🥀Hata 🥀

802 71 25
                                    

Sabah alarmın o korkunç sesiyle uyandım.Yorgunluk ve bitkinlikle kolumu kaldırıp alarmı kapattım.Yatakta biraz doğruluktan sonra telefonu elime aldım saat 10'du, internet biraz gezinmeye başlamıştım ki whatsApptan mesaj geldi "NATO" dan dı

🇺🇸:"Sevgili NATO üyeleri bugün saat 05:00 p.m de,kat 2,salon 3' de toplantı vardır.Önemlidir, sakın geç kalmayın sonuçları olur,her üyenin katılımını bekliyorum."

diyordu.Birde son sözü kalın harflerle yazmış, "Pislik". Bunun anlamını anlamak için alim olmaya gerek yoktu tıpış tıpış katılmak zorundaydım.Oflaya,puflaya yataktan kalkıp mutfağa yöneldim ve kendime hızlıca bir tost ve bir kahve yapıp oturma odasına geçtim ve koltuğa oturup kumandayı alıp televizyonu açtım bir yandan tostumu yiyor bir yandan da kanallara bakıyordum ki ilk kötü haberim geldi yine yeni bir zam gelmişti, altın desen yine yeni bir rekor kırmıştı ve bizim Ermeni yine televizyonda Ermeni soykırımı(!) hakkında beni kötülüyor ve bu uydurma hikayeyi beyni olmayan salaklarda dinliyordu tüm bu kötü haberlere rağmen Çin'in zulmü yine göz ardı ediliyor ve Dünya Türk ve müslümanlara karşı sessiz kalıyordu.Bu düşüncelerle daha da kötü olmuştum ama üzülmenin sırası değildi bu düşünceleri kafamdan uzaklaştırıp tostumun son parçasını da yiyip televizyonu kapadım ve yatak odama gidip üstüme gündelik kıyafetlerimi giyip çalışma odama yöneldim kapıyı kapatıp masama oturduktan sonra benim için uzun çalışma saati başlamış oldu.

(Zaman atlaması)
"Bu da olmaz" deyip son planımıda buruşturup çöpe attım. Ne yaparsam yapayım olmuyordu her zaman bir engel çıkıyordu , tam 4 saattir masanın başındaydım ama ellerim yine bomboşdu elimde hiçbir şey yoktu her zamanki gibi... tam kafamı masaya koymuş bomboş gözlerle duvara bakarken rafda duran aile fotoğrafımız gözüme takıldı masadan kalkıp fotoğrafa doğru yönelip elime aldım tüm Türk devletleri bir aradaydık Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Moğolistan... ve bana sarılan, şimdi esir olan Doğu Türkistan eskiden daha yakındık ama şimdi...bu düşüncelerle daha da yıkılıyordum gözlerim dolarken içimden "Bir yolunu bulmak zorundayım, ne olursa olsun bulmak zorundayım " diye geçirirken aniden boynumda bir nefes hissetmemle tepeden tırnağa buz kestim "Bu neydi, arkam bakmalımıydım, bakmamalımıydım,insan mıydı,belkide bir hayvan, rüzgarmıydı ama rüzgar sıcak mı olur..."diye içimden binlerce korku dolu düşünce geçerken tüm cesaretimle aniden arkamı döndüm ama hiç bir şey yoktu hemde hiç bomboş perdeleri kapalı odada benden başka hiçkimse yoktu deliriyormuydum bu kadar çalışma bana fazla mı gelmişti bu olayla dünkü olaylar aklıma geldi o his ,izlenme hissi bu aynı hisdi tüylerim diken diken olmuştu biri beni izliyordu ama görünürde kimsecikler yoktu(içimden)"Yok artık artık hayaletlere mı inanıyorsun Türkiye, tamam evet sanırım şizofreniye bağladım bu kadar kapalı alanda kalınca tabi beynimde oksijensiz kaldı ve mal mal hayaller kurmaya başladı gayet normal..." diye geçirirken gözüm saatte takıldı bir an duraksamamdan sonra "OLAAMAAZ!!!" deyip hemen bu az önce olan garip olayları aklımdan çıkartıp yatak odama koştum,"Nasıl unuttum toplantıyı ,eğer geç kalırsam bu şeytan Amerika acısını benden çok pis çıkartır,of be of !Birde mesajda yazıyordu..." bunları düşünürken bir yandan da toplantı için hızlıca takım elbisemi giymeye çalışıyordum en sonunda her şeyimi giyinip kolyemide gözükmeyecek şekilde içime soktum ve hemen kravatımıda boynumdan geçirip siyah ceketimi de giyerek kapıya yöneldim son anda telefonu da cebime atıp anahtarı alıp kapıya çıktım ve tam kapıyı kapatıp kapıyı kitleyecekken gözüm hafif aralık duran ışıkları kapalı çalışma odam kaydı o an içimde oluşan duyguları tarif etmek imkansız gibi olsada bu duyguları söyleyecek tek bir kelime olsa buna kesinlikle korku derdim.

(Zaman atlaması)

Kapıyı kapattıktan sonra ilk başta hızlıca yürüyordum ama şimdi geç kalırsam olacakları tahmin ettiğimden tam anlamıyla koşuyordum bir yandan da telefon dan saatime bakıyordum saat 16:55 'di yani tam tamına 5 dakikam vardı tüm gücümle tabana kuvvet daha da hızlandım ve en sonunda NATO binasına ulaştım. Hızlıca binaya girdim toplantı 2. kattaydı hızlıca merdivenleri 3'er 4'der çıkarken bir yandanda saate baktım "Son 20 saniyem!" koşmaktan artık karnıma ağrılar girmişti, nefesim daralıyordu ama yinede koşuyordum bir yandan telefona bakarken bir yandan da tüm gücümle koşuyordum ki toplantı salonunu gördüm hemen salona koştum en sonunda ,en sonunda son "5 saniyem" içimden sayarken koşuyordum "4" başarıcam "3" az kaldı "2" yetiştim.Son gücümle kapıyı açıp yere kapaklandım. Önümde güneş gözlüklü Amerika , gözlüklerinin üstünden yerdeki bana bakarak
A: "ve 1" dedi. "Aferin kılpayı yetiştin" gözlerini devirerek kısık sesle "Ne yazık ki "dedi sonra gözlüklerini düzelterek "Çabuk toparlan ve yerine geç Türkiye"dedi.Buraya yetişmek için canım çıkmıştı ,nefes nefese kalmıştım , artık koşmaktan karnıma ağrılar girmişti ama bu egoist güneş gözlüğü bana yinede bok gibi davranıyordu.Hata hayvandan insanlık bekleyen bendeydi ben sana diyiceğimi bilirdim ama... yinede kendimi tuttum, maalesef bana denileni yapıp yerden kalktım ve hızlıca nefesimi toplamaya çalışarak yerime yöneldim bana dik dik bakanlara aldırmadan tek boş koltuk olan İsveç'nin karşısındaki koltuğa oturdum bu terörist yanlısının burda ne işi vardı NATO üyesi bile değildi bu diye düşünürken bir ses geldi,"Lan Hindi" içimden söverek sesin geldiği yöne döndüm "Ne var balık!" Y:"Nasıl yine geç kalmayı başardın Hindi üstelik bu toplantı 8 saat önceden haber verilmişken".T:" Ben çalışan , planlı biriyim balık kafa , ben senin gibi vaktimi yüzerek geçirmiyorum benim sorunluluklarım var" dedim. Yunan "Bu kadar planlı olduğun için mi son anda toplantıya yetiştin" dedi . Tam lafımı söyleyecekken Amerika araya girip A:"Yeter bu kadar Türkiye zaten geç kalmışsın bir de konuşuyorsun"dedi.Lan bu nasıl şerefsizlik ben son anda yetiştim yetişicem diye canım çıktı hem neden benim sözüm kesiliyor ya burda neden yine benim hakkım yeniyor! Tam bir şey söyliyecekken Amerika"Evet herkes burda olduğuna göre toplantıya başlayabiliriz "dedi.En iyisi sonra konuşmak deyip sustum.Amerika koltuğa yaslanıp, dirsekleri masaya koyup, ellerini havada birleştirerek
"Yes ,Everybody ,all members!Biliyorsunuz ki Finlandiya ve İsveç aylar önce NATO'ya girmek için bildiride bulundu ve aylar süren görüşmeler sonunda bütün yazıları gözden geçirdik ve bütün belgeleri topladık şimdi ise son işlem olarak oylama kaldı bugün hemen burda bu oylamayı da yaptıktan sonra üyelikleri resmen geçerli olacak"Sırtını dikleştirerek"Now ,all members İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya girmesine karşı olan var mı... tamam eğer kimse yoksaa-"diyip etrafa bakınırken o sırada tek el kaldıran kişiyi yani beni gördü 🇹🇷:"Ben İsveç'in NATO 'ya katılmasını istemiyorum''
Herkes bana dönmüştü,Amerika şaşkın ve biraz kızgın bir tavırla bana dönerek
🇺🇸:"Ne dedin sen?"
🇹🇷:''Dedimki ben İsveç'in NATO 'ya girmesini istemiyorum"
🇺🇸:"Neden?" (soğuk ve ruhsuz bir sesle)
🇹🇷:"İsveç bir çok teröriste ev sahipliği yaparakken ve onları bana teslim etmezken bunu kabul etmemi bende beklemeyin "dedim.
🇺🇸:" O yalnızca sizin aranızda bir şey Türkiye uluslararası bir şey değil NATO katılımı için önemli değil"
🇹🇷:"Senin için önemli değil ama benim için önemli bu mühim bir konu eğer İsveç dediklerimi kabul eder ve o suçluları bana teslim ederse NATO'ya girmesini kabul ederim ama öte yandan eğer bu koşullar sağlanmazsa ben bu şartlarda İsveç'in NATO 'ya üyeliğini onaylayamam" bunları bana düşmanca bakan İsveç'e bakarak söylemiştim
🇺🇸:"Tamam o zaman" dedi ve benden gözlerini ayırıp diğer ülkelere dönerek"Toplantı şu andan itibaren ertelenmiştir yeni toplantı için en geç yarın bilgilendirileceksiniz ,tüm üyeler çıkabilir " dedi içimden"O kadar da kötü gitmedi bunu kabul edeceklerdir " diye sevinirken Amerika'nın sözleriyle sevincim kursağımda kaldı
🇺🇸:"Türkiye dışında"
(içimden)"Hassiktir! Bu hiç hayra alamet değil sanırım fazla erken konuştum" derken. Koltukta ellerini yüzünün önünde birleştirip bana dik dik bakan Amerika'ya bakıp orda içimden diğerlerinin gitmemesi için yalvarıyordum.

Şeytanla Anlaşma Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin