Kim Taehyung ve Jeon Jungkook aynı yurt odasında birlikte yaşıyorlardı.
Fakat onlar, oda arkadaşı olan birçok öğrencinin aksine biraz farklılardı.
[Texting]
arkasslar biraz sinirliyim ama konumuz bu degil sakinlesmek icin bolum atiyorum
bu arada bolumler duz yazi ve birkac tanesi de boyle olmaya devam edecek cunku olaylari textingle anlatamam adamlar yan yana bu yuzden mesajlasamazlar 🙂
umarim duz yazi bolumleri de sariyordur
✨iyi okumalar✨
* * *
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Jungkook'cuğum sağ kolunu biraz daha kaldırır mısın?"
Siyah saçlı olan bu işten çok sıkılsa bile yüzündeki memnun ifadeyi bozmamaya çalışmış, sağ kolunu kaldırıp üzerindeki takım elbisenin ceketi için Cho'nun ölçü almasına izin vermişti.
"Düğüne çok az kaldı, inanamıyorum sana Taehyung. Nasıl çocuğa düğüne davetli olduğunu söylemezsin?" Kendi kendisine üçüncü çocuğuna söylenen kadın bileğine taktığı iğnedanlıktan bir toplu iğne daha çıkartıp Jungkook'un ceketinin katladığı kısmına tutturmuştu.
"Aslında bir dükkandan da alabilirdik, uğraşmanıza gerek yoktu Bayan Kim." Jungkook biraz sinirli olduğunu fark ettiği orta yaşlı kadına çekinerek söylediğinde Cho ceketle işi bittiği için geri çekilip konuşan çocuğa bakmıştı.
"Saçmalama istersen, düğüne davetli olduğunu söylememek benim aklı beş karış havada olan oğlumun suçu, bir de sana para mı harcatacaktık?"
"Bana para verseydin Jungkook'a ateşli bir şeyler satın alabilirdim." Tam o sırada eline aldığı cips kasesiyle, ağzı cipsle dolu Taehyung mutfaktan oturma odasına geçmiş, söylenen annesini delirtecek sözleri söylemişti.
"Nasıl unutursun Taehyung? Sana beş yüz kere Jungkook'a düğüne geleceğinizi söyle dedim. Niye dediklerimi hiç umursamıyorsun?" Cho Taehyung'un son dediği şeyleri görmezden gelerek ona yeniden azar çektiğinde Taehyung çoktan koltuğa yerleşmiş, ayakta takım elbiseyle bir konu mankeni gibi dikilen sevgilisine sırıtarak bakmıştı.
"Abartma, Jungkook'la bedenlerimiz bir sayılır." demişti, o da annesinin dediklerini duymamazlıktan gelmişti. "Pantolonu daraltsan yeterdi."
"Eski mesleğim terzi olmasa ne yapacaktın acaba beyefendi? Cebindeki harçlıkla Jungkook'a yeni bir takım alırdın artık."
