Kim Taehyung ve Jeon Jungkook aynı yurt odasında birlikte yaşıyorlardı.
Fakat onlar, oda arkadaşı olan birçok öğrencinin aksine biraz farklılardı.
[Texting]
bugun guzel bi gun cunku bangtan'imin 10.yil donumu 🥺
neyse hadi bolume gecelim seveceginiz bi bolum oldu tam da denk geldi yani 🤡
✨ iyi okumalar ✨
* * *
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Bu ne şimdi?"
Taehyung odaya elindeki poşetle girdikten sonra direkt olarak banyoya yönelmiş ve Jungkook'a yanına gelmesi için seslenmişti. Jungkook başta aklı yine farklı yerlere kaysa da Taehyung'un düşündüğü kadar pislik bir insan olmadığını kabullenerek banyoya girmişti.
Büyük olanı zeminde oturup, önünde duran boya kabına elindeki boyayı sıkarken gördüğünde de şaşırmadan edememişti.
"Neye benziyor? Saçımı boyayacağız."
"B-Birlikte mi?"
Taehyung kafası aşağıya eğik olduğu için Jungkook'un kasılan bedenini görmemişti fakat kekelemesinden bu durum hakkında ne düşündüğünü aşağı yukarı anlamıştı. Gülümsemesine engel olamamıştı. "Sen boyayacaksın. Arkalara erişemiyorum, biraz yardım fena olmaz diye düşündüm."
Diğer malzemeleri de katıp boyayı karıştırmaya başladığında kafasını ayakta dikilmeye devam eden küçüğüne doğru kaldırmıştı. "Hadi, ne duruyorsun. Üzerine paçavra bir şeyler giy, kirlenmesin tişörtün."
Jungkook kalçasını lavaboya yaslayıp kollarını önüne bağladığında biraz Taehyung'la uğraşmaktan zarar gelmeyeceğini düşünmüştü. "Karşılığında ne alacağım?"
Taehyung onun muzipçe sırıtan suratına baktığında içinden onu öpme dürtüsüne engel olmaya çalıştığı için kısa bir an duraklamak zorunda kalmıştı. "Öpücük vereceğim Jungkook, hadi bak boya beklemesin, acele et biraz."
"Bana ne? Karşılığında bir şey yapacaksın." Jungkook küçük bir çocuk gibi omuzlarını silkmiş, inatçılığını sürdürmüştü.
Taehyung pes edercesine ellerini havaya kaldırmıştı. "Tamam, ne istersen yapacağım. Hadi acele et şimdi." Jungkook duymak istediği cümleyi işittiğinde zaferle gülümsemesini genişletmiş, hızlıca içeri gidip eski püskü gri bir tişört geçirmişti üzerine.
