Herkes salondaki koltuklardan birine kurulup keyfine bakıyordu. Bu kadar kısa sürede birbirimize bu kadar yakın olacağımızı düşünmezdim. Bir şekilde birbirimizin hayatına dahil olduk.
Jisung bacaklarını bacaklarımın üstüne atıp örtüyü düzeltti. Elimdeki çayı sehpaya bırakıp ellerimi bacaklarına koydum. Küçük küçük dokunuşlarla masaj yapmaya başladım. Mırıltılarını duyduğumda hoşuna gittiğini anladım. Diğer koltukta changbin ve felix uzanmış telefondan bir şeyler bakıyorlar. Felix changbinin göğsüne uzanmış, changbin de bir kolunu felixin beline dolamış.
Bazen bu dakikaların gerçek olmadığını düşünüyorum. Sanki kabus peşimi bırakmıyor. O anları tekrar tekrar yaşayacakmışım gibi hissediyorum. Bazı geceler yataktan sıçrayarak uyanıyorum. Jisungun bana silah doğrultuşu, chanın kendini kaybetmesi, seungminin ellerimizde ölmesi. Her zaman bunlar içimde bir yara olarak kalıcak. Bunun farkındayım ama bazen keşke yaşanmasa ya da unutsam keşke diyorum. Ama bunlar yaşanmasa jisung şuan benim kollarımın altında olmazdı.
Bugün buradaki son günümüz olduğu için sabah erkenden kahvaltımızı yapmıştık. Şimdi de bu koltukta son kez sarılıp yatıyoruz. Bu sığınak bizim seslerimize son kez şahit oluyor. Tabi ki ben bu sığınağı asla tamamen kapatmam. İlla ki lazım olur yani şimdi.
"Minho."
"Efendim changbin?"
"Şimdi sen burayı kapatıyosun ya... "
"Ee ? "
"Ben de dedim ki neden bütün yemekleri yemiyeyim. Gerçi öyle bi zula yapmışsın ki bi ayda bitiremem burdaki yemekleri. Ama dün yiyebildiğim kadarını yedim. Haberin olsun dedim. "
"Çok sağol kardeşim haber verdiğin için. Ama keşke çöplerini toplasaymışsın. Ahır gibi bırakıp gitmişsin arkandan felix topladı. "
"Üzgünüm." Changbin tatlı olduğunu düşündüğü surat ifadesini yapıp dudaklarını büzdü. Felix de önemli olmadığını söyleyip yanaklarına öpücük bıraktı.
Chan ve hyunjin nerde diye sorarsanız banyodalar. Chanın saçını boyayacaklarmış. Askeriyede boyayamadığı için özeniyormuş . Hangi renk olduğunu bize bile söylemediler. Sabırla onları bekledik biz de ne yapalım.
Sonunda chan ve hyunjin salona girdiğinde herkes ağzı açık bir şekilde chana baktı.
"Ulan taş gibi olmuşsun varyaaaa kardeşim brom demem yapışırım dudağına. "
Changbin felixi koltuğa atıp ayaklandı. Hemen chanın yanına gidip çıplak memelerini avuçladı. Diğer yandan elini saçlarına atıp okşamaya başladı. Gerçek olduğuna inanmayarak birkaç defa çekiştirdi.
"Gerçekmiş lan. Sarı da sende bi acayip duruyor ha. Evli olmasam bastırırım sana. "
"Höst ulan. " Felix sinirli bir şekilde yerinden kalkıp changbini koltuğa çekiştirdi.
"Nasıl olmuş? "
"Ayy ben çok beğendim. " Jisung neşeli sesiyle konuştuğunda yanağına bir öpücük bıraktım.
" Ben de beğendim chan. Güzel olmuş. Güle güle kullan. "
"Sağ olun var olun. "
"Bennnn yaptım çünkü anlıyor musunuz? Bu yetenekli eller yaptı bu şaheseri. "
"Eline sağlık. " Dedi chan. Hyunjinin saçını karıştırıp gülümsedi.
"Gençler dükkanı kapatıyoruz artık veda edin güzel bebeğime. "
"Ben buraya alışmıştım ya. " Changbin mızmızlanıp zorla da olsa koltuktan kalktı. Felix de çay bardaklarını toplayıp mutfağa koştu. Felix ve jisung mutfağı hallederken diğerlerinin eline zorla süpürge ve bez verdim. Birkaç saat içinde hepsine zorla sığınağı temizlettim. Buradan gidecek olsak da temiz bırakmak lazım değil mi?
Odaları tek tek kilitlerken silah odasında takılı kaldım. Gözümde birden anılar canlandı. " Sakin ol minho. "
Evet evet sakinim. Her yeri tek tek kilitledim. Herkes salonda toplandığında ağlar gibi ifadelerini gördüm.
" Ya salak mısınız sanki hiç birbirimizi görmüyeceğiz? Telefonu aç minho yaz açarım ben. Gerçi belki açmam ama önemli olan bu değil. Ağlamayın sinirimi bozuyosunuz. "
Herkes göz yaşlarını silip birbirine sarıldı. Sanırsın bir daha hiç birbirimizi görmeyeceğiz.
Jisungun elinden tutup sığınaktan çıktım. Diğerleri de çıktığında kapı otomatik olarak kapandı. Felix bize heyecanlı heyecanlı bir şey anlatırken belki de en önemli şeyi kaçırdık. İçeriden tıkır tıkır sesler geldi. Ama hiç birimiz duymadık.
Bir ficin daha sonuna geldik. Ben bu fici geçen sene bir gecede kurgulamistim ama asla yazmaya kalkmadim. Sonunda yazdim ama bu sefer istedigim gibi olmadi. Belki tekrar duzenleyip atarim. Bilmiyorum.
Sığınaktan gelen tikirti neydi bir fikri olan var mi bilmiyorum ehehehe
ᕦ( ͡° ͜ʖ ͡°)ᕤKendinize iyi bakin baska ficlerde görüşmek üzere.
Muck muck muck
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SALGIN // Minsung
Teen FictionSON DAKIKA Nereden geldiği belli olmayan bir sis salgası dünyayı tehdit etmekte lütfen evlerinizden çıkmayınız şuan her nerede iseniz tehdit geçene kadar oraya sığınınız.