(Kısım 8): Hoşuna Mı Gitti?

14K 397 102
                                    


Oy ve vote vermeyi unutmayınn lütfen 🦋

İyi okumalarrr

∆∆∆

Şimdi gözlerimi açsam ne diyecektim ki? Sen yabancı mısın mı? Beni kemiren bu soruyu doğrudan sorma isteği içimde kaynasa da düşündüğümde işleri kötüye götürme ihtimali ağır bastı.

Oliver az öncekinden biraz daha yüksek sesle "Pşşt, sarışın." diye seslendi. Tepki vermedim. Biraz daha seslenmesini beklerken yanımda kıpırtı hisettim.

Beni bırakıp gidiyor muydu? Hayır. Ellerini boynuma ve bacaklarıma geçirdi.

Beni odaya mı taşıyacaktı? Hayır. Beni hafifçe aşağı çekerek tam yatar pozisyona getirdi.

Ne yapıyordu Allah aşkına?

Kafamı kaldırdı. Başımın altında hissettiğim yumuşaklıkla yastık koyduğunu anladım. Yanımda tekrar bir kıpırtı hissettim. Pekâlâ işte şimdi gidiyordu. İyi ama o zaman neden hâlâ yanımda hissediyorum?

Karnımın üstünde hissettiğim kolla yanıma yattığını anladım. Üstelik bana sarılarak. Bedenim kas katı kesildi. Kalbim, dışarıdan sesi duyulabilecek kadar hızlı atmaya başladı.

Nefesi şakağıma vuruyordu. Fısıldadı. "Sadece 4 saat sarışın. Sabah uyandığında odanda olacaksın."

4 saat mi? Neden?

Onunla daha uzun süre mi yatmak istiyorsun Lila?

Hayır.

Belki...

Tabi ya, gece temizliğinde oda dışında bulunmamak gerekiyordu. O yüzden 4 saatimiz var.

Her şeyi boşvererek neden yaptığımı bile bilmediğim bir şey yaptım. Sanki uyku arasında yerleşiyor gibi Oliver'a doğru döndüm ve kafamı göğsüne koyarak ona sokuldum.

∆∆∆

Gözlerimi açtığımda Oliver'ın dediği gibi odamdaydım. Yataktan kalktıktan sonra vücudumu esnettim. Bebekler gibi uyumak bu olsa gerek.

Korkuluğa yaklaşarak aşağı baktım. Oliver koltukta oturuyordu. Kim sınırsız imkanı olan bir evde yaşayıp odasındaki koltukta otururdu ki?

Telefonumu alıp geri korkuluğa doğru yürüdüm. Yere oturarak ayaklarımı parmaklıkların arasından geçirip aşağı sallandırdım. Oliver'a yabancı olup olmadığını sormaktansa yabancıya bunu sormak daha mantıklıydı. Çünkü az bir ihtimal de olsa o değilse Oliver'a rezil olurdum.

Yabancıya "Oliver sen misin?" yazdıktan sonra aklıma gelenle mesajı göndermeden geri sildim. Bunu ortaya çıkarmadan önce bunu eğlenceli hale getirebilirdim. Tabi önce Oliver olduğundan biraz daha emin olmalıyım.

Ben: Günaydın yabancı.

Mesajı attıktan sonra gözüm Oliver'ın önündeki masada duran telefonundaydı. Bingo! Ekrana gelen bildirimle ekranı açılıp kapandı. Oliver telefonu eline alıp bir şeyler yazdı. Hızlıca telefonumu sessize aldım. Kalbimin sesini kulaklıkla dinleyebilsem kesin "küt küt, küt küt..." diye bir ses duyardım.

Telefonuma gelen mesajla elimi ağzıma kapadım. Gerçekten de o!

X: Günaydın sarışın.

Ben: Bana yeniden sarışın demeye başlamışsın :D

X: Sarışınsın çünkü.

Ben: Napıyorsun?

New York'ta İş Görüşmesi (+18) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin