Bölümler geç geliyor çünkü bu saatlerde daha rahat okursunuz.İyi okumalar>3
İçeriye giren Chan kesinlikle böyle bir manzarayla karşılaşacağını bilmiyordu.Neden Jeongin ağlıyordu ve Hyunjin neden ona sarılıyordu?
"Ne oluyor burada!?"Kapıdan giren genç adam sesini yükselterek konuştu.Yeni siniri geçmişken bu manzara şuan tekrardan öfkelenmesine neden oluyordu.Ama küçüğü ağlıyordu değil mi?Neden ağlıyordu ona biri bir şey mi yapmıştı?
Gelen ani sesle Hyunjin hemen yataktan kalktı ve pencerenin kenarına yürüdü.Eski arkadaşını sinirlendirmek istemezdi.Ona her şeyi anlatıp barışmak istiyordu ama yapamazdı.Onu bu kadar üzdükten sonra her şeyi anlatıp kendini haklı çıkaramazdı.Arkadaşını çok özlemişti.Onunla içmeyi,dertleşmeyi,gezmeyi...Bir adam gelmiş ikisinin de hayatını mahvetmişti.Ama hayır arkadaşı suçsuzdu.Çünkü o bir şey yapmamıştı ki.Peki suçsuzken neden o kadar acıyı o çekmişti?Neden onların yerine sadece o cezalandırılmıştı?
Kapı tekrardan açıldı.Hyunjin gelen kişiye çevirdi gözlerini ve sonra anladı.Şimdi ceza çekme sırası artık ondaydı.Karşısında ki adamla aynı eve girerek her gün cezasını çekicekti.Tekrardan gözlerini eski arkadaşına çevirdi.Arkadaşının cezası bitmişti artık mutlu olabilirdi.Çünkü şimdi kendisi en büyük cezayı çekecekti.Bunu hak ettiğini biliyordu bu yüzden sesini çıkaramazdı.
Minho gelen adamın yanına adımladı"Sadece bir şeyleri öğrendi önemli değil"
Chan onu dinlemeden karşısında ki bedene yürüdü ve yanına oturdu.Küçük olanın yanında ki adamı gördükçe ağlaması şiddetleniyordu."İyi misin?"
Küçük olan gelen soruyla gülümsedi"Hiç olmadığım kadar"
Büyük olan hiçbir şey anlamamıştı"O zaman neden ağlıyorsun?"
"Mutluluktandır o"diyen çocuğa çevirdi gözlerini Chan.Onu tanımıyordu.Aslında içeride olan iki kişi dışında diğerlerini de çok tanıdığı söylenemezdi.
"Sen kimsin?"diyerek tamamen ona dikkatini verdi.
"Jeongin'in en yakın arkadaşı ve Minho'nun sevgilisiyim."
Jeongin bu cevapla gözlerini sildi ve gülerek konuşmaya dahil oldu."Müstakbel eşi o sevgilisi değil"
Jisung arkadaşının sözüyle gözlerini büyülterek sevgilisine döndü.Minho ise çatık kaşlarıyla küçüğüne bakıyordu.Niye pot kırmıştı ki?Bunun intikamını şimdiden hazırlamaya başlamalıydı
"Evin en küçük odasını sana vereyim de gör"diyerek küçüğüne sert bakışlar atmaya devam etti.Jisung gözlerini devirerek önüne döndü,zaten ne beklemişti ki?Bu sırada Chan konunun dağıldığını fak edip söze başlamıştı.
"Artık neler döndüğünü anlatacak mısınız?Kimin yanında olduğumu bilmek hakkım bence"
Jeongin bu soruyla tedirgince abisine döndü.Anlatmaya hazır olduğunu düşünmüyordu.Ayrıca onu bir daha nerede görecekti ki?Bu düşünceyle morali bozuldu küçük olanın.İstemsizce onun yanında kalmak onu daha fazla görmek istiyordu.Sadece adını bildiği tanımadığı bu adama iyice ısındığını düşünüyordu.
Minho gelen soruyla derin bir nefes aldı ve yavaşca kafasını salladı."Önce Jeongin'e kalacak yer bulmalıyım"
Küçüğü bu sözlerle korkarak abisine döndü.Yalnız mı kalıcaktı?Onu yine bırakıp gidecek miydi?"Beni bırakıp gidecek misiniz?"
"Hayır bebeğim seni asla bir daha bırakmam.Sadece biz eşyalarımızı toparlayıp gelesiye kadar sana kalacak bir yer bulmalıyız.Biz gelince de beraber eve çıkacağız.Ama Jeongin şehir merkezine dönemeyiz bunu sende biliyorsun değil mi kardeşim?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'Reviving Hearts'
Teen Fiction"Her yabancıya böyle kapıyı açar mısınız?"diye sordu küçük olan.Chan evine aldığı oğlanı dikkatlice inceledi.Onun kim olduğunu bilmiyordu,bilmekte istemiyordu zaten.Derin bir nefes alıp cevapladı küçük olanı"Eğer o yabancı ölü kalbimi bana hissettir...