve giriyorum ve karşımda duştan yeni çıkmış bir adet Mert. Valla beynim giderdi herhalde benim. Ayy düşüncesi bile korkunç. Yani korkunç değil aslında. Fazla şey... Ehehehe neyse.

En sonunda evin önüne gelip kapı ziline bastım. Anahtarım tabii ki de vardı ama doktoruma haber vermiştim. Ee bi zahmet sevgilisini kapıda karşılasın di mi yani?

Kapı açıldığında kocaman gülümsedim. Ama gülümsemem yüzümde dondu çünkü Mert üst tarafı çıplak altında ise eşofman altıyla karşımda dikiliyordu. Endişeli bir şekilde bi sağa bi sola baktım. Gelen giden yoktu. Mert'i hızlıca içeri itip kapıyı kapattım.

"Ya sen n'apıyorsun? Bu kılıkta kapı mı açılır?"

"Ne varmış ki kılığımda?"

"Hiçbir şey yok işte ben de onu diyorum ya. Ya bi kız falan geçseydi, ya seni böyle görseydi. O zaman n'olacaktı hı?"

"Kimse görmedi ama değil mi? Yani sorun yok."

"Ya görseydi? Bak bi daha böyle yarı çıplak pencerenin önüne bile çıktığını göriyim var ya..."

"Ee var ya? N'aparsın?"

Kollarını belime sarıp beni kendine çektiğinde ellerim çıplak göğsüne dokundu. İster istemez gözlerim oraya kaydığında yutkundum.

"Bi şey yapmam." Deyip kendimi geri çektim ve Mert'ten uzaklaştım.

"İyi o zaman. Ben bi cama çıkıyım. Bakıyım mahallede neler olu-"

Pencereye doğru ilerlemeye başlarken onu kolundan tutup bana doğru çevirdim. Sonra da ayaklarımın ucunda hafifçe yükselip dudağına bir öpücük bıraktım. Geri çekildiğimde Mert şaşkın bir şekilde yüzüme bakıyordu. Sonra bu şaşkınlık yerini gülümsemeye bıraktı ve gözlerime baktı. Bu öpücük ona yetmemişti ve şu an benden onay bekliyordu.

Kafamı hafifçe salladım ve gözlerimi kapatıp beni öpmesini bekledim. Hiçbir hareketlilik olmayınca gözlerimi açtım. Mert karşımda öylece duruyor ve sırıtıyordu. Pislik beni kandırmıştı.

"N'oldu Öykü Hanım yoksa sizi öpeceğimi falan mı sandınız?"

"Pisliksin sen. Pislik!"

"Ee Öykü Hanım telefonda yazıyordunuz hadi kaşıyın da bi kaşıntımız gitsin."

"Sen kendi kendini kaşı. Ben gidiyorum!"

Arkamı dönüp kapıya ilerledim. Az önce rezil olmuştum. Çok utanıyordum.

Kolum tutulduğunda durmak zorunda kaldım. Mert önüme geçip kollarını yeniden belime sardı ve beni kendine çekti. Burun buruna geldiğimizde düşmemek için kollarımı boynuna doladım. Kalbim yine hızlı hızlı atmaya başlarken Mert hafifçe eğilip dudaklarımızı birleştirdi.

💉💉💉

Naber¿

Yayımlanma tarihi
24.04.2023
(Pzt)

Doktor Bey!|TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin