Evet kahvaltıdan sonra çalışma odasına gelmiştik, kafamı eğmiş dururken karşımda oturuyordu, çok korkuyordum.
Bana döndü "hoseok yaptığın hatanın farkındamısın" kafamı "hata yapmadım" dediğimde güldü "sana senden büyük olduğumu, bana emanet olduğunu söyledim değil mi" yutkunarak "ne var ki aramızda 6 yaş varsa ne olmuş babam emanet etmişse, aramızda bir şeyler olamaz mı" diyerek gözlerine baktım.
Öyle bakıyordu ki ağlamak istiyordum, gözlerim doldu, sinir ile güldü "beni sinirlendiriyorsun" dediğinde kafamı salladım "beni iğrenç hissettiriyorsun" hızla odadan çıktım, kendi odama girerek kapıyı kilitledim.
Yutkunarak "ben sana aşığım neden anlamıyorsun" yatağa oturdum, uzandım "ne var aramızda sikik 6 yaşı varsa, ne var ben emanetsem, ben sana isteyerek aşık olmadım" diyerek gözlerimi kapattım.
Kendimi pislik gibi hissetirmek zorundamısın Min Yoongi.
Kapım çaldığında takmadım, kalkarak banyoya girdim, soyunarak suyu ayarlayıp altına girdim, elim boynuma gittiğinde güldüm "dilini, dudaklarını vücudumda gezdiren sensin ama hatalı olan benim değil mi, sende bana karşı koyamıyorsun işte neden inkar ediyorsun" diyerek gözlerimi kapattım.
Ellerini vücudumda hissediyordum, büyük damarlı ellerini, kafamı sallayarak duşumu alıp çıktım, üstümü giyinip telefonu aldım, suga mesaj atınca sildim, onun ile uğraşamazdım.
Şarkı açarak gözlerimi kapattım ve uyumaya başladım, yoongi'yi görmek istemiyordum.
Kapım çaldığında kalktım, gerinerek kiliti açarak kapıyı da açtım, jimin hyung "hoseok yemek hazır" kafamı salladım, gittiğinde bende arkasından gittim, masaya oturdum diğerleri hala gitmemişlerdi, esneyerek yemeğe baktım, sevmediğim yemekler vardı.
Yoongi "senin yemeklerin daha gelmedi" dediğinde kafamı salladım, hizmetli benim yemeklerimi getirdiğinde yemeye başladım, jin hyung "sınavlarınız bitti değil mi" dediğinde kafamızı salladık.
Jimin hyung "denize gitmeyi planlıyoruz, gelmek istemisiniz" diye diyerek jungkook'a baktı ki bizi değil jungkook'u davet ediyordu, jungkook ensesini kaşıdı "geliriz tabi hyung, teşekkür ederiz" gülmemek için kendimi zor tuttum.
Jin hyung namjoon'a baktığında göz devirdim "geliyoruz hyung" dediğimde güldü "süper, eşyaları hazırlattırıyorum o zaman, 3 gün kalırız" dediğinde kafamızı salladık.
Yoongi kalktı "şirkete gidicem" takmamıştım, yanağımı öpmek için eğildiğinde kendimi geri çektim, sinir ile nefes alarak gitti, jungkook "ne oldu size" kafamı salladım "boşver" diyerek meyve suyu mu içip kalktım "uyuyacağım" diyerek yukarı çıktım.
Sen önce kalbimi kır sonra gelip öp, yok canım başka kapıya, başka kapıya git te seni öldüreyim.
///
Benim kıskançlık seviyesi ldlföclpdskxmcxl
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sope : ıvy
Fanfictionhoseok yoongi'ye çok bağlıydı tabi yoongi'de hoseok'dan farksız değildi