9. Bölüm

49 5 2
                                    

Şarkı:Uğur Akyürek - Aşk İzi

Satır başı yorumlarınızı bekliyorum canlar...❤️❤️❤️❤️

Aybar çiftlik evi
Aycan'dan
Geldiğimizi araba durduğunda anlamıştım. Barış konuşmaya başladı:İn hadi geldik.
Barış bunu söyledikten sonra ikimizde aynı anda arabadan indik. Ben etrafa bakındığımda karşımda sadece bir ev vardı. O ev haricinde başka bir ev yoktu. Konuşmaya başladım:Korkutucu görünüyor.

Barış:Ev olmadığı için korkutucu geliyor. Hem korkma ben yanındayken kimse sana bişey yapamaz.
Barış bunu söyledikten sonra birlikte içeri girdik. Barış anahtarla kapıyı açtığında içeri girdim. Barış bir yerden ışık yaktığında ev tertemizdi. Konuşmaya başladım:Buraya çok sık mı geliyon?
Barış:Haftada bir veya iki kere buraya biri gelip temizliyor. O yüzden bu kadar temiz.

Aycan:Ev güzelmiş.
Barış:Beğenmene sevindim. Hadi geç otur salona bende geliyorum.
Aycan:Hiçbir yere gidemezsin. Yarana pansuman yapmam lazım
Barış:Gerek yok iyiyim.
Aycan:Barış benimle...
Yine sözümü tamamlamadan Barış dudağıma bir öpücük kondurmuştu.

Barış:Tamm yap hadi bakalım
Barış bunu söyledikten sonra bir yere gitmişti. Bende salona geçip koltuğa oturdum. Barış elinde pansuman malzemeleriyle geldiğinde tişörtünü çıkarttı. Bende bir pamuğa biraz tentirdiot döküp tam omzuna değdiricekken Barış konuşmaya başladı:Dur bekle.
Barış bunu söyledikten sonra ben nolduğunu anlamamıştım. Ama yinede dediğini yapmıştım.

Barış sağ eline sehpanın üstündeki makası aldı ve omzundaki dikiş ipini çıkartmaya başladı.

Aycan:Napıyon sen ya?
Barış:Dikişin üstüne yapmayı düşünmüyorsun herhalde
Aycan:Barış mikrop kapar
Canının yandığını yüzünden anlıyabiliyodum.

Barış:Tentirdiot zaten yaralar mikrop kapmasın diye var.

Sonunda o dikiş ipini çıkarttığında ben hemen elimdeki pamukla silmeye başladım. Sızladığını düşünüp üflerken konuşmaya başladı:Aycan
Aycan:Efendim
Bunu söyleyip yara örtüsünü açarken Barış konuşmaya başladı:Annen hamile mi?
Barış bunu söyledikten sonra ben yara örtüsünü omzuna dikkatlice yapıştırarak konuşmaya başladım:Evet.

İşim bittiğinde ben pansuman malzemelerini toplarken Barış konuşmaya başladı:Kaç aylık?
Aycan:7 aylık. 2 ay kaldı doğmasına. Neden sordun?

Barış:Hiç öylesine merak ettim.
Aycan:O binada konuşulanları duydun mu?
Barış:Duydum. Bütün konuştuklarınızı duydum.

Aycan:Annem onun umurunda değil. Ama annem.. Annemin gözü o kadar çok kör olmuş ki kocasının o iğrenç o pislik yüzünü görmek istemiyo.

Barış:Belkide aşıktır. Belkide biyolojik babanda görmediği sevgiyi onda görmüştür. Olamaz mı?

Aycan:Olamaz.. Olamaz çünkü babam, annemi canından çok seviyordu. Annem için ölümü bile göze alabilicek biriydi benim babam.
Barış:Aycan belkide aralarında bişey yaşadılar. Ne bileyim kavga falan ettiler belki.

Aycan:Hayır. Onlar asla birbirlerine bağırmaz yada kavga etmezlerdi. Sadece bazen aralarında tatlı bir atışma oluyodu o kadar.

-Ama ne zaman babam öldü ardından ikizim Arcan öldü. İşte o zaman benim hayatım.. Hayatım bitti.
Barış:...

Aycan:Kemal'in bana olan bakışlarını görmeden önce onu babam yerine koyamamıştım. Sonra kendi kendime dedim ki "babam gibi bana sevgisini gösterdiğinde, işte o zaman babamın yerini tutar babam yerine koyarım" diye düşünmüştüm. Ama yanıldım.

GölgeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin