ON İKİ~KAN BAĞI~

593 64 114
                                    

☯☯

27.Bölüm
{Derim ki, kan çekecek.}

𝕸𝖊𝖋𝖙𝖚𝖓

Durmasındı, şuan ben bile bir şey düşünemiyordum, olsundu ne olacaksa ben sadece onu istiyordum.

Birkaç saniye gözlerime baktı. Sonra da belimdeki eli yine haraket etti.

"Canını yakamam."

Derin bir nefes aldı. Onun düşünceleri bile beni mahvediyordu. Onu öyle seviyordum ki.

Çok yakın hissediyorum. Bu şuan gelişen olayla alakasız. Ona öyle yakın hissediyorum ki.

Gülümserken yanağından sıkıca öptüm. O da sesli gülerken kolumu beline dolayıp sarıldım.

"Teşekür ederim." dedim.

"Her şey için, teşekkür ederim."

O da çenesini kafamın üzerine koydu. "Ben teşekkür ederim." derin bir nefes verdi.

Artık bahar benim de içimdeydi. Artık yaz, benim için de gelecekti.

Her ne kadar böyle dediğimde başıma bir şeyler gelse de.

~~~

Mutfağa doğru yürürken bahçedekileri fark ettim. Bahçeye doğru bakan taraftaki duvar full camlar ile kaplıydı. Tanıdık yüzü görünce çatık kaşlarım ile oraya yürüdüm.

"Yok ya? Ne belli çocuğa bir şey yapmayacağın? Durduk duralı başımıza böyle bir şey geliyor, sen de gelip Barış'ı aldık bizde kalacak Berat'ı da ver diye geliyosun. Aaa tamam deyip verse miydim çocuğu?" diyen Sude, Berat'ın kolundan tutmuş hiç durmaksızın konuşarak hızlı hızlı eve yürüyordu. Onun ne işi vardı burada? Hem, Berat ile ablam zaten burada kalmıyorlar mıydı?

Yoksa, sırf ben buraya gelmeyi kabul edeyim diye mi dediler?

Arkasındaki Zafer konuştu.

"Ne yapacağım küçücük çocuğa?"

"Senden her şey beklerim, Tufan'a yapmadığın kalmamışken başımıza iyilik meleği mi kesildin!"

Sude de mi biliyordu? Tabii, ortalığı yangına vermiştir. Kim bilmesin?

Sude, yine konuştu. "Hayır bir de rahat rahat ver çocuğu diyor. Sen beni salak mı sanıyorsun? Amacın ne, sanki anlamadık sırf beni görmek için geldiğini. Anla artık bizim seninle işimiz yok bir git ya!" kafasını yerden kaldırıp bize baktı.

Zafer kafasını başka yöne çevirip sinirli bir gülümseme sunarken Sude kafasını kaldırdı.

"Doğruymuş!" diye bağıran Berat bana doğru koştu. Hızlıca yere doğru eğilip kolumu.

Berat, nasıl özlemiştim.

"Abi! Çok korktum, bir şey oldu sandım!"

Sıkı sıkı sarılırken gözlerim doldu. Bu yaşta o korkuyla uyumayı tatmıştı. Abisi ve ablası için bu yaşta korkmayı öğrenmişti.

"İyi misin?" diye endişeli şekilde konuşan Sude'ye kafamı kaldırdım. Ben, nasıl da özlemişim.

Berat benden ayrılıp Tufan'a sarılırken ben de kolumu ona açtım. dudaklarımı birbirine bastırırken hemen sarıldı bana. Ama sıkıca değil, o da korkuyordu canımın yanmasından.

MEFTUN |GAY|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin