6.BÖLÜM:TUTULMA

116 10 7
                                    

Keyifli okumalar....

Şarkılar: Aness- Sun and Moon , Tamino- Habibi

Kalp atışlarımız normale dönerken ben abimin yanına doğru ilerlemeye başladım. Diğer yüzüğün sahibinin bakışları ben masaya geçene kadar üzerimdeydi. Masaya geçip yerime oturdum.

"Nerde kaldın?" diye sordu abim. "Tuvaleti bulamadım ondan geciktim." dedim ve önümdeki kalabalığı izlemeye başladım. Diyardaki çoğu varisler birbirleriyle uyum içindeydi. Sohbet ediyorlar sakin müziğin ritmiyle dans ediyorlardı.

Gözlerim tekrar yan masadaki varisi buldu. Masada tek oturuyordu. Kumral saçları ve kumral teni ile üzerindeki takım birbirlerini çok güzel tamamlamıştı. Kumral saçları hafif dalgalı ve dağınıktı. Keskin çene hattı ve geniş denilebilecek omuzları vardı. Gözlerim hala kumral varisin üzerindeyken Dasrelia'nın sesiyle gözlerimi ona çevirdim.

Dasrelia dans eden varislerin arasına girip, "Anemoia'nın gelecek nesli baloya katıldığınız için öncelikle hepinize teşekkür ederim." dedi.

Abim, "Teşekkür mü etti o?" diye sordu şaşkınca. "Evet." diye cevapladım. "Göz boyamayı iyi biliyor." dedi ve Dasrelia'yı dinlemeye devam etti.

Dasrelia, "Biliyorsunuz ki bir süre önce kristal mağarasında kendini gizleyen iki yüzüğün varlığını ve yüzüklerin sırrını öğrendik. Tüm krallıkların varislerinin mağaraya gitmesine rağmen hala yüzüklerin sahiplerini öğrenebilmiş değiliz. Anemoia halkı kadar yüzüklerin sahiplerini bende merak ediyorum. Yüzyıllardır yönettiğim diyarın yeni yöneticilerine düzenden ve işleyişten bahsetmek istiyorum. Sizleri bugün bu yüzden burada topladım. Yüzüklerin sahiplerini öğrenip onlarla konuşmak için. Yeni yöneticiler tanıtın bize kendinizi." dedi ve etrafına bakındı. Bakışlarımı tekrar kumral varise çevirdim. O da bakışlarını Dasrelia'dan ayırıp bana çevirdi ve yavaşça kafasını sağa sola salladı. Bende onaylarcasına kafamı aşağı yukarı sallayıp tekrar Dasrelia'ya döndüm.

"Kendinizi tanıtmaya razı değilsiniz anlaşılan peki o halde şimdilik öyle olsun." dedi Dasrelia. Ve, "O halde tüm varisleri dans için buraya alalım son vals için." dedi ve bir adım geri çekildi. Önceden de dans eden varisler çalmaya başlayan müzik ile eşlerini bulup dans etmeye başladılar. Abim de ayağa kalkıp üzerini düzeltti ve, "Birisiyle dans et dikkat çekmemek için. Sonra da gideriz." dedi. Masadan uzaklaşıp, şarabını yudumlarken etrafı izleyen Milena'nın yanına gitti.

Milena'nın önünde reverans yapıp elini uzattı. Milena elindeki şarabı yakınındaki bir masaya bırakıp abimin elini tutarak kendinden emin adımlarla dans eden varislerin arasına ilerledi. Ben hala abimleri izlerken sol tarafımda elini uzatmış bir varis vardı. Kumral varis. Abim gibi küçük bir reverans yaptı. Dikkat çekmemek için dans etmem gerekiyor.

Elimi eline koyup oturduğum yerden kalktım ve bizde diğer varislerin arasına karışıp dans etmeye başladık. İlk dakikalar aramızda derin bir sessizlik vardı sadece gözlerimize odaklanmıştık. Sanki onlar bizim yerimize konuşuyormuş gibi.

"Sen misin yüzyıllar önce kaderime yazılan kız? Bu kalp atışlarının sahibi?" diyerek aramızdaki sessizliği bölen kumral varis oldu. Sorusunu cevaplamayıp üstüne bende soru sordum.

"Sen misin yüzyıllar önce kaderime yazılan erkek? Sen misin bu kalp atışlarının sahibi ve sen misin bana, daha seni bulamadan kaybetme korkusunu yaşatan?"

Tekrar sessizlik.

"Benim yüzyıllar önce kaderine yazılan erkek."

"Benim yüzyıllar önce kaderine yazılan kız."

Aynı anda kurduğumuz cümleler yüzümüzde bir tebessüm oluşturdu ve iç içine girmiş sol ellerimize bakarak, "Ve benim bu kalp atışlarının sahibi." diye ekledik yine aynı anda.

VERBİNDENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin