Seungmin okulun popüler ve zorba grubundaydı. Chan ise ailesi olmadığı için aşağılanan, zorbalık gören biriydi.
"Sesinden bıktım! Yüzünden bıktım! Yaptıklarından bıktım!"
(angst)
Bang Chan & Kim Seungmin
[Ficin konusu tt den lorstrads]
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
---
Seungmin elindeki boş kahve bardağını çöpe atıp boş koridorda yürümeye devam etti. Lavaboları bulunduğu dar koridordan gelen gürültüler ile kaşları çatıp o tarafa yöneldi. Gördüğü manzara kaşlarını daha çok catmasına sebep olmuştu. Junwo ve Yunho, Jeongin'i bir köşeye sıkıştırmıştırdı. "Hadi gene artislensene. Ne oldu kaldın pısırık gibi" diyen Yunho ile Junwo güldü. Seungmin hızla yanlarına gidip "Ne yapıyorsunuz siz?" diye sordu. Junwo onu görünce gülüşü genişlemiş ve elini omzuna atmıştı "Şu senin sınıftaki Jeongin'i sıkıştırdık tam dövüyorduk. Parti başlarken geldin".
Seungmin göz ucuyla Jeongin'e baktı. Kasının patladığını görünce iç çekip omzundaki eli indirdi. "Bu ezik ile uğraşmak zaman kaybı. Uğraşmaya değmez". Yunho tek kaşını kaldırıp "Ciddi misin sen?". Seungmin başını sallayıp "Hm. Aynı sınıfta olan benim ve biliyorum. Hadi gidin Jiseok sizi soruyordu" diyerek yalan attı. "Ops Jiseok soruyorsa gidelim" diyerek Yunho da tuttuğu gibi koşar adımda aşağa inmeye başladı. Seungmin arkasına dönüp Jeongin'e baktı. Yere oturmuş tavana bakıyordu. Garip bir sessizlik olurken ona dönüp "Yerden kalkacak mısın?" diye sordu. Jeongin sırıtıp bakışlarını ona döndürdü "Niye merak ediyorsun?".
Seungmin homurdanarak duvara yaslanmıs "Ne merak edeceğim be" diyerek söylenmeye başlamıştı. Jeongin gülerek oturduğu yerden kalktı. "Vay be Seungmin hala benim için endişeleniyor. Bir dakika göz yaşı geldi". Seungmin kaşlarını çatarak omzuna sertçe vurdu. "Kaşınma istersen. Kurtardık diye gevşeme sakın". Jeongin onun geriye attığı saçlarını bozup "Sen korkacağım en son kişi bile değilsin" diyerek koşarak merdivenlerden indi. Seungmin arkasından sinirle bağırıp tuvalete girdi. Aynanın karşısında saçlarını tekrar geriye atıp çıktı.
Ögre arası sırasında Jiseok Seungmin' en yukarı kattaki konferans salonuna çağırmıştı. Seungmin salona girip sahnenin üstünde duran Jiseok'un yanına adımladı. "Ne diye buraya çağırdın beni?". Jiseok omuz silkmiş "Yalnız olmak istedim". Seungmin kaşlarını çatarken devam etti "Son günlerde biraz garipsin Seungmin". Seungmin'e doğru yaklaşıp "Bugün Jeongin'e yardım etmişsin galiba". Seungmin sahte bir gülüş atıp "Ne yardım edeceğim o eziğe". Jiseok sırıtıp Seungmin'i sahnenin duvarına itti. Seungmin gözlerini açarken Jiseok ona doğru eğildi. "Eskiden arkadaş olduğunuz için kurtarmadağına emin misin?"
Seungmin gözlerini iyice açıp itiraz edecekken Jiseok onu durdurdu. "Sandığından daha çok şey biliyorum". Bir elini Seungmin'in saçlarını çıkarıp oynamaya başladı. "Aslında ortaokul Seungmin çok tatlı". Yüzüne iyice eğilip çenesini kavradı "Hemde fazlasıyla tatlı". Seungmin buruşan suratı ile onu itmeye çalışsa da pek işe yaradığı söylenemezdi. "Ne saçmalıyorsun bilmiyorum Jiseok ama çekil önümden artık". Jiseok gülüp "Neden? Bence böyle oldukça hoş duruyoruz". Seungmin bulanan midesi ile suratını yana eğdi "Çekil üstümden gerçekten". Jiseok Seungmin'in çenesinden tutup kendine döndürdü. Yüzüne iyice eğildiği sıra birisi yakasından kavrayıp onu yere fırlattı.
Chan çocuğun üstüne çıkıp yumruğunu suratına geçirdi. "Bir daha Seungmin'i rahatsız edecek harekete bulunmayacaksın". Jiseok kahkaha atıp Chan'ın yakalarını tuttu "Sana noluyor ezik? Kim olduğunu sanıyorsun". Chan'ı üstünden atıp yumruğunu geçirmişti. Chan yanağını tutup "Kendimi hep tuttum ama bu sefer kimse durduramaz" diyerek önündeki çocuğa saldırdı. İkisinin kavgasını içeri giren hoca ayırırken onları müdürün odasına gönderdi. Müdüre herşeyi anlatmaları ile müdür sonra görüşeceğiz sizle diyerek Seungmin ve Chan'ı odadan çıkardı.
Çıktıkları gibi Seungmin ona doğru döndü. "Orda ne yaptığını sanıyordun". Chan tek kaşını kaldırıp "Seni taciz edilmekten kurtardım". "Senin kurtarmana sanki ihtiyacım var. Ben kendimi sanki koruyamıyorum. Bir eziğe ihtiyacım yok". Chan sinirle sırıtıp "Pardon ama ben olmasam çocuk sana dokunacaktı ve pardon ama sen bir bok yapamayacaktın. Şu ezik şeyini bir bırak ve azıcık kendine bak. Çok farksız, mükemmelmiş gibi davranıyorsun ama orda kendini koruyamadın". Sözlerini bitirdiği gibi sinirle saçlarını geriye attı. Seungmin dudaklarını birbirine bastırıp yumruklarını sıktı. Chan'ın haklı olması sinirlerini bozuyordu.
"Neyse ne bir daha bana yaklaşma. Proje dışında yüzünü görmek bile istemiyorum" diyerek ilerlemeye devam etti. Chan arkasından hayrette gülüp "Deli edecek bu çocuk beni ya".
