MY BABY |+18|

23

Taehyung'dan

Ve.. tahmin ettiğim gibi.

Bebeğim, sabah kalktığımızda hasta olmuştu.

Tanrım... uykusunda burnu akıyordu...

Başucundaki peçeteden bir peçete alarak burnunu silmek için uzandığında Jungkook uyanmış ve bana bakmıştı.

"T-Teyung napıyorsun?"

"Güzelim sakin ol. Burnun akıyor.
Onu siliyordum."

"Hih T-Teyung-"

"Bebeğim utanma. Ben silerim bırak sen."

Elini peçeteyi tuttuğum elinden uzaklaştırarak diğer elini de burnudan uzaklaştırmıştım.

"Utanma bebeğim benim."

Burnunu sildikten sonra ucuna minik bir öpücük kondurmuştum.

"Güzelim. Yanıyorsun."

"T-teyung utandım biraz da. O-ondan olabilir."

"Ayaklarını uzat bakayım bir."

Elimi yorganın altından sokarak ayaklarına dokunmuştum.

Buz gibilerdi...

"Güzelim sadece dizlerine kadar örteceğiz tamam mı? Ben yemek yapıp geleceğim. Üzerini örtersen çok kızarım sana. Tamam mı?"

"T-tamam T-Teyung."

Jungkook'un üzerini sadece ayakları örtülü olacak derecede açıp gitmiştim.

Şimdi mutfağa gittiğimde ise tek bir şey kalmıştı.

Bebeğimin en sevdiği yemeği yapmak...

Yani Domuzlu Pirinç Çorbası...

Neredeyse 1 saate bebeğimin bebekliğinden beri en sevdiği yemek piştiğinde, geniş bir kaseye aktararak odamıza çıkmıştım.

Titriyordu ve neyse ki üzerini örtmemişti.

"Güzelim~ bak sana ne yaptım?"

"Hiih! Teyung! Bu..-"

"Evet güzelim. Düz otur bakalım. Sonra çorbamızı içelim hm?"

Jungkook'a çorbasını içirdikten sonra ilaçlarını da vererek onu yatırmıştım.

Kolum üzerinde uyuya kaldığında hapşırmak için odadan çıkmıştım çünkü onu zar zor uyutmuştum zaten bir de yanında hapşıramazdım.

Ardı ardına 3 kere hapşırdığımda burnumun akmasını boş vererek kendime bir çorba koymuştum.

Sımsıcak ne de iyi gelmişti.

Neredeyse 2 saat sonra Jungkook paytakça yürüyerek aşağıya inmişti.

"T-teyung çorba-"

"Hemen ısıtıyorum bebeğim geç otur sen."

Ben çorbasını ısıtırken Jungkook mutfak masasına oturmuş ve beni izlemeye başlamıştı.

"Daha iyi misin bebeğim?"

"Hm hm. Çorba iyi geldi Teyung."

"Yerim seni güzelim. Al bakalım sıcacık iç."

"Teşekkür ederim Teyung~"

Jungkook'un karşısına oturarak onun minik minik çorbasını içişini izlemiştim.

İçerken resmen mutluluktan gözleri kayıyordu...

"Tanrım resmen içerken zevkten gözlerin kayıyor. İçine girdiğimde de aynı bu şekilde kayıyorlardı.."

Ve o an düşündüğüm şeyleri söylemem Jungkook'un ağzındaki çorbayı yüzüme püskürtmesine ve daha sonra benim de bebeğimin yüzüne hapşırmama neden olmuştu.

"TEYUNG IY!"

"BEBEĞİM HER YERİM ÇORBA OLDU!"

"BENİM DE SALYA!"

İlk baş birbirimize bakmış ve daha sonra manyak gibi gülmüştük..

"Teyung. Banyo yapsak iyi olabilir."

"Bence de güzelim.."

Şşhh!

Bir sonraki bölümde beraber duş alabilirler~