30. BÖLÜM

10 0 0
                                    

Yeni Bölüm geldiiiiii...
İyi okumalar canlar..

Oylarınız ve yorumlarınız eksik olmasın ...

...

"Deliriyorum!"

Hayatın sürprizleri bitmez derler. Hayat bana hep kötü sürprizler yaptı. İyi bir sürprizi illa vardır ama onları göremeyecek kadar kötü sürprizler vardı. Sahi onca olanlara rağmen nasıl delirmedim. Bunu çoğu kez düşünüyordum. Bir sürprizi de kapı eşiğinde duruyordu ama iyi mi kötü mü maske çıkınca öğrenilecektim.

Erkek olduğu aşikar biri kapının eşiğinde durmuş öylece bana bakıyordu. Kimdi neciydi bilmiyorum ama korkmuyorum. Galiba hislerim duygularım yavaş yavaş yok oluyordu.

"Kimsin diye sormayacak mısın? Bağırıp çağırmayacak mısın?"dedi sesi tanıdık gibiydi yada ben artık her sesi tanıdık sanıyordum. Başımı yavaşça iki yana sallayıp öylece baktım. "Ya sana zarar vermek için geldiysem?"dedi, bu adam ne saçmalıyordu. "Şuan karşı koyacak gücüm yok. Doğru bir zaman seçmişsin."dedim hissizce

Susup bana öylece baktı. Yavaş adımlarla bana yaklaştı. Şuan beni çekip vursa ağzımı açıp bir şey demezdim. Baş ucuma gelince beni şaşırttı. Yere çöküp gözlerime odaklandı. Maskesine giden eli tereddüt etti. "Bu maskeyi çıkardığımda sakın ola bağırmaya kalkma!"

Maskesini az önceki çıkarma girişimine kıyasla hızla çıkardığında beynimden vururmuşa döndüm. Ben bayıldım ve şuan hayal görüyorum net!

"Deniz adamı."dedi dudaklarım ama beynim dudaklarım kadar kolay söyleyemiyordu durumu. Başımı sağ sola hızla sallarken gülmeye başladım. Gülmem büyümüştü kahkaha olmuştu. Gözlerimden yaşlar istemsizce aksada dudaklarımda kahkahanın tiz sesi vardı.

"Delirdim sonunda. Sonunda neden neden dediğim oldu. Keçileri kaçırdım!"

Iki yana salladığım başımı ellerinin arasına alıp bana acıyarak bakan adama baktım. Gerçek değil! Biliyorum değil. "Ha-h-hayır!"dedim gülerek bilincimi kaybetmiştim artık. Beynim çalışmayı bırakmıştı. "Kıvırcık. Benim. Gerçeğim!"dedi o ses "Değilsin. Keşke olsan ama değilsin! Ben delirdim ondan buradasın sen. Yıllar önce bitti sandım ama bitmemiş."dedim nefes nefese. Nefesim kesiliyor artık dayanacak gücü kendimde bulamıyordum.

"Kıvırcık!"dedi hüzünlü bir sesle "Hayır. Sen gözümün önünde öldün. Ben kabul etmedim ama orda öldün." ona değilde kendime diyordum. Başımı hızla göğsüne bastırıp sıkıca sarıldı. Koku? Amcamın kokusuydu bu duyduğum koku. Baba gibi kokan adam gerçek miydi? Kokusu daha çok içime çektim. Birazdan yok olacaktı bari kokusuna doyayımdı.

"Kıvırcık özür dilerim!"dedi "Gerçek değilsin, değil mi?"dedim fısıltıyla "Yemin ederim ki gerçeğim Esma'm." dedi. Başımı salladım gene inanmak istemeyerek. Aynısı tekrar yaşayamazdım.

Tekrar deniz adamı ile konuşup sonra onun öldüğünü yüzüme yüzüme söylemelerinin ağırlığı ile savaşamam.

"Amca git! Ben tekrar sana alışıp sonra senin öldüğünü söylemelerini kaldıramam."

Ben yalvaran gözlerle bakarken odanın kapısı tekrar açıldı. Kapıya bakışlarımı çevirdiğimde Yasin'in geldiğini gördüm. Hızla amcama baktım, 'eğer yok olmadıysa gerçek.' diye geçirmiştim içimden. Oradaydı. Bana bakıyordu. Gerçek miydi yani?

HİLAF 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin