Bölüm 7-Kalp Kolyesi

182 140 11
                                    

Herkese merhaba canlarım:))bölüm 7 ile ufak bir aradan sonra karşınızdayım.Farkındayım fazla ara veriyorum ama yazmayı bırakmayacağım unutmayın;)iyi okumalar.

"Dört duvar arasında gözlerimiz birdi"...

Kral Leonardo tüm heybeti ve yeni kazandığı gücüyle salondan içeri girdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kral Leonardo tüm heybeti ve yeni kazandığı gücüyle salondan içeri girdi.Kapkara gözleri ile tam karşımda eğildi.

"Kraliçe Amber,sizi gördüğüme sevindim"

İmalı konuşması ile yüzümün her detayını inceliyordu.Dudağımdaki ve boynumdaki izleri ve morlukları görmüş olmalı ki yüz ifadesi değişmişti.Sormak istiyordu eminim ama babamın sinirli ve gergin bakışları arasında konuşamıyordu.

"Herkes çıksın konuşacağız"

"Peki efendim"

Kapılar kapandıktan sonra oturduğum tahttan yavaşca indim ve kralın karşısına geçtim.

"Yine neden geldiniz?bu sarayda herkesin size düşman olduğunu unuttunuz mu?"

"Neden birden bu kadar katı olduğunuzu anlayamadım kraliçe ama sizde saçma düşmanlıklara inandıysa-"

"Sen ne cüretle benimle bu şekilde konuşuyorsun canına mı susadın?"

"Ne yaptığınızı biliyorum kraliçe ve eğer susmazsanız bir bir söyleyeceğim"

Ellerim elbisemin eteğini sıktı.

"Sen neyden bahsediyorsun ahmak!?"

"Onu öldürdüğünden"dedi tek bir nefeste.

Şimdi bitmiştim asıl.Tükenmiş varlığım yokluğa dönmüştü.

"Defol buradan defol!"

Yavaş yavaş yanıma yaklaştı güçlü elleri nazikçe boynumdaki mor ize dokundu okşamaya başladı.Gözlerinin ne kadar şefkatle baktığını,kalp ritminin hızlandığını hissedebiliyordum.

"Bak kraliçe eğer sessiz ve sakin olursan birlikte bu cinayeti ortadan kaldırabiliriz bu saçma rekabete ve inada son ver"

"Kes sesini ve defol seninle asla ortaklık yapmayacağım"verdiği mendili çıkartıp suratına fırlattım.

"Al bu havalı mendilini belki kendini temizlersin"

"Umarım sadece kendimi temizlerim kraliçe"

"Kes artık ne istiyorsan söyle ve git"

"Kalp kolyesini almayacağım sizde almayın istiyorum"kalp Kolyesi mi?o da neydi?

"Kalp Kolyesi mi?neyden bahsediyorsun sen?"

"Salak numarasına yatma kraliçe çok iyi biliyorsun"

"Ah hayır gerçekten... bilmiyorum"

"Tabi ya Kral Edward hiç söyler mi? O zaman ben söyleyeyim beni kral seni kraliçe yapmalarının sebebi o kolye eski dönemlerde bir kraliçenin bu kolyeye sahip olduğu için öldürüldüğü ve ruhunun bu kolyeye hapsolduğu söylenir yani bu kolyeyi alan o kraliçenin gücüne ulaşmış olacak"

Duyduklarım karşısında şaşkınlık içinde gözlerimi hareket ettirdim.

"Peki bu kolyeyi ne için kullanacağız ki?"

"Bu kolyeyi ya ben müstakbel karımın boynuna takacağım ya da sen kendi boynuna takıp güce erişeceksin"

"Ben hiç bir şey istemiyorum"

"Peki siz bilirsiniz"kral güçlü adımlarla kapıyı açıp çıktı içeri ise bütün kalabalık tekrar girdi.Ben daha sinirimi atamamışken Rose yanıma gelip konuşmaya başladı.

"Kraliçem iyi misiniz?lütfen cevap verin"

"Kes sesini!"

Dayanamayıp saçma bir refleks ile Rose'a attığım tokat onu yere devirmişti.Bütün kalabalık geri adım attı.Rose ise ayağı kalkıp kendi başına çıktı.Şuan kafamda sadece tek bir şey vardı o kolyeyi bulmalı ve korumalıydım...

Bölüm sonu oy ve yorumlarınızı bekliyorum 🤍:)

Gül Krallığı: Güneş'in Doğuşu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin