0.5

2.2K 265 123
                                    

---

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

---

Seungmin'in masa başında oturmuş yaklaşan sınavlara çalışırken, gözlerinin acımaya başlaması ile elindeki kalemi bırakıp arkasına yaşlandı. Gözlerini bir süre kapalı tutmuş daha sonra bir kaç saattir eline almadığı telefonuna uzanmıştı. Grup mesajlarını es geçip Instagram'a girdi. Boş boş gezindiği sıra Jeongin'in attığı post ile durdu. Dudaklarını birbirine bastırıp kendine engel olamadan fotoğrafı inceledi. Üçü de mutlu görünürken yüzünde bir tebessüm oluştu. Jeongin hesabına girip diğer fotoğraflara baktı. Her fotoğrafta bir boşluk olması dikkatini çekerken iç çekip telefonunu kapattı.

Başını arkaya atıp eliyle yüzünü sıvazladı. "Olmayacak böyle. Az dışarı çıkmam lazım" diyerek ayaklanıp üstüne bir tişört ile şort geçirmiş, cüzdanını ve telefonu alarak aşağa inmişti. "Ben biraz dışardayım" diyerek ayakkabılarını giyip kendini dışarı attı. Ellerini şortunun cebine atıp nereye gideceğini bilmeyerek yürümeye başladı. Telefonundan açtığı müzik ona eşlik ederken dükkanların önünden geçmeye başladı. O sırada gördüğü ortaokuldaki sınıf arkadaşı ile olduğu yerde kaldı. Eli titremeye başlarken panikle etrafına bakınıp kendini bir dükkana attı. Dükkan camından gencin gitmesini beklemiş, gözden kaybolunca derim bir nefes vermişti. Geldiği kitapçı dükkanına kısaca gezip istediği kitabın olduğunu görünce heyecanla eline aldı. Kitabın parasını ödeyerek dışarı çıktı.

Dükkandan çıktığında ayaklarına dolanan köpek ile gülmüş ve yere çökmüştü. Köpek havlıyor heyecanla kendi etrafında dolanıyordu. Seungmin tekrar gülüp köpeği kucağına alarak sevmeye başladı. "Ne kadar tatlısın. Bir sahibin var mı ki?" diyerek etrafına bakarken telaşla etrafta koşturan Chan'ı gördü. Onu ilk defa böyle gören Seungmin kaşlarını çatarken Chan onu gördü. Yüzünde kocaman bir gülümseme olurken ona doğru ilerledi. Seungmin ayağa kalkıp hala çatık kaşlarla bakarken kucağındaki köpek yere inmişti. Chan "Berry!" diyerek köpeğin yanına çöküp onu kucağına aldı. Köpeğe sıkıca sarılırken "Çok korkuttun beni! Bir daha gitme böyle sakın". Berry cevap olarak onun yanağını yalamaya başlarken Chan kahkaha attı.

Seungmin ilk defa duyduğu bu kahkaha ile kaşları havaya kalktı. Chan'ı ilk defa böyle görünüyordu. Yorgun ve hissiz gözlerinde küçük parıltılar ve oldukça hoş olan kahkahası. Kendine gelip boğazını temizledi. Chan onu farkedince yerden kalkıp kucağındaki Berry ile ona baktı. "Berry ile tanışmışsın" demesi ile başını salladı. "Tatlı bir köpek" diyerek kafasını okşadı. Chan Berry'in tepkilerine gülerken Seungmin tekrar onun gülüşünde kilitlendi. Bir insan nasıl bu kadar güzel gülebiriyordu? "Seni ilk defa bu kadar telaşlı gördüm" demesi ile Chan Berry'in kafasını okşayıp "Gezdirmeye çıkardığım sıra elimden kaçtı. Berry benim için çok önemli kaybolmasından çok korktum. Demek istemesem de iyiki senin yanına gelmiş" sonda yüzünü buruşturması Seungmin'i güldürdü.

"Oldukça tatlı bir köpeğin var. Bende hep istedim ama babamın alerjisi var" istemsiz dudaklarını büzmüştü. Chan sırıtıp "Kendinde bir yavru köpeğe benziyorsun zaten". Seungmin kaşlarını çatıp gülmüş ve omzuna vurmuştu "Kes sesini. Hemen samimi oldun sende. Köpekleri sevdiğim için şanslı say kendini". Chan diz çöküp Berry'in tasmasını takarken "Şu sıralar hep böyle diyorsun. Nerde benim zorbam" diyerek dudaklarını sarkıttı. Seungmin kendini engel olamadan gülerken "Okulda dayak atarım canım üzülme" demişti.

Bu sırada arkadan duyduğu ses ile dona kaldı. "Kim Seungmin?". Arkasına baktığında gördüğü beden ile yutkundu. Genç hayretle gülüp ona yaklaştı "Vay be gerçekten sensin. Ne kadar değişmişsin! Tanımasam havalı çocuk derim" diyerek dalga geçti. "Ne istiyorsun Minjun" diyen Seungmin ellerini titremesi gözükmemesi için cebine attı. Chan kaşlarını çatarken çocuğu süzdü. Minjun sırıtıp "Kendini değiştirmeye falan mı çalıştın naptın? Hala gözümde birşey değilsin gerçi ama. Hala bir zavallı mısın?". İyice Seungmin'in dibine yaklaşırken genç geriye doğru adım attı. Bununla Chan'a çarpması ile ona döndü. Chan her zaman ki duygusuz bakışlarını geri dönerken "Siz kimsiniz acaba? Ve Seungmin ile derdiniz nedir?" diye sordu. Minjun Chan'ı süzüp "Bu seni ilgilendirmez ezik. Kendi işine bak. Seungmin gibi birini düşünmene gerek yok".

Chan Seungmin'in önüne geçip Berry'i ona verdi. Tekrar oğlana dönerken "Ah ne yazık ki düşünüyorum. Ve burda durup konuşmaya devam edersen pek iyi olmayacak". Minjun sırıtıp "Öyle mi? Ne yapabilirsin ki? Siz ezikler sadece laf yapabiliyorsunuz. Kavga et desek bir çizik bile olamaz suratımız da". Chan bununla sırıtırken çocuğun yakasından kavrayıp sokak arasına soktu. Sertçe duvara iterken üstüne eğildi. "Şimdi ezik dediğin kişi burda kimse duymadan yüzünü dağıtacak". Seungmin arkalarından gelip şaşkınca ikiliye bakıyordu. Bugün Chan'ın bir çok farklı yönünü görmüştü. Chan'ı tanımaya başlamasından beri hızla atan kalbime küfürler savurup ikiliye ilerledi. "Chan ne yaptığını sanıyorsun. Kavga mı edeceksin?". Chan ona dönüp "Berry'i uzaklaştır yanına gelirim". "Chan-"
"Berry al ve git!"

Seungmin irkilirken ondan uzaklaştı. Chan'ın gence yumruğu geçirmesi ile Berry'in gözlerini kapattı. Ordan uzaklaşıp porsuk kenarında olan bankalardan birine oturdu. Bir kaç dakikanın sonunda Chan yanına gelip oturmuştu. Berry Chan'ın kucağına geçerken Seungmin ona dönüp yüzünü inceledi. Kasının kenarı patlamıştı sadece. Eli istemsiz oraya giderken Chan yüzünü buruşturdu. "Neden kavga ettin onunla?". Chan porsuğa dönerken "Ben etmesem senle edecekti". Seungmin de onun gibi dönerken güldü "Zorbanı kurtardın". Chan da sırıtırken "Öyle oldu. Zorbamdan daha güçlüyüm aslından". Seungmin göz devirip "Aynen aynen" diyerek geçiştirdi. "Ama genede bunu neden yaptın. Sonuçta sana zorbalık yapıyorum". Chan iç çekip "Dediğim gibi insanların iyiliğini isteyen bir aptalım. O an karşımda bir zorbam değil arkadaşım var gibiydi. Seni öyle görünce sinirlendim sadece. O çocuğa iyi bir dayak yedirmek istedim".

Seungmin bununla kaşlarını çatarken "Gerçekten garipsin. Onca şey ve sen gene böylesin". Chan ona dönmüş "Hatalar yapıp hayatımı istemediğim biri olarak geçirmek istemiyorum sadece". Seungmin bu sözle yutkunurken Chan'ın geçmiş hakkında bir şeyler bildiğini çok iyi anlamıştı.

---

Oldu ya

Sick Of You // Chanmin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin