Şah Mat

Sokak Lambası

Merhaba! Ben öldüm sanırım bayağı bölüm atmıyordum. Ama geri geldim bölümler son hızla devam edicek. Zaten kısa bölümler yazdığım için bir günde iki bölüm yazabilirim diye düşünüyorum. (Büyük ihtimalle yapamam ama biz gene de umut edelim😊) Her neyse bişey diycem ben size benim bölümleri seyrek yazmamın sebebi aklıma yazcak bişeyler gelmiyooo.

~🖤~

Jısung gerçekten senin aklına uyduğuma inanamıyorum!, diye içinden sızlanıyordu Felix. Ama bir yanı o da istemese böyle bir şeye kalkışmazdı diye geçirmeden de edemiyordu. Mektup işi ona sandığından daha da zor gelmeye başlamıştı şimdi. Bir cümle bile yazamamıştı daha! Ne yapsa olmuyordu, aklına bir fikir geliyor sonra onu saçma bulup zihninin bir köşesine atıveriyordu. Biraz daha düşünmeyi denedi. Nasıl başlamalıydı sözlerine? Nasıl sevgisini aktarabilirdi bir kağıda? Sözler yeter miydi aşkını anlatmaya? Bu düşünceler zihnini ele geçirince mektup yazmaktan vaz geçti Felix. Onun yerine korkusuzca aşkını Hyunjin'in yüzüne söyleyecekti. Tereddüt etmeden, çekinmeden. Ne de olsa yapacaktı bunu bu karar ani olabilirdi ama daha çok beklemek istemiyordu. Eğer biraz daha beklerse aşkını kaybedebilirdi...

(Bu bölümü birine adıyorum. O kişi kendini biliyor.)

Felix tüm gece yaptığı planı gözden geçirdi. Bir aksaklık çıksın istemiyordu. Ama bir şeyi düşünmeden de edemiyordu, ya Hyunjin onun aşkına karşılık vermezse ne olacaktı? Bunca zaman sabretmişti ama artık sabredebilir miydi aralarındaki bu yabancılığa? Dayanabilir miydi onsuz bir yaşama?...

Jisung

Şşşt

Uyandın mı?

                                                           ~Felix hiç uyuyamamıştı ki..~              

  Felix     

Uyandım uyandım                                                                                               

Sabah sabah senle uğraşamam Jisung yazma bana 

Jisung

Aaaa! 

Ayıp ama Felix

Kalbim tam orta yerinden çıt diye kırıldı💔

  Felix

 Sanki çok umrumda

Felix günlük işlerini halletmek için dışarı çıktı. Daha doğrusu hazırlık yapmak için... Hyunjim'in hep gittiği ve orada fotoğraf çekindiği bir sokak lambası vardı. Aşkını o sokak lambasının altında söyliycekti. Planlarının sekteye uğramamasını umarak sokak lambasına gitti...

"Gayet güzel gözükür aslında gece."  Son bir kaç iş kalmıştı onlarda en zor olanlarıydı. 

1-) Hyunjin'i oraya getirmeye nasıl ikna ediceklerdi

2-) Kalabalık olmaması için bişey yapılmalıydı

3-) Nasıl itiraf edicekti

İşte bu üç şey en zor olanlardı. Ama Felix aklına koymuştu bir kere, bunu bu gece yapıcaktı...

(Şey ben hızımı alamayıp bayağı yazcam herhalde ya)

5-)Jisung📱aranıyor...                                     22.36

"Aç artık şu telefonu Jisung!"

Felix Jisungu 5 kere aradı ama çok sevgili Jisung telefonu açmadı. "Ne işler çeviriyorsun bu saatte Jisung?" Felix tam tekrardan Jisung'u arayacakken bir el telefonu çekti. Felix arkasını döndü ve o...                (Zaten tahmin etmişsinizdir ama araya biraz heyecan katmak istedim🙃)

Hyunjin'i gördü... 

Felix Jisung'un bir işler çevirdiğini anlamıştı. Ama kafasını şu an bununla meşgul etmek istemiyordu. Çünkü Hyunjin ilk defa ona ondan nefret eder gibi bakmıyordu. Ve Felix'e gülümsedi... Bu bir ilkti Felix onun hep ona böyle bakmasını ve böyle gülmesini diledi...

"Şey merhaba Hyunjin."

"Merhaba..."

O an Felix provasını yaptığı her şeyi unuttu. Ne diyeceğini bilemeden sadece Hyunjin'e bakıyordu.

"Beni çağırmışsın. Jisung söyledi."

"Evet aslında seninle konuşmak istiyordum."

"Dinliyorum?..."

"Ben en iyisi direkt konuya gireyim. Ben aslında senden hoşlanıyorum Hyunjin..."

Sonunda söylemişti. Felix üzerinden bu ağır yükün gitmesiyle hafiflediğini hissetti. Sonra hiç beklemediği bir şey daha oldu ve Hyunjin onu kendine çekip öptü...

...

Heyyo arkadaşlar...

Nasılsınız? Umarım iyisinizdir.

Çünkü ben şu an bir tık küçük çaplı krizleri geçiriyorum da...

O sondan sonra diğer bölüme nasıl devam edeceğimi gerçekten bilmiyorum...

Neyse ben size spoiler vermeyeyim. Güle güle💙