pain is beauty, jaesahi ✓

8th months | weareone

08.04.23
Cumartesi

Selam, selam.

Naber? Nasılsın? Ben iyiyim... Yani iyi olmaya çalışıyorum. Sanırım nasıl yazılır unuttum, sinir bozucu olmaya başladı.

Az bir vakit kaldı, doğum gününe yani. Üç gün falan. Şu an gecenin geç bir saatinde yazdığım için tam olarak hesaplayamadım. Biraz da kafam hoş gibi gerçi, cümlelerim öncekilerden garip görünebilir.

Ben hala seni düşünüyorum biliyor musun ya? Aklıma okul bahçesinde nefessiz kalana kadar ağlayışım geliyor hep. Zaten o bahçede, o çeşmenin önünden her geçtiğimde aklıma geliyor orası ayrı mesele tabii.

Ne yazacağımı bilmiyorum artık, hayatım aşırı sıradan ve sıkıcı olmaya başladı. Seni de bunaltasım yok hiç ama bir umut belki dinlersin diye geldim.

Bu aralar pek bir görmezden gelinmeye başladım ve İNAN BANA bu o kadar sinir bozucu bir hale geldi ki durduğum yerde sinir küpü gibiyim. Birilerine mesaj yazıyorum ya görüldü atıyor ya da cevap vermiyor, gerçek hayatta birine bir şey soruyorum duymazlıktan geliyor.

Afedersiniz amına koyayım ama karşınızda duvar mı var?

Of, küfür için özür dilerim. Görüyorsun ne kadar sinirlendiğimi. O kadar bıkkınlık vermeye başladı ki bu, kendime sardım artık. Canımı acıtıyorum çünkü bu görmezden gelinmenin verdiği mental acı ancak fiziksel acıyla geçiyor.

Çok fazla uyumaya başladım, gün içinde ne kadar uyursam uyuyayım yetmiyor, günde on iki saatten fazla da uyusam yorgunum, beş saat uyusam da yorgunum. Acılar hiç geçmiyor, aksine sürekli yenisi ekleniyor.

Sanırım şu sıralar hayatımda yolunda giden tek şey okulumuzdaki kedinin minik yavrularını her gün sevmeye gitmem. Böyle minik minik nasıl tatlılar görmelisin. Şey, bugünlük benden bu kadar olsa olur mu? Doğum gününde yine gelip bu sayfaya yazmaya devam edeceğim. Beni bekle olur mu asahi'm? Seni seviyorum, sen kadar güzel rüyaların olsun.

11.04.23
Salı

Merhaba güzelim, nasılsın?

İyi ki doğdun. Doğum günün kutlu olsun. Umarım orada doğum gününü beraber kutladığınız sen kadar güzel melekler vardır. Tıpkı geçen yıl çekilen videodaki gibi heyecanla mumları üfleyip kendini alkışlamışsındır. Bunları yine görebilmeyi öyle çok isterdim ki anlatamam. O güzel gözlerine tekrar bakabilmek için her şeyimi verirdim.

Şimdi sen olmadığın için garip bir hüzün var içimde. Ağlasam geçmeyecek, sussam dinmeyecek. Biraz yoruldum.

Aslında, bugün kendim hakkında hiçbir şey söylemek istemiyordum ama yine senden başka konuşacak kimsem olmadığı için sana geldim. Hani kedim Latte vardı ya, artık yok o da. Ölmedi merak etme; ama yok, gitti. Geri gelir mi bilmem. Giden geri gelmiyor genelde. İki gündür arıyorum ama hiçbir yerde bulamadım, sanırım o da beni bırakıp gitti.

Ama ne hikmetse ağlayamadım, birilerinin benden gitmesini çok çabuk mu kabullendim bir fikrim yok lakin ağlayamadım işte. Gözümden yaş gelmedi, sadece içime boş bir üzüntü çöktü. Sanki eskimiş bir kanepeyi beyaz bir çarşafla kapatmışlar da artık kimse oturamayacakmış gibi. Artık kimse dokunamayacakmış gibi, eskimiş olduğunu anlatıyor o beyaz çarşaf çünkü. İçimde öyle bir hüzün var işte, bilemiyorum güzel anlatabildim mi?

Her neyse, her şeyin üstesinden gelebildiğim gibi bunun da üstesinden geleceğim. Hiç endişelenme benim için. Kendine orada iyi bak. Keyifli bir gün geçir.♡