Motorcu [b×b]

8

Giray'dan :

Alp çok sinirliydi. Mekanına gittiğimde beni içeriye bile almamışlardı. İçeriden öyle bağırış sesleri geliyrodu ki.

Mekandan Serhat abi çıkıp yanıma geldi.

- Girme istersen şimdilik Giray.

- Neden abi, noluyor içeride? Neden böyle Alp? Ne yaptılar ona?

- İstediği zaman o sana anlatır. Şimdi gitsen iyi olur.

- Abi bırak göreyim Alp'i.

- Olmaz, şimdi sana da bağırır. Şimdilik git sen Giray.

HAYIR. GİTMEYECEKTİM.

- tamam abi şimdilik gideyim, dedim.

Serhat abi kafasını sallayıp içeriye döndüğünde yanında koşup içeriye daldım.

Beni kolumdan yakalamaya çalışsa da başarılı olamamıştı.

Içeriye girdiğimde Alp'i gördüm. Elinde bir bardak bir şeyler içiyor. Arada kendi kendine bir şeylere sövüyordu. Diğer elinde de Sigarası vardı. Hızlı hızlı nefesler çekip duruyordu.

Serhat abiye döndüğümde eliyle onu gosterip gitmemi ister gibiydi. Kısık sesiyle "dışarıdayım" dedi.

Mekanda kimse yoktu. Serhat abi de çıktığında Alp'in yanına doğru yürüdüm.

- Alp...

Sesimi duyduğunda sigarasını zemine attı ve ezdi. Bardağındaki icecegini bitirip sağında, mekanın en uzak köşesine doğru bardağı fırlattı. Bardak büyük bir gürültü ile kırıldığında bunu beklemediğim icin yerimde sıçramıştım.

- Hay sikeyim...

Arkasını dönüp bana baktı ellerini cebine koydu ve beni izlemeye başladı.

Yanına yaklaşıp kollarımı belimden doladım ve ona sarıldım.

Dimdik duran vücudu ben sarılınca kendini bırakmış gibiydi sanki.

- özür dilerim, dedi.

Bende ona daha sıkı sarıldım. Tamam korkmuş olabilirdim ama neye sinirlendiğini bilemiyordum. O yüzden buna tepki veremezdim.

Kafamı göğsünden kaldırıp yüzüne baktım. Ellerim hala belindeydi.

Eğilip alnımı öptü. Bunu yaptığında gözlerimi kapatıp sakinleşmeye çalıştım. Onun da hala gergin olduğunu hissedebiliyordum.

Ellerini cebinden çıkarttı ve kollarımdan tutup kucağına aldı. Anlık şok ile ne yapacağımı şaşırmıştım.

Odasına doğru yürüdü içeriye girdi ve kapıyı kapattı. Koltuğuna oturdu ve beni de kucağına oturttu. En rahat yerime yerleşmiştim yine.

Kafamı omzuna yatırıp boynuna yasladım yüzümü. Daha yeni rahatlayamış gibi derin bir nefes vermişti.

- Alp, iyi misin?