Tam beş gün geçmişti. Changbin işine gitmiyordu. Sık sık kabuslar görmeye başlamıştı. Felix'in randevuları olduğundan dolayı işine gitmek zorundaydı. Elinden geldiğince Changbin'e destek oluyordu.
Changbin gözlerini açtığında yanında sevgilisini göremedi. Kalkıp banyoya ilerdi. İşlerini halletikten sonra mutfağa ilerlemeye başladı. Hazırlanmış kahvaltıya bakıp masaya doğru ilerledi. Masadaki notu görünce sandalyeye oturup notu okumaya başladı.
"Tavşanım, sakın o yemekler bitmeden masadan kalkayım deme yoksa yanaklarını ısırırım. Bugün eve erken gelecem sende bol bol dinlen."
Notu gülümseyerek okuduktan sonra tekrar kenara koydu ve önündeki kahvaltıya baktı. Hiç iştahı yoktu. Zorlukla bir iki lokma yedi daha fazla yemek istemiyordu. Kalkıp salona geçti ve koltuğa uzandı. Çok yorgun hissediyordu.
Biraz uzandıktan sonra kalktı ve odaya ilerledi. Temiz hava almak istiyordu. Hem belki kafasıda dağılmış olurdu.
Üstünü değiştirdikten sonra telefonunu ve cüzdanını aldı. Daha sonra hızla evden çıktı. Nereye gideceğini bilmiyordu. Öylece yürüyordu sadece.
Karşısına çıkan parka baktı. Oraya ilerlemeye başladı. Boş bir bank görünce oturdu ve etrafını izlemeye başladı. Birçok çocuk kahkaha atarak oyunlar oynuyor koşturup duruyorlardı. Salıncakta onları sallayan anneler, kaydıraktan kaymasına yardım eden babalar. Dolu gözleriyle onları izliyordu sadece. Aklına gelen anılarla acı bir tebessüm oluştu yüzünde.
-
Changbin 6 yaşındayken,
"Anne salıncağa binmek istiyorum." küçük çocuk annesine bakarak heyecanla konuştu.
"Gel bakalım" annesi onu salıncağa bindirmiş ve sallamaya başlamıştı. Changbin gülerek "daha yukarıya anne" diye bağırıyordu. Kadın oğlunun bu hallerine gülerek dikkatli bir şekilde sallamaya devam etti. Küçük çocuk kahkahalar atarken parkın girişinde elinde dondurmalarla duran babasını gördü. "Anne anne babam geldii." kadın salıncağı durdurmuş oğlunu indirmişti. Babasının yanına ilerlediler. Babası ilk karısını öpmüş sonra oğlunun boyuna yetişmek için eğilmişti." Bak çikolatalı dondurma aldım sana. "
"Teşekkür ederim baba." diyip yanağını öpmüştü babasının. Bir yere oturup dondurmalarını yemeye başlamışlardı. Changbin mutluydu. Çünkü yanında annesi ve babası vardı.
-Keşke annesi yaşasaydı ve babası onu hala seviyor olsaydı.
Yanağından akan gözyaşıyla kendine geldi. İç çekip yanaklarını sildi ve oturduğu yerden kalkıp eve ilerlemeye başladı.
O adamın gelmesiyle bütün hayatı tekrardan altüst olmuştu. Eve gelince üstündeki ceketi ve şapkayı çıkarıp atmıştı. Bedeni titiriyor, yanaklarından gözyaşları süzülüyordu.
O adam yüzünden yaşayamadığı çocukluğuna, yediği dayaklara ve annesine ağlıyordu. Yere çöküp başını ellerinin arasına aldı.
Bir çığlık koptu dudaklarının arasından. O sırada işten dönen Felix kapıyı açmış, duyduğu çığlık sesiyle salona doğru koşmuştu.
"CHANGBIN" hemen yere çöküp titreyen bedene sarıldı.
"Şşş, sakin ol ben yanındayım sakin ol." fısıldadıktan sonra daha sıkı sarıldı. Kalkıp ilaçlarını getirecekken Changbin ona daha sarıldı.
"Gitme..."
"Gitmiyorum aşkım, seni asla bırakmam. Sadece su getirecektim." diyip saçlarının arasına öpücük bırakıp, mis kokan saçlarını okşamaya başladı.
Bir süre sonra sakinleşen sevgilisini kaldırıp koltuğa oturttu. Mutfağa gidip çekmeceden ilaçları alıp, bir bardak suyla tekrar salona geçti.
"Hadi iç bunları birtanem."
Changbin ilaçları alıp içmişti. Felix'e eliyle koltuğa oturmasını söyledi. Sevgilisi koltuğa oturunca başını bacaklarına koymuş ve gözlerini kapatmıştı. Felix anında saçlarını okşamaya başladı.
"O adamdan nefret ediyorum. Bana çocukluğumu zehir ettiği için, vurduğu her tokat için, canımı defalarca kez yaktığı için o adamdan nefret ediyorum."
"O adam bir daha karşına çıkmayacak merak etme birtanem. Ben varım artık seni asla bırakmam tamam mı?"
Changbin ona kızarmış gözleriyle baktıktan sonra miniğinin beline sıkıca sarıldı.
"Seni seviyorum Felix."
"Bende seni seviyorum birtanem." diyip dudaklarına minik bir öpücük kondurdu.
-
selamlarr!
Bir sonraki bolumler gunesli gunler dkdhskndnd
yazmayi unutmusumm resmen :(( bu arada final yakin galiba
umarim bolumu begenmissinizdir. Bu arada yeni ficime goz atarsaniz sevinirim 💞 kendinize iyi bakinnn bir sonraki bolumde gorusuruz 💖-helena
ŞİMDİ OKUDUĞUN
friendship and love, changlix
FanfictionGüney Korenin en büyük şirketinin CEO'su Seo Changbin ve onun en yakın arkadaşı Psikolog Lee Felix