ORENDA

2. BÖLÜM: BİR BİSKÜVİLİ PASTA MESELESİ

Medya: Temsili Tomris ve Ahu Öztekin

İyi okumalarr

19.06.2023

🌕

17.10.2005

Tomris koskoca lojmanda tek olduğu için sıkılıyordu zaten yanında bir tek Deha oluyordu. O da bu yıl okula başlamıştı. Tomris yeniden bir iç çekti ve çikolatalı sütünden bir yudum aldı. Son 20 dakikadır yaptığı gibi "Off sıkıldım." Dedi son harfi uzatarak.

Kızın bu haline kayıtsız kalamayan Ahu ise Tomris'in yanına gitti ve diz çöktü. Ardından " Bak bakalım bana. Eğer gerçekten söylediğin kadar sıkıldıysan dışarı çıkalım ve çiçek toplayalım. Sonra da o çiçeklerle..." Diyordu ki Tomris sözünü kesti ve "Taç yapalım. Sonra da ben o tacı takarım ve hemencecik prenses Merida olurum." Dedi. Ahu kızının hemen ruh hâlinin değişmesine gülümsedi ve "Aynen öyle küçük Merida." Dedi.

Kızı Merida olmaya kocası yüzünden merak salmıştı. Altemur kıza diğer prenseslerin salak olduğunu onlar gibi erkeğin eline bakmaması gerektiğini söylemişti ve eklemişti "Eğer prensesliğe çok özenirsen prenses Merida olabilirsin. Hem o diğerlerinden daha havalı. Ben de sonra sana ok atmayı öğretirim." Demişti ve bu fikir kızının aklına yatmıştı. O günden beri Brave filmini kaç kere izlediğini Ahu bile bilmiyordu.

Üstlerini giyindiler ve dışarıdaki en güzel çiçekleri topladılar. Çiçekleri topladıktan sonra çardağa oturdular. Ahu Tomris'e taç yapmayı gösterdi. Üç tane taç yaptılar. Tomris'e göre birisi onun, birisi Deha, birisi de Aybar içindi. Ahu'ya göre Deha belki takardı ama kendi çocuğu gibi sevdiği Aybar hayatta o tacı takmazdı. Ama küçük kızının umudunu kırmamak için bu düşüncesini söylemedi. 'En kötü ben ve Berrak takarız.' diye düşündü.

Taçları yaptıktan sonra Tomris kendi başına oyun oynamaya başladı. Oyun oynarken aniden aklına gelen fikir ile annesinin yanına gitti. "Anne! Bisküvili pasta yapalım mı? Lütfen, lütfen, lütfen!" Dedi. Ahu kızını onayladı ve "O zaman hadi eve." Dedi. Eve gittiler fakat evde puding ve bisküvi yoktu. Bunu gören Tomris üzüldü. Kızının üzülmesine dayanamayan Ahu "Hadi bakalım. Sen Berrak Teyzene ben de eksik malzemeleri almak için çarşıya." Dedi. Tomris mutlulukla annesinin boynuna sarıldı ve "Seni çok çok çok çok ama çok seviyorum anne." Dedi. Ahu kızının boynunu koklayarak öptü. "Bende seni küçük cadı." Dedi

Tomris Berrak Teyzesine Ahu da çarşıya doğru yola çıktı. Evin diğer eksiklerini de alırdı hem. Ama içinde nedense kötü bir his vardı ve bu hissi hiç sevmemişti. Ne kadar boşverse de içindeki his o kadar kendini belli etti ki kocası Altemur'u aradı. Telefon çalarken kalbi küt küt atıyordu. 'Ya ona bir şey olduysa?' diye düşündü. Fakat düşündüğü gibi olmadı. Kocası telefonu açtı."Ahu'm?" Dedi telefondan "Birşey mi oldu?" Diye devam etti. Onun iyi gelen sesini duyan Ahu rahat bir nefes verdi ve "Hayır, sevgilim. Seni merak ettim sadece. İyi misin?" Dedi. Altemur ise "İyiyim karıcığım. Siz nasılsınız? Sorun çıkartıyor mu senin küçük kopyan?" Dedi. "Yok, sabah sıkılmıştı sadece. İyiyiz biz me-" demişti Ahu ki telefondan sesler geldi. Altemur "Ben seni biraz sonra arasam olur mu? Şu an biraz işim var da." Dedi. Ahu onu onayladı ve telefonu kapattı.

Çarşıya geldiğinde ilk bir butik gezdi. Hoşuna gidenleri aklına kaydetti. Başka bir gün Tomris ile gelince alırdı. Çiçekçiye uğradı. Lavinya çiçeğini gördü. Çok güzeldi. Hayran kalmıştı. Onu alma isteği doğdu içine ve o isteğe uydu. Sadece lavinya aldı çiçekçiden. Parasını ödeyip çıktı. Çok geç olmasın diye hemen bir market yoluna gitti. Markete giderken meydandan geçecekti.