Nereye gittiğini bilmiyordu genç çocuk.Tek amacı kaçtığı adamlardan kurtulmaktı.Aslında sadece onlardan değil tüm her şeyden kurtulmak istiyordu.Yorulmuştu,tükenmişti artık devam edicek gücü kendinde bulamıyordu.O daha nereye gittiğini bilmeden nasıl yaşayabilirdi ki?
Çok yorulmuştu.Bacakları koşmaktan uyuşmuştu artık.Kaç dakikadır koştuğunu ya da nereye gittiğini bilmiyordu.Bir yere saklanabilmek umuduyla sağında kalan ormana girdi.Genç çocuk için her şey daha çekilmez bir hal almaya başlamıştı çünkü karanlıktı.Fazla karanlıktı ve genç çocuk karanlıktan korkardı.Çünkü ona karanlık yanlızlığı hatırlatırdı.Acıyı,kederi,ölümü... Bu yüzden nefret ederdi karanlıktan.Şimdi ise en nefret ettiği karanlığa kurtulabilmek amacıyla sığınmıştı.
Arkasında ki seslerin azalmasıyla genç çocuk arkasına döndü.Aralarında fazla mesafe vardı,buna sevinip önüne döndü.Saklanabilecek yer bulma umuduyla olduğu yerde durdu ve etrafına bakındı.İleride ağaçların azaldığı yerde mağara gibi bir şey vardı.Oraya saklanabilirim diye düşündü genç çocuk.Bu yüzden hızını biraz daha artırarak hedefine yöneldi.Yoluna devam etmek üzereydi ki önünde ki dala takılması uzun sürmedi ve yere düştü.'Gerçekten şimdi mi?'diye düşündü genç çocuk.Evet biraz sakardı fakat şuan burda sakarlığının tutması ona fayda sağlamazdı.Normalde de sakarlığının faydası olmazdı zaten.Düştüğü yerden hemen kalktı.Bir şeyi var mı diye vücudunda gözlerini gezdirdi.Elleri ve kolları soyulmuş,bacağında da ufak bir kesik vardı.'Daha kötüsünü gördüm bir şey olmaz'diye söylenirken adımlarını mağaraya çevirdi.Mağaranın önüne geldiğinde hızlıca gözlerini gezdirdi.İçerisi karanlık görünüyordu.Biraz korkarak mağaraya yaklaştı ve içeri girdi genç çocuk.Mağara fazla genişti ve ileriye doğru uzanıyordu.Sağ tarafta ufak bir su birikintisi vardı ve içerisi aydınlıktı.'En azından ışık var'diyerek suyun hemen yanına oturdu genç çocuk.Dışarıda ki seslere odaklanmaya çalıştı.Onlardan kurtulmalıydı eğer sesleri geliyorsa kalkıp gidecekti çünkü yakalanmak istemiyordu.Biraz daha dışarıyı dinledi fakat rüzgarın uğultusundan başka bir şey duymuyordu.Bu yüzden derin bir nefes alarak oturduğu yere biraz daha yayıldı.
Yorulduğunu biliyordu ama bu kadar yorulduğunu tahmin etmemişti.Bacakları titriyor,başı zonkluyordu.Bunlar da yetmezmiş gibi elleri ve kolları yanıyordu.Genç çocuk suya çevirdi gözlerini,yansımasına baktı.Berbat gözüküyordu.Siyah saçları dağılmış,gözleri kızarmış ve göz altlarında morluklar vardı.Aslında sadece göz altlarında değil elmacık kemiklerinde,çenesinde fazla belli olan morluklar vardı.Dudağının ve kaşının kenarı patlamıştı.Gözlerini hızla suda bir daha gezdirdi.Fazla susamıştı bu yüzden suyun temiz olup olmadığına bakındı ama temiz gibi gözüküyordu.Eğilip sudan birazcık içti,fazla içerse hastalanabilirdi ve şuan bunu hiç istemiyordu.Suyu içtikten sonra tekrar eğilip bu sefer yüzünü yıkadı.Sonra kollarını ve ellerini,saçlarını da biraz ıslattı şimdi daha iyi hissediyordu kendini.Bu gece burda uyumalıyım diye düşündü.Gidecek arkadaşı,ailesi, hiçbir şeyi yoktu genç çocuğun.Bu yüzden bu geceyi burda geçirmeye karar verdi.Suyun karşısına geçti ve ceketini çıkararak yere uzandı.Çıkardığı ceketini üzerine örttü,kolunuda başının altına koyup suya bakmaya başladı.Neden diye düşünüyordu.'Neden her şey benim başıma geliyor?Neden hiç suçum olmamasına rağmen ben bu haldeyim?'diye düşünüyordu.'Neden istediğim şeyler olmuyor?Ben neden mutlu olamıyorum?'Sonra genç çocuk bu düşüncesine sesli bir kahkaha attı.Gülüşü sessiz mağaranın içinde yankılanmıştı.Mutluluk olsa annem olurdu,babam o şeyleri yapmaz,ben bu halde olmazdım diye düşündü.
O gece genç çocuk düşünceleriyle,soğuk ve sessiz mağarada yalnızlığı ile tekrar başbaşa kaldı.Yorgunluğuna ve uykusuzluğuna daha fazla dayanamayarak kendini uykunun kollarına bıraktı.
Genç çocuk yaşadığı o uzun gecenin aslında son yalnız kalışı olduğunu bilmiyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'Reviving Hearts'
Teen Fiction"Her yabancıya böyle kapıyı açar mısınız?"diye sordu küçük olan.Chan evine aldığı oğlanı dikkatlice inceledi.Onun kim olduğunu bilmiyordu,bilmekte istemiyordu zaten.Derin bir nefes alıp cevapladı küçük olanı"Eğer o yabancı ölü kalbimi bana hissettir...