(Kısım 15): Acı Dondurma Hikayesi

8.3K 284 28
                                    

Bebişlerr uzun zaman oldu değil mi? İşte sonunda yeni bölümle geri geldim.

Size açık ve bütün şeffaflığıyla bir şey demek istiyorum. New York'ta İş Görüşmesi başlarken fazlasıyla heyecanlı olduğum bir kitaptı. Ancak uzun süre bölüm gelmemesinden de anlayacağınız üzere daha fazla devam edemeyeceğimi anladım.

Kitap yazmak soru çözmek gibi bir şey değil. Formülü bildikten sonra yapılacak bir şey değil. İlham, yaratıcılık, hayal gücü ve daha nicesi işin içine giriyor. Gerçekten seven ve okuyanlar için üzgün olduğumu bildirmek istiyorum.

Bir şeyleri yarım bırakmayı sevmiyorum. Bunun size de saygısızlık olacağını düşünüyorum. Bu yüzden 3 bölüm ile olayları toplayıp sonuçlandırmaya çalışacak ve final yapacağım.

İyi okumalar👇🏻

∆∆∆

Oliver sesli bir nefes verdi. Mavileri beni bulduğunda bakışlarındaki pişmanlık esintileri gözlerime çarptı. Ellerini saçlarına geçirdikten sonra aşağı saldı.

"Bunu tahmin etmeliydim."

"Neyi? Neler oluyor, anlamıyorum?" dedim. Hâlâ üzerimdeki şaşkınlığı atamamıştım.

"Ben-" Bir elini koluma koyduktan sonra sıvazladı. Elini kolundan çektikten sonra "ona bakmalıyım." diyerek Felix'in arkasından gitti.

Neye uğradığımı şaşırmıştım. Bana dondurmasını koymayıp kahvaltı hazırladığım için bağırıp mutfak deposuna gitmişti ama Felix'e bana bağırdığı için sinirlenemiyordum. Çünkü Oliver'ın tepkisini de göz önüne aldığımda Felix'in hassas olduğu bir konuya feci parmak basmıştım.

Aklıma güzel bir kahvaltı hazırlayayım size, dediğimde Felix'in hepimizin alışkanlıklarının bir sebebi var tarzında söylediği şey geldi. Her sabah neden sadece dondurma yediğini pek anlamasam da buna saygı duymalıydım.

İkinci bir Felix olayı yaşamamak için Max'in mısır gevreğini ve Oliver'ın kahvesini masaya koydum. Pek iştahım kalmadığından hazırladığım her şeyi geri kaldırdım.

Oliver ve Felix'e kapıdan baktığımda yerde, raflardan birine yaslanmış oturduklarını gördüm. Felix dondurma yiyor, Oliver ise ona bir şeyler söylüyordu. Mutfağa geri döndüğümde Max'le karşı karşıya geldim.

"Diğerleri nerede?" dediğinde "Depodalar." diyerek yanından geçip gittim. Mutfaktan hızlı adımlarla çıkıp odama geldiğimde yatağa kendimi bıraktım ve içimdeki suçluluk duygusunun ezici hissiyle baş başa kaldım.

Onu tetikleyecek bir şey yapmış olmak berbattı. Düşüncesizliğim yüzünden olmuştu. Sesli bir nefes verip yüzümü yastığa gömdüm.

Aşağı kapının açılması ardından merdivende duyduğum ayak sesleri yavaş yavaş arttı. Odanın içinde duyduğum diğer nefes sesi şüphesiz Oliver'a aitti. Kokusu, burnum yastığa gömülüyken bile ciğerlerime inebiliyordu.

Yatağım Oliver'ın ağırlığıyla çöktü. "Yüzünü yastığa gömmeye devam edersen nefes alamazsın. Hadi kaldır kafanı."

"İstemiyorum." dedim fazlasıyla boğuk çıkan bir sesle. Elini başıma koyarak saçlarımı karıştırdı."Hadi ama sarışın. Bilemezdin."

Yatakta oturur pozisyona geldikten sonra yüzüme gelen saçlarımı geriye ittim. "Neden öyle bir tepki verdi?"

"Bizler zor zamanlar yaşadık. Bay Carter'ın himayesine girdiğimizde çok küçüktük. Hepimizin hikayesi kendi acımızda gizli. Felix'in bütün hikayesini anlatmak bana düşmez ama duruma anlam verebilmen için dondurma olayını anlatayım."

New York'ta İş Görüşmesi (+18) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin