21

1.8K 112 312
                                    

Eveeet bol sövmeli bir bölüme hepiniz hoşgeldiniiz sefalar getirdiniz.

Bu bölümde tabiri caizse esranın ağzına sıçacağım tam anlamıyla.

Hihihi

İstediğiniz kadar sövün hehehe

Bölümden önce duyuru yapmıştım zaten. Lütfen oy ve satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin. Yorum yapanlara ve oy verenlere sonsuz teşekkürümü sunuyorum.

Uzatmadan bölüme geçelim o haldeee.

Bölümün başından esranın giydiği kıyafeti koyuyorum. Yarışmadan çıktığı zaman duş alıp bunu giyiyor.

Kıyafeti koydum çünkü esranın üstünde bunların olduğunu düşünerek okuyun istedimm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Kıyafeti koydum çünkü esranın üstünde bunların olduğunu düşünerek okuyun istedimm.
-----

Yazardan

"Yok! Yok! Yok! Hiç bir yerde yok!" Diye bağırdı azat kardeşini bulamamanın verdiği sinirle.

Arabanın önünü kesip onları bayıltan adamlar sadece esrayı kaçırmışlardı.

Aralarında ilk uyanan azat olup diğerlerini uyandırıp toparlamıştı. Son hızda eve varıp babasına haber vermişti. Polislere haber verip bütün şehirde esrayı arıyorlardı.

Ezra, erez, kamer bir olmuş sokak sokak geziyorlardı.

Demir bütün hasteneleri kontrol ederken ateş ise tanıdığı polis arkadaşlarına haber verip esrayı tarif ediyordu.

Baki ve kazım ise esrayı arayanların içindeydi.

Salih bey ise eşi şule hanım ile evdeydi. Haberi duyduğu anda bayılmıştı şule hanım.

Yarım saat olmuştu esra kaçıralı ama herkes vakit kaybetmeden onu arıyordu.

Şule hanım uyandığında salih bey hemen başına üşüştü.

"Hayatım iyi misin? Hemen kalkma bak dinlen."

Kızının kaybolduğunu öğrendiğinden beri berbat haldeydi salih bey. Birde eşinin bayılması durumu çıkmaza sokmuştu.

"Buldunuz mu kızımı?" Dedi şule hanım sesindeki umut ile.

Salih bey yutkundu, başknı yavaşça sağa sola salladı.

Şule hanım yüzündeki bütün ifadeyi sildi. Yüzündeki ifadesizlik, sesindeki duygusuzluk ile konuştu ayağa kalkarken.

"Hazırlan salih gidiyoruz."

"Nereye şule!? Sen bu haldeyken"

"Ne yapmamı bekliyorsun! Oturup kızımı bana getirin diye ağlayıp ayılıp bayılayım mı!? Kızımı kaçıranların cellatı olmaya gidiyoruz."

Hayatı Tesbih Yapmışım | Karışan Bebekler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin