Sabahın erken saatlerinde Sizarlar Konağında kadınlar kalkmış kahvaltı hazırlamışlar daha sonra yemekten sonra erkekler işe gitmiş kadınlar ufaktan temzilik yapıp düğün için hazırlığa başlamışlardı.
(Rozerin giydiği)
"Yengem bu ne güzellik!" Dedi Rozerin utanç ile kızardı. "Senin güzelliğinin yanında ben kim Ayşe Sultan !" Dedi."Geç o işleri Rozerin bende ne güzeliği kaldı." Dedi o sırada içeri Mehmet dayı girdi. "Sendeki Güzellik Şu Dünyada kimde var kadın !" Dedi kızlar alınmış gibi babalarına baktı. "Baba ya !" Dedi sitemkar sesi ile Ceren. "Susun Eşek sıpaları ! Sizde güzelsiniz ama anneniz kadar değil!" Dedi daha sonra hızlı bir şekilde evden çıktılar. Kartal ve kızlar bir araba Ayşe hanım Mehmet bey bir arabada düğüne gittiler.
Düğünün girişinde onları Seran Aşireti karşıladı ve Serhad şahmaran. "Hoşgeldiniz." Diyip Mehmet dayının elini öptü daha sonra Ayşe hanımın kızlara baş selamı verip kartal ile selamlaştı ve Rozerinede sıkıca sarılıp yanına çekip dayısına döndü. "Mehmet Ağa seninde izinin olursa ben nişanlımın benim ile olmasını isterim." Dedi Mehmet dayı önce eşine baktı ne de olsa Rozerine ile konuşan oydu daha sonra yeğenine baktı. "12 de eve getir Damat bir dakika geçsin on ikiden alırım kızımı senden." Dedi Serhad tebessüm ederek. "Baş üstüne Ağam." Dedi Rozerin giden ailesine üzgün şekilde baktı.
Yanındaki adamın kulağına doğru fısıldadı. "Ben nişan attım diyorum sen napıyorsun" dedi. Sehad zafer gülümsemesini yüzüne taktı ve nişanlısının elini tutup Şahmaran masasına doğru adımladı. "Hayır Zerda Şahmaranın olduğu masaya oturmam !" Dedi Serhad anlık duraksadı. "Sen benim karım olucaksın o da annem birbinize saygı duyucaksınız. Duymak zorundasınız bir ömür geçmez böyle" Dedi Rozerin ise ufak bir serzenişte bulundu. "Bir ömür vakit geçirmek isteyen kim ise. Serhad duyduğu şeyi duymamazlıktan gelmeyi tercih etti. Rozerinde suratını asmak istese bile bu ortam buna hiç uygun değildi yeteri kadar milletin dilinde iken yeni bir dedikodu malzemesi vermek istemiyordu
Zerda Şahmaran gördüğü manzara ile kala kaldı Serhad ve Rozerin el ele masalarına geliyordu. Rozerin önce piroz yadenin elini öptü daha sonra istmeye istmeye de olsa Zerda hanımın elini öptü Ruze bermal Berfin ile sarıldı Botan ve aram da baş selamı verdi. "Nişan attığın adam ile el ele dolaşmak tam da sana yakışırdı." Dedi Zerda hanım Rozerin tam lafa giricekti Piroz yade lafa girdi. "Her çift arasında kavga olur bir Zerda sana laf etmek düşmez ! İki Gelinime en çok yakışan şey onca insan arasında nişanlısının elini tutmasıdır" dedi Zerda hanım bir şey diceği sıra Serhad lafa girdi bu sefer.
"Zerda Xanım ! Rozerin kendine neyin yakışıp yakışmadını çok iyi bilir sen heç merak etme !" Dedi herkes sus pus olmuştu masada. Düğündeki tüm gözler yeni çiftin önündeydi düğün başlamıştı Serhad bir tandığı ile sohbet ederken Rozerin o kadar çok sıkılmıştıki bermale döndü aralarında en iyi tanıdığı kıza. "Halaya kalkalım mı" dedi Bermal kalkmak istese bile ağabeyleri buna izin vermezdi. "Ağabeylerim laf eder boşver oturalım." Dedi Bermal suratını düşürerek. O sırada Ruze atladı direk. "Olur kalklım sizde gelin." Dedi kızlara bakarak. "Yenge Botan ağabeyim." Dedi Berfin fakat Ruze omuz silkti Rozerin bu harekete tebessüm etti sanırım kendisi gibi bir eltisi vardı. "Gelin Hamilesin otur torunuma zeval gelmesin!" Dedi Ruze Zerda hanıma döndü. "Ben evladımı düşünüyorum sen merak etme jimom." Dedi o sırada yade pirozda dahil oldu. "Kalkın gelinlerim kızlarım." Dedi dört kız birlikte ayağa kalktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yürek Çıkmazı
Chick-LitGeçmişin sır perdeleri aralanılıyor. Bir odaya kaldırlıp üstüne kapı kitlenen geçmiş gün yüzüne çıkıyor. En mutlu olduğu günde düğününde bir mektup ile ihanetin soğuk yüzü ile tanışmıştı Rozerin Haşimoğlu öfkesini yaşatmış kendini ırak Kürdistan Bö...