Başladığınız tarihi ve saati buraya not edebilirsiniz✨
Gecenin karanlığına rağmen parıldayan yıldızlardan gözlerini çekmek istemiyordu. " çok güzeller değil mi?"
"İmdat"
Kurbanının çağrısını duymazdan geldi. Derin bir nefes alıp göğsünü temiz havayla doldurdu. " biliyor musun kış en sevdiğim mevsim keşke yaz hiç gelmese"
Bakışlarını yerde uzanan adama çevirdi Yüzündeki yılların eseri olan ince çizgiler şakaklarına uzanan aklarla bir bütün oluşturmuştu. Yüzü dakikalar geçtikçe soluyor canlılığını yitiriyordu. Gözleri odağını kaybetmek üzereydi. Ne ayağa kalkacak ne de konuşacak mecali kalmıştı adamın.
"Bi şey mi diyeceksin? Çekinme söyle"
Karşısındaki acımasız surete korku dolu gözlerle yalvarıyordu " lütfen... lütfen yapma.." tükürüğü kanla karışmış yutkunamadığı için ağzında birikmişti ve her kelimesinde ağız kenarlarından çenesine doğru akıyordu. Katili kurbanının bu acınası halini zevkle izledi. Adamı tanımıyordu, iyi biri miydi yoksa bu sonu hak eden bir pislik miydi bilmiyordu. Ne fark ederdi ki kolaylıkla öldürebileceği ve tesadüfen seçtiği bir kurbandı. Yerde çaresizce yatan kurbanına yaklaşmak için bir adım attı adam ellerinden destek alarak geriye doğru sürünerek kaçmaya çalıştı lakin gereksiz bir çaba içerisindeydi. Vücudu fazlasıyla kan kaybediyordu yapabildiği tek şey çaresizce çırpınmaktı. "Çocukken oynadığım böceklere benziyorsun. Kalemle onları ters çerip ..." çamura bulanmış ayakkabılarıyla adamın karnına bastı tüm ağarlığını vermeden önce cümlesini devam etti." karınlarına kalemin ucuyla bastırıyordum" "Aahhh..." adam acıyla inledi.
" tıpki şu an sana yaptığım gibi.. onlar da senin gibi çırpınıyordu. Şu an tıpkı o böcek gibisin."
Elini çenesine götürüp suratına düşünceli bir ifade takındı. "Düşündümde gibisi fazla sen de bir böceksin hiçbir farkın yok." Kurbanıyla oyalanmayı kesmesi gerekiyordu tenha bir yerde olsalarda yakalanabilirdi. Ayağını adamın karnından çekip yere çömeldi. Tek eliyle kurbanının buruşmuş alnına bastırdı. Böylelikle pürüzlü boynu ortaya çıkmıştı. Diğer elindeki kurbanının kanına bulanmış bıçağı tek hamleyle adamın boğazına sapladı ve boydan boya bir kesik attı. Yüzüne ve saçlarına sıçrayan kana rağmen durmadı. Hamlesiyle kurbanın acı dolu iniltisi bir anda kesilmişti boynundan süzülen kan çamurla karışıyordu.
***4 saat sonra
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sabah saatlerinin soğuk esintisi genç kadının bedenini sarıp saçlarında dolanıyordu. Saçlarandan yayılan şampuan kokusu ise bulunduğu ortama tezat kaçıyordu.
Henüz güneş doğmamış hava aydınlanmamıştı. Haberi alır almaz diğer meslekdaşları gibi olay yerine gelmişti Sare. Herkesten önce gelmesi avantajdı. Niyeti haberi siteye herkesten önce koymaktı, aslında her şey hazırdı çektiği fotoğraflarda dikkat çekiciydi fakat Sare için yeterince iddalı değildi.
Pendik aydos ormanında kafası kesilmiş bir erkek cesedi bulunmuştu. Polisin çektiği şerit yüzünden cesedin fotoğrafını çekememişti. Çekse bile yayımlaması yasal değildi niyeti de fotoğrafı direkt paylaşmak değildi lakin sansürleyip paylaşmayı düşünüyordu.
Etrafa kısa bir bakış attı onu izleyen kimse yoktu. Sakin adımlarla kimseye görünmemeye çalışıp şeride yaklaştı. Önce kamerayı netlemeye çalıştı fakat işe yaramamıştı. Onu izleyen var mı diye tekrar kontrol etti. Polisler görgü tanıklarının ifadesini alıyor olay yeri inceleme ekibi de delilleri topluyordu. Sareyi fark edemeyecek kadar meşgullerdi.
Şeridin ağaca bağlı kısmına ulaşıp çözdü sonra da cesede yakın olan ağaca bağladı bunu yaparken fark edilmemesi mucizeydi. Yeterince fotoğraf çektiğinde aynı kurnazlıkla şeridi eski haline getirdi. Yaptığı suçtu fakat yakalanmamıştı.
Çektiği fotoğraflara heyecanla incelerken çamura basan ayağı kaydı yüz üstü yere kapaklanmak üzereyken bir el kolunu yakalayıp düşmesine engel oldu. " çok teşekkürler siz olmasaydınız az daha makinam param parça olacaktı" bir yandan onu düşmekten kurtaran kişiye teşekkür ederken bir yansan da makinasının düşmediğine şükrediyordu. " rica ederim yavru kuş zevkti." Sare kulağına çalınan tanıdık sesle suratını buruşturdu. Teşekkürleri yağdırırken onu tutanın kim olduğuna bakmamıştı o sırada kamerasını kurtarmakla meşguldü " Serdar!" Kolunu hışımla Serdardan kurtarıp toparlandı. " Sen miydin?"
"Ne o beğenemedin mi" Sare gözlerini devirip ondan uzaklaşmak için sırtını dönmüştü ki "cesedi çekmek yasak sanıyordum"
Serdarın söyledikleriyle ayağı havada kaldı. 'Pislik' diye geçirdi içinden. Gözü heryerdeydi kim nerde ne yapıyo kim kime hangi imayla baktı haberdardı. Belki de bu yüzden işinde başarılı bir gazeteciydi. Kendisinden her ne kadar haz etmesede işindeki başarısını Sare de kabul ediyordu biraz da kıskanıyor olabilirdi.
"Saçmalama olay yerini çektim sadece" Serdar tabii ki inanmamıştı olay yerine geldiğinden beri bir gözü Sarenin üzerindeydi. Her zaman olduğu gibi...
Sareyi gördüğü ilk günden beri beğeniyordu. Yine hayran olduğu küçük surata daldı. Narin yüzünde en beğendiği yer gözleriyle her kesiştiğinde aklını başından alan iri kahve gözleriydi. Suratının ortasında nokta gibi duran burnu ve küçük dolgun dudakları yüzüne çok yakışıyordu. Yüzünü çerçeveleyen açık kahve saçları her dağım doğal dalgasıyla omuzlarından dökülüyordu. Gereğinden fazla sessiz kaldığını fark edip toparlandı. " ya çektiklerini bana verirsin ya da derdini polise anlatırsın." Saniyeler önce kadının güzelliğine dalan bir erkek için tezat düşen bir cümle olsada Serdar için iş başka aşk başkaydı.
" yok öyle bir şey yanlış görmüşsün sen." Serdar polislere seslenecekken Sarenin eliyle serdarın aralanmış dudaklarını kapadı. "Sus allahın cezası tamam al." Fotoğraf makinasını Serdarın karnına sertçe vurup tutmasını beklemeden elini çekti. Serdar makina düşecekken yakaladı. "Borcum olsun yavru kuş" "Siktir git!" Hışımla arkasını dönüp serdarı arkasında bıraktı. Saçlarını ensesinde gelişi güzel topladı siyah kaskını takacakken gözleri onu izleyen bir çift ela gözle kesişti Doğu Kartal iki ay önce onu nezarete atan komiser " piç kurusu" kendi kendine mırıldansada Doğu dudaklarını okuyabilmişti. Sare motoruna binip olay yerinden uzaklaştı.
adam gözünü ayırmadan genç kadının gözden kayboluşunu izledi. Her olay yerinde burnunda biten kadından bıkmıştı.
Bölüm sonu...
Not:İlk bölümü nasıl buldunuz? Biliyorum kafanızda bir çok soru işareti kaldı. İlerki bölümlerde hepsinin cevabını alacaksınız. Tabii hikayeyi beğenirseniz,size bağlı. Yorumlarınızı merak ediyorum. Yıldızı parlatmayı unutmayın🌟
