Extinguished Lonely Stars ×Drastoria×

× Tutuşma: uçurum ×

Kütüphanenin sahip olduğu ortalama sessizlikte ödevlerini tamamlamaya çalışan Astoria'nın kulağına, her can çekişen son sınıf öğrencisinde olan iç çekiş sesleri geliyordu. Dertli bir şekilde iç çekip oflayan son sınıflardan biri de masanın karşısında oturan Terry idi. 

Astoria, Ginny ile barıştıktan sonra Terry'nin yanına gidip özür dilemiş ve hem kendisine hem de Terry'e haksızlık ettiğini söylemişti. Terry bunları duyduğunda başını memnuniyetle sallamış ve bir daha böyle imaları duymak istemediğini kesin bir şekilde belirtmişti. O zamandan beri de normal hallerine dönmüşlerdi.

"Çok fazla ödevim var ve çalışma isteğim yok" diye söylendi Astoria arkdaşının iç çekmeleri arasında.

Terry bir ona bir de kendi önünde birikmiş olan on iki kalın kitaba bakarak acıyla gülümsedi.

"Tamam tamam senin yanında bununla ilgili söylenmiyorum" diye homurdandı genç kız.

"Tek yaptığın kitap okumak" diye payladı onu Terry "Seni kütüphaneye sürüklemesem ödevlerini biriktirmeye devam ediyordun ve dersleri dinlediğinden de emin değilim"

Terry her zamanki gibi doğruları söylüyordu. Aslında bu seneye kadar Astoria da notlarını yüksek tutmayı amaçlar ve düzenli çalışırdı ancak savaştan sonra derslere ve notlarına kafa yoracak bir durumda değildi. Bu yüzden son sınıfların durumuna biraz üzüldüğünü hissetti. Bir de savaştan sonra gelecekleri ile ilgili kafa yormaları gerekecekti.

Karşısında oflayıp puflayan Terry'e baktığında aklına Daphne geldi. Ablası da bu sene son sınıftı ancak onu bu şekilde hayal bile edemiyordu. Daphne ve gelecek kaygısının aynı cümle içinde kullanılması ona eskiden imkansız gelirdi. Greengrassler safkan statüsünde oldukları için büyücülük dünyasında çok kolay bir şekilde yer edineceklerine emin olduğunu söylerdi anneleri. Ancak şimdi babaları Azkaban'da büyücülük dünyasına ihanetten yargılanıyorken bunun ne kadar geçerli olduğunu merak etti Astoria. Özellikle Slytherinler oldukça kötü bir ün kazanmışlardı, bu durumun geleceklerinde nasıl bir etkisi olabileceğini tahmin etmeye çalıştı genç kız. 

"Ria yine dalıp gittin, parşömene on kelime yazmış bile değilsin" diye uyardı onu Terry harıl harıl bir şeyler karalarken.

Astoria saçma sapan bir giriş yaptığı bitki bilimi ödevine kaşlarını çatarak baktı.

"Sence Slytherinler mezun olduklarında ne yapacaklar dersin?" dedi ela gözlü kız ödev için dikkatini toplayamayacağını anlayıp parşömenini bir kenara atarken.

Terry ona gıcık olduğunu belli eden bir bakış attı.

"Bunun bitkibilim ödevinden daha önemli olduğunu sana düşündüren ne?" diye söylendi Terry, Astoria'nın kitapların üzerine attığı parşömeni yeniden genç kızın önüne koydu ve yazmasına devam etti.

"Evet ama sen de merak etmiyor musun?" diye yineledi Astoria "Artık yeni bir devire giriyoruz sayılır, savaştan sonra her şey çok değişti"

Terry iç çekerek yazdığı şeyi bıraktı, ödevlerden onun da bunaldığını anlayan Astoria arkadaşına sevimli bir şekilde gülümsemeye çalıştı.

"Bilmiyorum, elbette savaş her şeyi ve herkesi çok değiştirdi ama benim istediğim şey hâlâ aynı" dedi Terry saçlarını karıştırarak 

"İskoçya'da asa yapımcılığı için eğitim almak ve bu iş üzerine çalışmak"

Astoria teyit etmek ister gibi sorduğunda Terry onu başıyla onayladı ve genç kız da anladığını belirtircesine ona eşlik etti.

"Evet ama durum onlar için farklı değil mi? Yani benim için bile öyle" diye sürdürdü konuşmasını.