(Kısım 14): Mayıştırıcı Öpücük

12.2K 391 85
                                    

Beni takip ederseniz yeni bölüm geleceğinde haberdar olursunuzz.

Ayrıca Instagramdan da takip edebilirsiniz. (İg: Sidalyurtseverr)

Yıldıza dokunarak ve yorum yaparak bölümlerin daha hızlı gelmesini sağlayabilirsinizz

İyi okumalarr

∆∆∆

Hepsi aniden ayaklandı. Oliver yanıma gelip kolumu tuttuğunda kalkmam gerektiğini fark edip ben de kalktım. Beni hafifçe çekerek kapıya doğru yönlendirdi.

"Hemen odaya git, kapıyı da kilitle. Şifreyi ben biliyorum zaten girecek olursam kendim girerim. Aksi bir durumda kapıyı açma."

Oliver konuşurken bir yandan da odaya doğru ilerliyorduk. Bir şey demem izin vermeden devam etti.

"Telefonun yanında olsun, acıkırsan odadaki atıştırmalıklardan yersin."

Odaya vardığımızda ellerini kollarıma koydu. "Tekrar söylüyorum, ben diyene kadar odadan çıkma ve kapıyı açma. Tamam mı Lila?"

Onaylar şekilde kafamı salladığımda gidecekti ki duraksayıp arkasını döndü. Dudaklarını dudaklarıma bastırdıktan sonra "Hadi içeri gir sarışın." dedi.

Odaya endişelerimle birlikte girdiğimde hızlıca kapıyı kapatıp duvardaki dijital ekrandan kilidi etkinleştirdim. Alt dudağımı dişlerimin arasına almış ısırırken odanın içinde volta atıp duruyordum.

Neler oluyordu?

Bu panikleri de neydi böyle?

Telefonumu elime alıp Oliver'a yazdım.

Ben: Ne yaptınız?

Bir süre beklesem de cevap gelmedi. Odama çıktığımda telefonu kenara bırakıp koltuğa oturdum.

Saatler geçti ama ne bir arama, ne bir mesaj ne de odaya gelen vardı. Odanın ışıklarının gitmesiyle ayağa kalktım. Oliver'ı aradığımda sonuna kadar çalsa da cevap vermedi.

Telefonumun flaşını açıp anlamsız bir şekilde odamın içini kontrol ettim. Bir şey ya da biri olduğundan değildi ama korkmuştum işte. Kapıda duyduğum şifre girilme sesiyle aşağı baktım. Biri odaya girmeye çalışıyordu.

Oliver olduğunu umarak aşağı inip kapının yanında dikildim. Kapıyı açmamam gerekiyordu. Oliver olduğundan emin olamazdım. Odada ses yalıtımı olduğu için ne onu duyabilirdim ne de o beni duyabilirdi.

Kapı kilit sisteminden gelen "Dııt!" sesiyle şifrenin yanlış girildiğini fark ettim. Tekrar denendi ve tekrar reddedildi. Bu kesinlikle Oliver değildi.

Kapı zorlandığında tekrar Oliver'ı aradım. Yine cevap yoktu. Telefonumun çalmasıyla Oliver'ın aradığını düşünüp hızlıca açtım. "Neredesin?" dediğimde karşı taraftan gelen kısık ve boğuk erkek sesi irkilmeme sebep oldu.

"Bana yardım et."

Telefonu kulağımdan çekerek hızla ekranına baktım. Kayıtlı olmayan bir numaraydı. Cevap verip vermeme konusunda tereddütte kalmıştım. Ben susarken telefondaki adam yeniden konuştu.

"Kapının arkasında olduğunu biliyorum."

Fısıltı gibi çıkan sesiyle söylediği şey, omurgamdan aşağı bir ürperti inmesine sebep oldu.

"Git buradan." dedim fazlasıyla cılız bir sesle.

"Onlar beni bulmadan kapıyı aç." dedi yumuşak bir sesle.

New York'ta İş Görüşmesi (+18) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin