Bilinmezlik Denizi

31 4 134
                                    

1 hafta sonra

Boğuluyordum sanki
Kendi kendimi boğuyordum
Düşüncelerim beni öyle bir dibe çekiyordu ki nefes alamıyordum
Ciğerlerim patlatacak kadar şişiyor, deli gibi çırpınıyordum fakat buna rağmen çabam boşa gidiyordu
Her çabamın karşılığı daha da dibe çekilmek oluyor

Koca bir hafta geçmişti
Allah biliyor ya nasıl geçmişti

Kendimi hiç olmadığım kadar mutsuz ve depresif hissetmemin nedeni az çok belliydi
Baran yoktu

Bir hafta boyunca bir kez bile yüzünü görmemiş sesini dahi duymamıştım
Aramıştım hemde kaç defa ama hiç birini açmamış geri de dönmemişti

Neden açıyordu?
Soru sormamdan mı korkuyordu?
İyi olduğunu duyup kapatacaktım oysa ki

Delirecek gibi hissetmemin nedeni neydi
Deli gibi merak etmem mi yoksa deli gibi özlemem mi?
Belki her ikiside

Bu günlerde en çok farkına vardığım şey ise hislerimdi
Yüzüme öyle bir çarpmıştı ki fark etmemek imkansızdı
ben barana karşı hissettiğim duyguları adlandıracak kadar üzerinde durmamıştım

Eğer haftalar önce düşünüyor olsaydım muhtemelen etkilenmek der geçerdim çünkü onu tanımıyordum
Ama öyle değildi
Hele ki keremin bana en çaresiz hissettirdiği an; karanlık içinde kalmış odanın hiç açılmamış perdesinin kenarından bir şekilde sızan ışık gibi aydınlatmıştı içimi

O kadar iyi hatırlıyordum ki
İçimi umutla doldurmuş kaçmak için yollar bulmama neden olmuştu

Baran benim için beğenmenin çok ötesindeydi
Belki çok klişe olacak ama o benim kahramanım olmuştu

Nasıl süper kahramanlar kötü karakterlerin yakıp yıktığı şehiri onardıysa oda o gece tıpkı bir kahraman gibi yıkılan bahçeyi eski haline getirmişti hatta içine bir kaç güzel çiçek bile ekti

Canım yanmıştı, bunu inkar edemem
Ama bana sorsalar 'o geceyle ilgili en net hatırladığın şey ne?' diye
Kesinlikle baranın yanağıma kondurduğu öpücükler derdim
Kalbim patlayacak içinde ki çiçekler etrafa dağılacak sanmıştım

Öyle bir histi ki bu
Ne dursun istiyorum ne de durdurabiliyorum

En çok tuhafıma giden şeylerden biri ise; arkadaşım tarafından ihanete uğramıştım, birlik olduğu kişiye ne yapacağımı bilmiyordum, en yakın arkadaşımla gittikçe çıkmaza sürükleniyorduk fakat ben koca bir hafta da sadece baranla olan son konuşmamızı ve geçirdiğimiz anları düşünmekten başka bir şey yapmadım

Ben bu histen deli gibi korkuyordum
Güven sorunum baş gösterip duruyordu
Annem gibi olup hayatımı karartmak en son isteyeceğim şeydi
Baran babam gibi terk eder miydi?
Son gidişi bana onu hatırlatmıştı
Belki de bu yüzden bu kadar hassaslaştım, güven problemim tetiklendiği için

Onun babam gibi olmadığını tüm kalbimle hissediyordum
Ama bana hiç bir şey anlatmayışı
hele de son konuşmamız

Baranın kendisi değil belki ama gidişleri babamdı

Hakkında hiç bir şey bilmeyişim aciz bir histi
Sorsanız ona deli gibi hisler besliyordum ama yine sorsanız 'hakkında ne biliyorsun?'
Susardım

Kendi anlatacağını söylemişti
O güne kadar beklemeliydim
Çok sabırsız ve meraklı olsamda sabretmeli ve onu sıkıştırmamalıydım
Günlerdir bunu tekrar ediyordum kendime

Korktuğunu söylemişti
Acıyan bakışlarımı görmek istemiyordu
Ama ben ona acımıyordum ki
Sadece kıyamıyordum

Düşünmekten kafayı yiyecektim
Oflayarak önümde ki test kitabını kapattım
Odaklanamıyordum
Düşüncelerim kitaba akıyor görüşümü bulanıklaştırıyordu

lahavlleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin