İlk Av

5 3 1
                                    

-Çevrenizde yenebilecek bir av var mı diye araştırıyorum.

-Hayır, dur! Kendi yeteneklerimi kullanmaya alışmalıyım.

-Anlıyorum tabi ki.

Gözlerimi kapattım ve odaklandım.

-Alan görüşü!

Gözlerim parladı ve çevreye bakınmaya başladım. Sonunda bir tavşan buldum, beni fark etmemişti. Koşmayı düşündüm ama çıkaracağım sesten kaçabileceği aklıma geldi bu yüzden elimi havaya kaldırdım.

-Oluş büyü yayı!

Elimde bir yay oluştu.

-Yıldırım büyüsü: Yıldırım oku!

Oluşan oku yayı gerip fırlattım, o kadar hızlı ilerledi ki tavşan hareket edemeden etkisiz hale geldi.

-Güzel atıştı, ama yine de silahsız yakalamaya çalışmanız yeteneklerinize ve vücudunuza alışmanız için iyi bir antrenman olur.

-Peki o zaman öyle yapalım.

Tavşanı belimde bulunan kemere astım.

-Alan görüşü!

Bir tavşan daha buldum.

-Bu sefer hız koşuşunu ve sessiz ilerlemeyi kullanacağım.

Birkaç deneme sonunda elimle yakalamayı başardım.

İyi ki uzun zamandır bu oyunu oynuyorum bu şekilde yeteneklerime çabuk alıştım, güzel olan en iyi şey bunları gerçekten deneyimleyebiliyor olmam. Böylece ilk günümü bitirdim. Hala adadaydım, bir miktar odun topladım. Toprak büyüsüyle basit bir ocak ve odunları oyarak kendime yemeğimi koyacak iki kase yaptım ki yedek olsun. Bu şekilde vücudumu kullanmakta daha da ustalaştım, yemeğimi yedikten sonra ateşin başında yeteneklerimi test etmeye devam ettim birkaç saat sonra yatıp uyudum, çok eğlendiğim için günlük rutinim kendime yemek bulmak dikkat gerektirecek oyma tarzı işler yapmak ve yeteneklerimi test etmek. yaklaşık bir haftamı böyle geçirdim ama karşılığında vücudum ve yeteneklerim üzerindeki kontrolüm gerçekten iyi derecede artmıştı.

-Artık gerçek savaş eğitimlerine geçebilirim.

Bundan önce adayı terk etme zamanım gelmişti.

-Nereye gitmeyi planlıyorsunuz?

-Önce insanlarla iletişime geçsem daha iyi olur o yüzden Rosewood'a gideceğim.

-Nasıl isterseniz.

-Buz köprüsü!

Adadan karaya doğru gölü düz bir biçimde dondurdum ve yürüyerek karşıya geçtim bir süre yürüdükten sonra bir şeylerin garip olduğunu fark ettim, bir sürü kuş ters yöne doğru uçuyordu.

-Bir gariplik var.

-Birkaç kilometre ileride yüksek seviye bir canavar tesbit ettim.

-Galiba savaş eğitimini burada yapacağız.

Koşmaya başladım ve bir süre sonra dumanlar yükselen köye vardım, her yer yıkık dökük bazı evlerde yangılar vardı bunun sorumlusu bir Kara Ejderdi köyün üstünde uçuyor olmasıydı. Derken yere indi. İndiği yere yaklaşıp alan görüşümü kullandım.

Ejder bir molozun önünde hareket etmeden duruyordu daha dikkatli bakınca molozun dibinde iki çocuğun olduğunu fark ettim, daha da yaklaştım.

-İndirebilir miyim bunu?

-Yapabileceğinize inanıyorum.

-Öyleyse başlayalım.

Ejdere doğru yürümeye başladım ve anında beni fark etti.

DarkandiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin