İyi okumalarr🫀💜💜
4.Bölüm {Benim için üzülme.}
𝕸𝖊𝖋𝖙𝖚𝖓
Sinirden titreme gelirken, "Ne uyduruyon sen? Senin gibi piçe mi inanayım?"
İki yeni insan alınca hayatıma hep aynı şeyi yapıyor, yok bu senin için güvenli değil bahanesi ile herkesi benden uzaklaştırıyor. Sen mi karar vericen ulan kimi hayatıma alacağıma? Yine inanır mıyım ben sana?
"İnanma, bana inanma gülüm, gördüğüne inan." demesiyle bildirim sesi duyunca kafamı elimdeki telefona eğdim. Çenem kasılırken tekrar kafamı kaldırdım. Yapmış yani?
Hayır. Yapmadı. Bakmayacağım siktiğimin telefonuna
"Ne istiyon?"
"Paramı istiyorum kardeşim, gelmişken de birkaç laflayalım dediydim.
"Yok para, kalmadı."
Konuşmak istediğim tek konu Barış idi şuan.
Hem de erkeklerle.
Harbi mi ulan? Hadi tamam erkeklerden hoşlandı dedik, para için önlerine yatmak nedir? Sikerim işinizi.Öyle bir iş yapıyorsa bu halleri neydi?
"Ne demek kalmadı Tufan. Ya verirsin ya verirsin, sikerim diğer işlerini senin."
Sinirle "Yok, veremem şuan. Neremden çıkarmamı istersin? Nerden bulayım?"
"Sikik sikik konuşma karşımda."
Yok abi ben dayanamıyorum.
Telefonu cebime koyup karşımdaki lavuğa kafa attım. Benden oldukça büyüktü. Dayak yiyeceğimi biliyorum, ve her seferinde kendimi tutamayıp saldırıyorum. Her seferinde eve çöp gibi gidiyorum. Ama buna vurdum ya. O da yeter, içimi soğuturdu.
"Çenene sokayım senin puşt!"
✗✗✗
Burnumdan gelen kanı tekrar ve tekrar koluma silip yürümeye devam ettim.
"Sikeyim ulan, sikeyim topunuzu!"
Elimde sıkıca kavradığım telefona tekrar bakmamak için kendimi zorluyordum. Nasıl yapardı ulan? Ciddi ciddi o videodaki nasıl Barış olabilirdi?
On dakika önce Barış'ı arayıp parkın arkasındaki yıkık dökük eski kuaför salonuna çağırmıştım. Bu gece onunla konuşmadan, duramazdım. Bana anlatacaktı. Bir açıklaması olmalıydı.
Dükkana girdiğimde Barış'ın ellerini önünde birleştirmiş ayağı ile yerdeki cam parçalarını ittiğini gördüm. Aklımdan geçiriyorum, böyle masum çocuk mu bahsettiğim ama yok, video aklımdan çıkmıyor.
"Barış!" sesim istediğimden daha sert çıkmıştı.
Korkarak bana baktığında yüzümü gördükten sonra hemen yanıma geldi.
"Tufan! Yüzüne noldu?"
Gözlerindeki endişeyi izledim,

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEFTUN
General FictionYazılma tarihi- 24/09/2022 Bir ömür, anca bu kadar azap çekebilir ve bir ömür anca böylesine sevilir. Bölümler uzundur