6-ÇARŞI.

6.7K 417 61
                                    

Oylarınızı ve de yorumlarınızı görmek beni kadar motive ediyor anlatamam.
Hemen bölüm yazma hevesi geliyor, teşekkür ederim.

İyi okumalar..

Medya:Ateş.

-
Kahvaltı yapıldıktan sonra herkes kendi köşesine çekilmişti.Ateş bugün evdeydi ve iki saatir beni ikna etmeye çalışıyordu.

Evlendiğimizden beri hiç bir yere çıkmamışız da, insanlar bunlar nasıl evli dermiş de.Bilmem ne.Bir yere gitmek istemediğim için koltukta uyumaktan ağrıyan belimi ovuşturuyordum. Bu yüzdem onun çarşıya çıkalım adlı ikna metnini duymazdan gelmeye çalışıyordum

Asaf bugün biraz huysuzdu.Elindeki arabasıyla garip garip sesler çıkararak odadının içinde dolanıyordu.Yüzü asık gibiydi. Onu gerçekten merak ediyordum.Ailesi nerdeydi? Neden sürekli Ateş'in yanındaydı mesala?
Ama Ateş bu konu hakkında konuşmak istemediğini çok net belli etmişti.

"Uraz hadi." Ateş elindeki kravatı bağlarken aynadan dikkatle bana bakıyordu..

Ardından ağzını açıp tekrardan birşeyler diyecekken bıkkınla konuştum."Tamam Ateş, sus." Sesi başımı ağrıtmıştı.Dudakları yarım şekilde kıvrıldığında biraz ona baktım.Ardından sanki tekrardan nefesi dudakılarımdaymış gibi bir anda kulaklarım ısındı.

Hızlıca kendime gelip ayaklandım giysi odasına geçtiğimde benim için ayrılan geniş bölmeye bakarak bir kaç parça birşey seçtim.Siyah kot pantolonun üstüne sade bir siyah tişört giyinip dışarıya adımladım.

O da üzerine siyah bir gömlek giyinip iki düğmesini açık bırakmıştı.Altında siyah kot pantolunu vardı.Yanında geçip koltuğa geldim telefonumu alırken çalışma masasından yüzüklerimi alıp parmaklarıma geçirmişti.Bir kaç saniye evlilik yüzüğüne bakıp arkamı döndüm.Bakışlarım istemsizce ilk kez eline gitti ve yüzüğü aradım.

Ordaydı.Uzun kemikli elleri arasında çok güzel duruyordu."Dayıcım, ben de mi?" Asaf sırnaşık bir şekilde bacaklarına sarıldı.Çipil çipil Ateş'e bakıyordu.

"Hayır, kalabalık orası." Deyip kestirip attığında onlara bakıp ardından arkamı döndüm.Karışmayacaktım.

Kapıdan dışarı çıkıp merdivenleri indim hızlıca aşağıya indiğimde Esra hanım hizmetlilere talimatlar yağdırıyordu.
Beni gördüğü gibi üzerimi süzüp yanıma adımladı."Hayırdır? Pazar bugün?" Sorguya çeken ifadesine ve sesine bakıp göz devirmemek için zor durdum.Ardından güldüm sinsice.

"Kocamla çok sıkıldık, dedik gezelim." Dediğimde yüzü buruştu ama hızla düzeldi.Arkamda bir yere baktığında belimde sıkı bir tutuş hissettiğimde donakaldım.

"Bir sorun mu var?" Ateş'in bir kolunda Asaf vardı.Sıkıca boynuna sarılmıştı.Diğer eli belimdeydi.Böyle çok şey görünüyorduk?

Şey..

Aile gibi?

"Hayır oğlum, iyi gezmeler size." İğneleyici bir şekilde bunu söyleyip gözlerime sertçe bakıp topukları üzerinde dönerek içeriye gitti.Bu kadının benimle derdi neydi? Tamam iki aile de bir birine bayılmıyordu ama annemle iyi anlaşdığına şahit olmuştum. Benimle ne gibi bir sorunu vardı hiç bir fikrim yoktu.

Belimin cayır cayır yandığını hissettiğimde kaşlarım çatıldı.Ardından belimdeki elini hatırlayıp bir adım öne çıkarak elinden kurtuldum.

Bedenim saçma sapan tepkiler veriyordu.Bu tepkilere anlam veremesemde düşündükçe daha çıkmaza gireceğimi bildiğimden şimdilik düşünmemeye karar verdim.

Berdel | GAY Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin