Şeytanla Anlaşma

🇹🇷🇦🇿

NATO binasından çıkmıştım. Göz yaşlarımı zar zor durdurmuş ,burnumu çeke çeke evime giderken bir yandan da bugün olanları düşünüyordum. Bu bulunduğum durum daha ne kadar kötüye  gidebilirdiki. Ben işleri düzeltmeye çalıştıkça daha fazla sorun beni buluyordu.Tam işler yoluna girecek derken yeni bir sorun ortaya çıkıyordu.Ben hangisiyle başa çıkabilirim ki? Hangisini düzeltebilirim! diye düşünürken
"Abi!" diye bir sesle kendime geldim.
Yavaşça kafamı kaldırıp bana seslenen kişiye baktım ,Azerbeycan'dı. Yine o en sevdiği mavi ceketini ve mavi pantalonunu giymişti.Bana el sallayıp hızlı adımlarla  yanıma gelerek
🇦🇿:"Abi iyi misin? Neye daldın da öyle ilk başta selamımı bile duymadın?'' dedi.
🇹🇷:" Ha. Yok bir şey Azer, öylesine işte saçma sapan düşlere dalmışım"
derken Azer çoktan bir şeye dalmıştı.

Tanrısal Bakış Açısı

Azerbaycan Türkiye konuşurken aniden gözü boynuna takıldı  "kolye mi bu ama abim genelde pek öyle kolye takan birisi değildir " diye içinden geçirirken,
🇦🇿:"Abi o boyundaki kolye mi?" diye sordu  ,Türkiye' nin boynundaki kolyeyi eline alırken.
🇹🇷:"Ha? Aa evet "
🇦🇿:"Yeni mi? Daha önce hiç böyle bir şey taktığını görmemiştim aslında abi sen genelde kolye takan biriside değilsin bu kolye nerden çıktı?"
🇹🇷:"Bilemiyorum yani aslında yerde buldum bende güzel buldum ve aldım"
🇦🇿:"Ne demek?"
Türkiye boyundaki kolyesini çekiştiren Azerbaycan'a anlamsız gözlerle bakarak,
🇹🇷:"Efendim?"
🇦🇿:"Anlamı diyorum, kolyenin üstündeki yazının anlamı, ne demek?"
Azerbaycan kolyeyi Türkiye'ye çevirip parmağıyla yazıyı göstererek
🇦🇿:"Görüyormusun?"dedi.
🇹🇷:"Evet"
🇦🇿:"Eeee ne demek?"
🇹🇷:"Şekilsiz semboller işte, süs için, yani ben öyle düşünmüştüm hem bir yazı yazdığını da nerden çıkardın?"
🇦🇿:"Bu farklı alfabeden bir kelime. Ben şu sıralar kriptografi(şifre bilimi ya da  gizli şifreleme)ile ilgileniyorum hatta bunun hakkında bir kitap bile aldım okuyorum ve eminim ki ben bu alfabeyi bir yerde gördüm"
🇹🇷:"Eee peki anlamı ne?"
🇦🇿:"O kitapta 100'den fazla gizli alfabe var. Her alfabeyi anlamıyla bilmemi beklemiyorsun demi ama yine de eve gidince alfabeyi bulup anlamına bakarım ve sana söylerim"
(Belki alfebeyi bilen çıkar )
🇹🇷:"Tamam öyleyse şimdi kolyemi bırakır mısın?'' deyip. Azerbaycan kolyenin fotoğrafını çektikten sonra ancak  kolyeyi Azerbaycan 'ın elinden kurtarabildi.

Kahraman Bakış Açısı
🇦🇿:"Tamam tamam peki başa dönersek sen ilk başta niye öyle dalgındın?"
🇹🇷:"Dediğim gibi Azer bir şey yok"
🇦🇿:"Hadi ama var birşeyler sen böyle kolay kolay gözünü yere dikip selamımı duymayacak kadar dalmassın, ne oldu?"dedi.
🇹🇷:" Yok Azer gerçek bir şey yok öylesine işte şeyy... ha markete gidiyordum da işte marketten ne alsam diye düşünüyordum?" dedim. Yalanım pek iyi olamsada ona bir şey anlatamazdım. Şimdi anlatırsam o da bu işlere girerdi , bir de benim yanımda olursa bütün hepsi bana yaptıkları gibi onada yapmadıklarını bırakmazlardı.Zaten ne diyebilirdim ki onun da canını sıkmaya hakkım yoktu. Ama o yalanımı anlamış olucak ki bana hafif bir kızgınlıkla kollarını bağdaştırarak,
🇦🇿:"Bu kombinle mi?"
İlk başta anlamayarak şaşkın bir ifadeyle,
🇹🇷:"Hı?"dedim.
Azerbeycan sözlerini tekrar ederek,
🇦🇿:"Diyorum ki bu kombinle mi yani (parmağını bana doğrultarak) bu kombinle mi markete gidiyorsun, takım elbiseyle?"
Ah! Evet yakalanmıştım.Şimdi gelde burdan dönmeye çalış.Aklımdan yeni bir bahane bulmaya çalışırken. Azer tekrar konuşup,
🇦🇿:" Hadi dökül çabuk" dedi ciddi bir tavırla.

