MY BABY |+18|

5

Taehyung'dan

Çok tatlıydı... ciddi yüzü ile reyonlar arasında dolaşırken çok tatlıydı..

Bir de çok seksi...

Uzun ince parmakları, kıyafetlerin asılı olduğu askılar arasında dans ederken çok seksiydi...

Tamam tatlı ama yakışıklıydı.

Belki de yaşıkışlı ama tatlı?

Bilmiyorum... öyle çok... güzel ki, ben Jungkook'u çözemiyorum.. çok.. ben çok.. biricik bebeğim..

"Teyung? Teyung??"

"Hm? Efendim?"

"Teyung on saattir sana sesleniyorum. Nereye daldın öyle?"

Sana...

"Hm? Dalmış mıyım? Fark etmedim güzelim noldu bana seslendin?"

"Ah Teyung. Sence bu mu yoksa bu mu?"

Bir elinde mor bir gömlek vardı, içinde ise beyaz bir tişört. Diğer elinde ise kare şekileri olan beyazlı ve sarılı bir kısa kollu gömlek, ve içinde beyaz tişört tutuyordu.

"Sarı olan güzelim."

"Ben de öyle düşünmüştüm teşekkürler Teyung. O zaman gidelim mi? Daha diğer mağazalara da bakmak istiyorum."

"Gidelim bebeğim ver sen bana onları ben ödeyip geliyorum."

"Şey Teyung. Tamam bunu almayalım o zaman."

Elimdeki kıyafetler arasından kırmızı olan bir şeyi çekip almış ve saklayarak diğer reyona koşar adımlarla gitmişti.

Ne almıştı da saklıyordu acaba minik tavşan..?

Boş vererek kasaya ilerlemiştim. Bebeğimin kıyafetlerini ödemiş ve mağazadan çıkmıştık.

Biz hangi mağazaya girsek diye düşünürken Jungkook'un parmaklarını avucumda hissettim.

Parmakları ile avucumu gıdıklıyor, anlamsız şekiller çiziyordu.

Ona baktığımda adımlarıma ayak uydurmaya çalışarak elimle uğraşan eline bakıyordu.

Hâlâ avucumda oyalanırken minik (!) Elini elim ite tuttuğumda korkudan sıçradığını yan gözle de olsa görmüştüm.

Elini elime kenetlediğimde yürümeye devam ettik.

Jungkook'a baktığımda kızarmış ve diğer tarafa dönmüştü.

Ah bir de alt dudağını dişliyordu...

"Bu mağazaya girelim mi güzelim? Güzel şeyler var gibi gözüküyor."

"Girelim Teyung."

Girmiştik. Yine Jungkook gezinirken ben koltuklara oturmuştum.

"Teyung Teyung!"

Bana doğru koşan minik bebeğe bakmıştım.

"Dur bebeğim sakin ol."

"Teyung~"

"Hayır. Hayır Jungkook olmaz bunlara asla izin vermem."

"Ama Teyung! Bebekken giydiriyordun!"

"Güzelim bebektin!"

"B-bağırma b-bana!"

"Ağlama- Jungkook-"

"B-bırak k-kolumu. Z-zaten ç-çok s-sıcak."

"Bebeğim ama bu şortlar çok kısa ve üzerine bu sweatleri alamazsın. Lütfen güzelim anla beni. İnsanların sana bakmasını istemiyorum-"

"N-neden? K-kıskanıyor m-musun beni?!"

"Evet Jungkook seni çok kıslanıyorum! Bırak o şortları! Kısalıklarına bak ya! Eğilsen o dolgun kalçaların-"

Jungkook insanları önemsemeden dudaklarını dudaklarıma bastırıp geri çekildiğinde az önce olanlar da, söyleyeceğim cümlelerim de aklımdan uçup gitmişti... aklımda sadece neden bu kadar yumuşak olduklarını asla çözemediğim pembe dudakları vardı...

"Tamam almayalım o zaman. Ama yemek yiyelim çünkü çok acıktım."