Dilan...
Bana sorduğu soruyu cevapsız bıraktıktan sonra çekip giderek şirketten uzaklaşırken ardımdan hızla gelip kolumdan tutarak kendine doğru çekip bana" Sana bir soru sordum, değil mi? Neden cevapsız bırakıp gidiyorsun? "
Diye soran Baran'la durmak zorunda kalırken aramızda aniden oluşan yakınlık beynimi uyuşturmuştu bir anda. Yine de beni yanlış anlamasın diye bir süre sonra hemen toparlanarak ondan uzaklaşıp kolumu onu iterek kurtarırken ona
" Çünkü, cevap vermek istemiyorum tamam mı? Şimdi müsaade ederseniz yanlız kalmak istiyorum. "
Dedim. Sonra da ardımda bana şaşkınlıkla bakan bir adam bırakarak oradan uzaklaşıp yanlız kalabileceğim bir yere çekilerek gördüğüm banka oturup düşünmeye başladım.
Baran...
Bir anda ne olmuştu bu kıza şimdi? Anlayamıyordum. Kim, ne demişti ona da, bu kadar üzülmüştü? Bunu öğrenmeliydim bir şekilde. Ama nasıl? Bir süre düşününce aklıma gelen kamera görüntüleri ile sevinirken şirkete tekrardan dönüp kamera odasına geçtim. Bana" Buyrun Baran Bey, ne istemişsiniz? "
Diye soran görevliye
" Bana odamın önündeki kameralar da geçen son bir saatin görüntülerini çıkarır mısın Seyfi bey? "
Diye sararken soruma
" Tabi efendim. Hemen. "
Diyerek cevap verdikten sonra masaya geçip oturarak kamera görüntülerinin arasından birkaç tanesini çıkaran görevlinin çıkardığı görüntüleri izlemeye başladım ve izlediğim son görüntü de gördüğüm şeyle öfkeden deliye döndüm adeta. Onun dökmüş olduğu gözyaşlarının sebebini anlıyordum şimdi. Bana duygularını açan fakat onu kardeşten ayırmadığım için reddetmemle beni hırs haline getiren Derya ağlatmıştı onu demek. Ne yapacaktım ben bu kızla? Bilmiyordum. Hırsından kendini tanınmaz biri haline getirmişti zamanla.
Bir süre sonra kendime gelmemle Derya'yı sonra yola getireceğimi aklımın bir köşesine yazarak görevliye teşekkür edip şirketten çıktım ve her yeri arayıp sonunda şirketin önündeki bankta oturmuş düşünürken bulduğum onun yanına doğru yürümeye başladım. Birkaç adında yanına varıp da boş olan sol tarafına oturduğumda başını çevirmesi ile yaşlı gözlerini bana kilitlenmesi bir olmuştu. Yeşil gözlerin de gördüğüm acı nefesimi keserken her ne kadar elimi uzatıp gözyaşını silmek istesem de beni yanlış anlamaması için çok zor tutuyordum kendimi. Yine de kendini yanlız hissetmesin diye cebimden çıkardığım ve annemin küçükken benim için kendisinin, babamın ve benim ismimi işlediği beyaz mendili çıkarıp ona verdim. Elimde ona uzatmış olduğum mendili alıp gözyaşını silerken yüzüme şaşkınlıkla bakan kıza içimde onu ilk gördüğüm günden beridir oluşan garip duygularla hayranlıkla bakarken aklıma gelen şaşırtıcı ayrıntıyla bir anda donakaldım. O ayrıntı ise şuydu: " Hayatım boyunca yaşadığım hiçbir acı onun döktüğü gözyaşı kadar yakmamıştı canımı. " Beni resmen şoka sokan bu ayrıntıyla ne yapacağımı bilemez bir halde düşünürken de bana
" Teşekkür ederim. "
Deyip gülümsemesiyle dünyalar benim olmuştu sanki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK OYUNU
FanfictionKardeşini kurtarmak için paraya ihtiyacı olan fakir bir kız... Hayatını işe adamış aşırı kuralcı olan bir adam... Ve onları bir araya getiren mecburi bir AŞK OYUNU... Başlangıç: 5 Mart 2023