Tanrısal bakış açısı

Türkiye artık burdan dönemeyeceğimi bildiği için konuşmaya başlayarak,
🇹🇷:"Öf! Tamam. Doğu Türkistan'ı düşünüyordum!" dedi.
Azerbaycan kollarını indirip sıkıntıyla Türkiye'ye bakarak,
🇦🇿:"Abi yine mi? Bak sana kaç kez söyledim neden beni dinlemiyorsun?"
Türkiye araya girerek,
🇹🇷:"Biliyorum, biliyorum ama işte kafamdan çıkmıyor, her başımı yastığa koyduğumda uyku uyuyamıyorum sürekli aklıma geliyor.Ben her yattığımda,ben her içtiğim de ,yemek yediğimde ,eğlendiğimde kardeşimin işkence gördüğünü hatırladıkça bunların hepsi bana zevk yerine acı veriyor"
🇦🇿:"Abi bak-"
🇹🇷:"Onu kurtarmadan ben refaha eremem"
🇦🇿:"Abi-"
🇹🇷:"Buna mecburum"
Azerbeycan sesini biraz daha yükselterek "
🇦🇿:"Abi!-"
🇹🇷:"O acı çekerken ben keyifle dolaşamam"
Azerbaycan bu sefer sesini daha fazla yükselterek ,
🇦🇿:"ABİ-"
🇹🇷:"Ama durmayacağım"
🇹🇷:"Ne olursa olsun onu kurtarıcam Azer-"  derken
Azerbaycan artık daha fazla dayanamayıo dönüp duran Türkiye' yi omuzlarından tutarak ,
🇦🇿:"ÖNCE SEN KENDİNİ KURTAR!"
dedi. Türkiye şaşkın bir ifadeyle  Azere bakarak, şok ve üzüntülü bir sesle,
🇹🇷:" Ne?"
Azerbaycan başını aşağı eğip ellerini Türkiye' den alarak tekrar başını kaldırıp Türkiye'ye
🇦🇿:" Bak abi öyle demek istemedim ama şu haline bir bak.Mahvolmuş durumdasın gözlerinin altındaki morluklardan haberin varmı kaç gündür uyumadığın ve kaç gündür banyo yapmadığını anlayabiliyorum.Kaç haftadır kendini eve kapatıyorsun.Ama bu yaptığınla hiç bir yere varamazsın.İnanki bende Doğu Türkistan için çok üzülüyorum o benim de kardeşim ve bende her akşam onu düşünüyorum ama senin bu yaptıklarının ona hiç bir faydası yok onu bu halinle kurtaramazsın onu kurtarmak istiyorsan önce kendini kurtarman gerek şu haline bir bak mahvolmuşsun.Doğu Türkistan' ı kurtarıcam diyorsun ama neyle kurtarıcağını söylemiyorsun?Neyle hangi güçlü? Askeri mi,ekonomik mi yoksa eğitim ile mi?Hangisinde ondan üstünsün,hangi gücünle onu yeneceksin, senin neyin var ki kazanmayı düşünüyorsun" dedi.
Türkiye' nin aklında Azerbeycan' ın son söyledikleri tekrar ediyordu, özellikle son söyledikleri. Azerbeycan konuşmasını bitirince yere eğdiği kafasını kaldırmadan Azerbeycan' a   sesinde hiç bir duygu belirtisi olmadan, tek kelimeyle
🇹🇷:" Haklısın" dedi.
Azerbaycan içinden sanırım çok fazla üstüne gittim ,fazla ağır konuştum derken Türkiye'ye elini uzatarak
🇦🇿:"Abi öyle demek istemedim" diye Türkiye'nin kolunu tam tutacakken Türkiye' nin kolunu aniden çekmesiyle sözü yarım kalmıştı.
🇹🇷:"Azer daha fazla bir şey söylemiyceksen benim evde çok işim var gitmem gerek sonra konuşuruz " dedi. Bu sert cevap karşısında Azerbaycan daha fazla üstüne gitmemek için sadece
🇦🇿:"Peki, sonra görüşürüz" diyebildi.
O bunları söylerken Türkiye çoktan arkasına bakmadan yola koyulmuştu.
Azerbaycan ise o ıssız yolda Türkiye'nin arkasından tek başına üzüntü ve  garip bir huzursuzlukla bakakalmıştı.