24

1.5K 208 47
                                    

(minjee-soobin)

minjee: suayı getirdim
nerede kaldın

soobin: dükkana geliyorum
bes dakikaya yanınızdayım

minjee: orada degiliz
sizin oradaki kafeye geldik
suanın burada tanıdıgı biri varmıs onu görmek icin tutturdu

soobin: yeonjun mu

minjee: evet
su siz arabadayken konustugumuzda sordugum cocukmus
arkadasım dedigin

soobin: o evet

minjee: hala arkadas mısınız

soobin: neden sordun

minjee: merak ettim
her neyse acele et lütfen
gitmem gereken bi yer var

soobin: geldim zaten
giriyorum iceri

**


Kapıdan içeri girer girmez gördüğü manzarayla büyülenmiş gibi olduğu yerde kalırken, fark etmeden gülümsemeye başladı. Sua masaya oturmuş Yeonjun'un yüzünü renkli kalemlerle çiziyor, Yeonjun ise kahkaha atıyordu. Sua'nın masadan düşmemesi için kollarını etrafında bariyermiş gibi tutuyordu ve güldüğü için Sua'dan azar yiyordu. Tam o sırada yanlarında bunalmış gibi görünen kadın görüş açısına girer girmez onları görmesi için elini salladı ve Soobin'in gülümsemesi yok olurken Minjee'nin yanına ilerlemeye başladı. İçerisi ne fazla kalabalık ne de fazla boştu. Jooyeon her zamanki gibi kasadaydı ve bu sefer yanında Yunjin'de bulunuyordu. Hararetli bir şekilde konuşurlarken Soobin'i görüp selam verdiler ve aynı selamı Soobin'den de aldıktan sonra konuşmalarına geri döndüler. Soobin ise Yeonjun ve Minjee'nin yanına vardı.

"Geciktiğim için üzgünüm." Sua babasının sesini duyar duymaz kalemleri masaya bırakıp masadan indi ve Soobin'in açtığı kollarına atlayıp havaya kaldırıldı. "Kızım gelmiş." Güler yüzle Sua'nın yanaklarına öpücük bırakırken bir yandan da yüzünü kapatan saçlarını geriye doğru taradı. Sua'yı özlediğini biliyordu ancak şimdi ona sarılıp yüzüne bakarken aslında sandığından daha da çok özlemiş olduğunu fark etti. "Seni çok özledim." Sua neşeyle konuştuğunda gülümsedi ve yanaklarına birer öpücük daha bıraktı. Ardından bakışları Yeonjun'u buldu. Yeonjun parıldayan gözlerle onu izliyordu. Gülümseyip selam verircesine kafasını salladığında Yeonjun da aynısını yaptı ve Minjee'nin üzerinde dolaşan bakışlarından habersizce Soobin'i izlemeye devam etti. Çok geçmeden Minjee yalandan bir öksürükle araya girip dikkatleri üzerinde topladı.

"Küçük hanımı babasına teslim ettiğime göre yavaştan gidebilirim." yerinden kalktı ve Soobin'in yanına geçti. "Okulda bir gösterisi olacak bu yüzden etek alman gerekiyor. Ben alacaktım ama seninle birlikte almak istiyormuş." Soobin kafasını salladı. "Tamam alırım ben merak etme."
"Unutma sakın."
"Unutmam."
"Tamam. O zaman anneye görüşürüz öpücüğü alayım hemen."

Sua'ya yaklaşıp yanağını uzattığında beklediği öpücüğü aldı ve gülümseyerek Soobin'e döndü. Eli omzuna yerleşti ve omzunu okşadı. Bu sırada Yeonjun'un gülümsemesi yok oldu ve ikiliyi izlerken Soobin'le göz göze geldiklerinde gözlerini kaçırdı. "Görüşürüz." Minjee Soobin'e yönelik konuştuğunda Soobin geri çekilip omzundaki elden kurtuldu ve bir şey söylemeden yalnızca gülümseyerek kafasını salladı.

"Bu arada tanıştığımıza memnun oldum, görüşmek üzere." bu sefer Yeonjun'a doğru konuştuğunda Yeonjun yapmacık gülümsemesiyle "Ben de çok memnun oldum görüşürüz." yanıtı verdi ve Soobin'e baktı. Soobin ise kafenin çıkışına doğru ilerleyen Minjee'ye bakıyordu. Çıkar çıkmaz Yeonjun'a döndü.

clementine • yeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin