1. BÖLÜM - AŞIK OLUYORUM EYVAH

2.7K 324 152
                                    

Uzun bir aradan sonra herkese merhaba,
Öncelikle herkesin sorduğu 'Diğer hikayelere ne oldu, devam edecek mi?' sorusunu cevaplayayım. Evet devam edecek. Ama o kadar koptum, o kadar uzak kaldım ki, kaç kere önüme alıp başlamak istediysem, iki kelimeden sonra tıkanıyordum. Çoğunuz biliyorsunuz ben Adana'da yaşıyorum, ama tüm ailem Hatay Antakya'da ve memleketim yerlebir oldu. Onun öncesinde başka sorumlarım vardı, sonrasına deprem geldi. Çok ama çok zor günler yaşadım. Bu günlerde yanımda olan, mesaj çeken herkese teşekkür ederim. Yeniden yazmaya sıfırdan -sürprizli- bir hikaye ile başlamak istedim. daha önce hiç tanıtımını yayınlamadığım, sizin içinde kahramanlarının sürpriz olacağı bir hikaye olsun istedim. 'Aaa... Bu mu?' tepkilerini çok özledim, yorumlarınızı çok özledim. Hepinizi çok seviyorum ve sizlerle olmayı çok özledim. O zaman çok uzattım, hikayemize giriş yapalım. Yeni hikayeye HOŞGELDİNİZ :)

***

1.BÖLÜM – AŞIK OLUYORUM EYVAH

ÜÇ YIL ÖNCE - İSTANBUL

Genç adam ısrarla çalan kapıyla yüzünü buruşturdu. Tek gözünü açıp saate baktı. "Ne? Saat yedi ya!" yeniden gözlerini kapamıştı ki yeniden ısrarla çalınca mecbur kalktı. Önce boxerını ardından da eşofmanını üzerine geçirip yanında yatan kadına baktı, resmen uyumamış, bayılmıştı. Başını sağa sola sallayıp kapıyı açmak için aşağı indi. "Tamam patlama geldim!" diye bağırdı hala zili çalan kişiye ve kapıyı açtığında hiç beklemediği o kadını gördü.

"Ebru?"

"Merhaba Çelikoğlu." Elinden tuttuğu küçük çocuğu ona uzattı, "Tanıştırayım bu oğlun Barış. Barış bu da baban. Bu da valiz! Hadi iyi günler!" demişti ki Ersin şoktan çıkıp kadının kolunu tuttu.

"Bir dakika bir dakika! Neler oluyor?" diye bağırdı.

Kadın ofladı, "O gece gelip çocuğu aldırmam için para bıraktın ve gittin, ama ben yapamadım. Korktum ve çocuğu aldırmadım."

"İyi bok yedin!" dedi sinirle. "Eee?"

"Eee'si bakamıyorum Ersin, olmuyor. Denedim. Yapamadım."

"Bana bak, manyak mısın sen? Ben çocuk falan bakamam!"

Kadın tam gidecekken geri dönüp oğluna sarıldı.

"Bak bir de veda pozları kesiyor. Kızım sana diyorum ben çocuk falan bakamam." Kadının onu duymuyormuş gibi davranması adamı çileden çıkarıyordu.

"Fazla çilek yemesin, kabarıyor sonra."

Ellerini göğsünde birleştiren adam alayla bakıyordu kıza -bir zamanlar güzel zaman geçirdiği sevgilisine- "Bak sen! Ee! Anlat anlat heyecanlı oluyor."

"Bu çocuğu ben tek başıma yapmadım."

Adam da ona sinirle yaklaştı, "Ama tek başına doğurdun. Ben yoktum, olmayacağımı da söyledim. Benim hayatımı biliyorsun, bildiğin halde onu nasıl bana emanet edebiliyorsun. Ben kimseyi sevmem, ben kimseyle yaşayamam."

"Maddi-manevi ona yetemiyorum Ersin-"

"Doğurmasaydın o zaman! Banane!" diye bağırınca birden çocuğa baktı, başını öne eğmiş sessiz sessiz ağlıyordu. Birden içi titredi, kendi çocukluğu aklına geldi ve hemen yanına eğilip, "Hey hey hey, sana kızmadım. Seninle hiçbir ilgisi yok," dedi.

Kadın ikiliye son kez bakıp, oradan kaçarak gidince Ersin yere oturup arkasındaki duvara yaslandı. Sonra kendi kendine gülmeye başladı. Onun kahkahalarıyla çocuk da gülmeye başlamıştı. Sonra birden "Bayış acıktı," dedi.

"Acıktın. Süper..."

"Çişim deldi."

"Çişin de geldi, harika. İşte başlıyoruz." Ayağa kalktı, "Hadi beni takip et, bu evin kuralları var junior Çelikoğlu, öncelikle asla ama asla etrafı dağıtmıyoruz. Erken uyanmıyoruz-" birden çocuğa döndü, "Ve asla ağlamıyoruz. Hiç sevmem."

BİR MELEK SEVDİM - MASAL SERİSİ VHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin