Yüzü sertçe kabinin kapısıyla buluştuğunda ağzından kısık bir inleme çıktı. Sağ yanağını kapıya yaslarken ellerini arkasındakı çocuktan kurtarmaya çalıştı fakat başarısızdı. Bu yüzden gözlerini kapatarak kendini ona bıraktı. Nefesi kulağının arkasına ve ensesine çarparak bedeninde titremeye sebep oluyordu. Arkasındakı beden için ne ara bu kadar çıldırmaya başladığını bilmiyordu fakat düşünüyordu. Ne ara olayların bu raddeye geldiğini.
Sabah kalktığı gibi karnına ağrılar girmeye başlamıştı. Akşam Changbine yazdığı mesajına geri dönüş almıştı ve gece geç saatlere kadar konuşmuştular. Aralarındakı gerilim Felix'e nedensiz bir heyecan veriyordu. Changbinin ne kadar çaktırmamaya çalışsa da kızgın olduğunu biliyordu, ve bu kızgınlığın acısını çıkartmasını istiyordu. Başka bir şekilde tanışsalar ne durumda olacaklarını merak etmiyor değildi. Çünkü garip bir şekilde kısa sürede iyi anlaşmıştılar. Ve bu iyi anlaşmanın tek nedeninin seks olmadığını hissediyordu Felix. Şimdi ise onu görecek olmanın heyecanını yaşıyordu.
Sonuçlarının ne olacağını bilmeden.
Üstüne kısa siyah şortunu ve beyaz tişörtünü giydikten sonra kısaca saçlarını düzeltti, bir ara saçında değişiklik yapmayı istemişti fakat yakışmayacağını düşündüğünden vazgeçmişti. Şu aralar yine bir değişiklik yapmayı istiyordu.
Fazla abartı giyinmeyecekti sözde ama beyaz bacaklarını göz önüne seren şortu tam aksini söylüyordu. Bir kaç saniye daha oyalandıktan sonra odasından çıktı.Mutfağa girmezden önce Hyunjin'in odasının kapısını tıklatarak uyanmasını umdu. Sabahlari genellikle kalkamazdı Hyunjin, bunun sebeplerinden biri de gece geç saatlere kadar porno izlemesiydi. Ev arkadaşının bu kadar azgın olması ilk zamanlar Felixi korkutsa da sonradan zararsız olduğunu anlamıştı. Sonuç olarak sabahları onu hep Felix uyandırır, derse geç kalmasını önlerdi.
Bu sefer içerden bir ses gelmeyince kapıyı aralayıp içeri bakındı, fakat oda bomboştu. Odadan çıkıp salona ilerlerken gelen kötü koku ile yüzünü buruşturdu. Muhtemelen üç gereksiz arkadaşı gece geç saatlere kadar hayvan gibi içmiş sonra da uyuya kalmıştılar.
Salona girdiği gibi bir koltukta sarmaş dolaş uyuyan Jisung ve Hyunjini, diğer koltukta dağınık bir şekilde uyuyan Minhoyu gördü. Direkt pencereye ilerleyip açarken ayağıyla da Jisungu dürtmüştü uyanması için.