RUH EŞİM ❤️~ÇağTu

Devamı

Mert bu durumdan fazlasıyla rahatsız olmuştu .... Tek isteği ne yapıp edib Tuanaya yeniden sahip olmaktı... Ama bu sandığınız gibi bi aşk değildi... Bu tamamen bi saplantılıktan ibaretti .... Uzun zaman sonra yeniden ortaya çıkma sebebide buydu , Tuananın yeniden aklını karıştırmak ,canını eskisinden daha fazla yakmak....

Mert
Karşımdaki görüntü huzurumu iyice bozmuştu.... Sinirlerim tepeme çıkmıştı,kan beynime vuruyordu ....Tuana şuan gözlerimin karşısında başka bi erkekle idi... Benim olan, bana ait olan kız şimdi başka erkeğin kollarındaydı .... Çok üzgünüm tatlım , maalesef bu mutluluğun pek uzun sürmeyecek ... Telefonu alıp Faina' yı aradım...

Mert:Alo , nerdesin?

Faina: sence bu saatde nerde ola bilirim Mert? (Uykulu bi şekilde konuşuyor)

Mert: ukalalık yapma Faina, nefret ederim bana ukalalık yapan insanlara... Adam gibi sordum nerdesin diye?

Faina: offf uyuyordum, sayende uykum yarım kaldı, ne var ne istiyorsun?

Mert: zaten sinirliyim,asabımı bozma benim...

Faina: aaa yeter ama, anlaşmamız da bu yoktu, sen sürekli beni böyle rahatsız edersen anlaşma bozulur ona göre...

Mert: sen beni mi tehdit ediyorsun? Sakın aklının ucundan bile geçirme... bu sana son uyarım..ne yap et hallet artık şu meseleyi... Ben Tuanayı istiyorum, o adamı uzaklaştır ondan geç olmadan !

Faina: tamam dedik ya , hem sen neden böyle sinirlisin?

Mert: sanane! Bana hesap sorulmasından hoşlanmam dememişmiydim ben sana , hadi yarın bu iş bitmiş olsun!

Faina: off tamam be uğraşamam senle gece gece

Yüzsüz telefonu hemen yüzüme kapattı ,gece gece beni rahatsız eden kendisi ,bi de suçu yokmuş gibi üste çıkmaya çalışıyor,ay aklım almıyor ne bulduysa artık şu tipsiz de... Zaten ilk gördüğüm andan sinirimi bozmuştu...neyse en iyisi uyumak,yarın Çağanı etkilemek için bi plan yapmam lazım....

Çağanlar otelden çıkıp parka doğru yürümeye başladılar... Aşkam saat 22.00 , hafif rüzgar esiyordu... Her yer ışıklarla süslenmişti ,şehrin manzarası adeta masallardakine benziyordu... Bizim yeni evli çiftlerimiz ise adeta bu masalı tamamlayan prens ve prenses gibi idiler ....Leyayla Yağız kol-kola önden gidiyor, Çağanla Tuana ise arkadan gelerek onlara eşlik ediyordu....

Tuana
Başımı hala Efe'nin omzuna yaslamış şekilde yürüyordum, o kadar rahattım ki , hep böyle kalmak istiyordum... Efe de halinden memnunmuş gibi kafasını kafama yaslamış bir eliylede belime sarmıştı... Bunun eşliğinde şehrin şu güzel manzarasında kayb oluyordum, sokakta bi kaç insan dışında kimse yoktu, aynı zamanda hafif rüzgar esiyordu.... Ara sıra yüzüme düşen saçlarımı Efe incelikle kenara çekip kulağımın arkasında sabitliyordu ...
Arkamızda gördüğüm gölgeyle aniden irkildim...

Çağan: Naz ... İyimisin?

Tuana: Efe arkamızda birileri var
Hemen arkama döndüm ,ama bu kez de kimseyi görmedim... Yürürken bi ara takip edildiğimizi hiss etmişdim... Ama yorgunluktandır deyip geçiştirmeye çalışmışdım... Yok arkadaş tam 3 kez aynı şeyi yorgunluktan görmüş olmam imkansız, emindim... Birileri bizi takip ediyordu...

Çağan: Naz arkamızda kimseler yok... Yorgunsun belki ondan öyle hissetmişsindir ...

Bizim duraksamamızla abimlerde durup bize doğru geldiler