1.1 - O Adam

633 64 68
                                    

Yerde belim tutulmuştu bu yüzden ayağa kalkıp esneme hareketleri yapmaya başladım ama ağrısı geçmiyor hatta daha çok artıyordu.

Düştüğüm hâle bak Allah kahretmesin!

2 gündür buradaydım ve artık gözümden yaş bile gelmiyordu. Büyük ihtimalle Halam polise haber vermiştir eğer vermediyse bir sorun var demektir ancak polise haber verir ya eminim ben.

Kapı hızla açılınca düşüncelerim de bir kenara çekildi. Gelen tabi ki Minho'ydu aksi taktirde başka biri olsaydı açıkçası çok şaşırırdım.

Ondan öylesine nefret ediyordum ki bu içime sığmıyordu, ona öyle öfkeliydim ki öfkem ve nefretim onu öldürmek istememe yol açıyordu.

Bir planım vardı bunu uygulayıp kurtulabilirdim bu kesinlikle olurdu ancak Minho bana aşık olmasa veyahut bana takıntılı olursa ne yapacaktım işte bunu bilmiyordum.

Planım şuydu; ilk önce Minho'yu kendime aşık edecektim hatta bunun için onunla yatardım ancak aşık etmeliydim, ardından bir gün buradan kaçıp yurtdışına gidecektim yada Minho'yu öldürüp kaçacaktım.

İşe yarar gibi duruyor ama fazla takıntılı olursa ben kesinlikle biterdim. Şimdi ona iyi davranmalıydım ki bana daha fazla alışsın, aşık olduğunu anlayınca ilgiyi çekip onu bekleyecektim ki bana kedi gibi gelsin.

"Ne oldu Lee?" Bunu o kadar tatlı ve samimi söylemiştim ki bana şaşkınlıkla bakıyordı. Sanırım bağırıp çağırmamı bekliyordu ancak bunu istesemde yapamazdım çünkü plana sadık kalmalıydım.

"Odanı beğendin mi Han?" Dalga mı geçiyordu? Kesinlikle dalga geçiyordu!

"Bayıldım ancak senin odan daha konforludur" inşallah mesajı anlamıştır.

"Elbette öyle gelmek ister misin?" Bana mı yürüyordu? Boş versene Hanji bu işime gelirdi.

"Olur isterim" uzun bir süre bana bakıp dilini dudağında boylu boyunca gezdirdi. Çok fazla sexy görünüyordu tanrım!

"Pekâlâ gel bakalım Hanji" önümden çekilip geçmemi bekledi. Şaka falan yapıyor sanıyordum beni cidden odasına mı götürecekti? Tam bir aptaldı buna emin olun.

Salona geldiğimizde çapraz aynadan kalçalarıma baktığını fark ettim bu yüzden hızla arkamı döndüm.

"Kalçalarım izleyebileceğin bir dizi değil!" Cidden kalçalarıma bakmasından nefret ediyordum ayrıca aşırı rahatsız oluyordum.

"Belki de öyle" göz mü kırptı o? Ben neden o kadar güzel göz kırpamıyordum anlamıyorum!

Tam önüme dönüp yürüyecekken oturma odasının koltuklarında oturan adamı fark ettim.

Katil buydu!

Aklıma eski anıların gelmesi ile olduğum yerde çivilendim resmen. O annemin ve babamın katiliydi ve bana eğlenerek bakıyordu aynı o gün ki gibi.

Hiç bir sesi duyamıyor sadece o adama bakıyordum. Onca yıl ben o kadar acı çekerken bu adam gülüyordu! Ben onca sene ağlarken o adam ağlamalarıma gülüyordu!

O gün ben öksüz kalmışken o adam oğlunun elinden tutarak gitmişti gözümün önünden.

"Anneni seviyorsan alkışla" dediğinde şarkı, hemen alkışlamıştım ve annem bir anda yere yığıldı.

"Babanı seviyorsan alkışla" dediğinde şarkı, alkışlamıştım ve babam yere yığıldı.

Keşke diyorum, keşke o gün ellerim kopsaydı da alkışlamasaydım. O adam benim hayatımı benden çaldı hemde hiç acımadan.

Alkışla / minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin