friendship and love, changlix

1.1

Changbin'in kriz geçirmesinin üstünden bir hafta geçmişti. Bu bir haftalık süreçte Felix Changbin'in hep yanında olmuştu. Hatta Changbin'in kafası dağılsın diye arkadaşlarını çağırmıştı. Abisi sevgilisi Seungmin ile Avustralya'dan dönmüştü. Hyunjin ve Jeongin de Busan'da yaşıyorlardı. Abisi döndüğü için sıkıntı yoktu ama Jeongin ve Hyunjin'in işi olduğu için gelmeleri biraz zaman almıştı. Neyse ki hepsi uzun bir zaman sonra bir arada toplanmıştı. Beraber oyun oynayıp yemek yemişlerdi.

Felix o gün tekrardan gülen sevgilisini görünce çok mutlu olmuştu. Daha sonra sevgilisinin yanına gidip defalarca onu öpmüştü. Changbin artık miniğinin aniden onu öpmesine alışmış, gülerek kollarının arasına hapsetmişti minik bedeni.

Changbin bu süreçte işe gitmemiş, ortağı Minho ve sevgilisi Jisung işleri halletmişlerdi.

Ertesi gün ilk uyanan Changbin olmuştu. Uyuyan sevgilisini uyandırmadan yanağına minik bir öpücük konudurup, banyoya ilerledi. Hızlıca bir duş alıp, kişisel bakımlarını yaptı. Beline sardığı havluyla banyodan çıkıp dolabın karşısına geçti.

"Oh be manzaram harika" konuşan sevgilisine döndü. Felix yatakta uzanır pozisyonda sevgilisini izliyordu. Changbin ona ilerleyip,
"Gizli gizli beni mi gözetliyorsun sen?" dedi.

"Yook, gayet açık açık dikizliyorum seni. Yememiş içmemiş kas yapmışsın be adam." dedikten sonra ikiside gülmeye başladı.

"Öyle mi Felix bey" diyip sevgilisini gıdıklamaya başladı.

"Ayyy tamam tamamm Changbin dur lütfen ahahahaha ay dursana beee" Changbin de gülüp sevgilisini bırakmış ve açılmış göbeğine öpücük kondurdu.

Felix mutlulukla Changbin'e baktı. Elini yanağına koyup "İyi misin?" diye sordu alçak sesle.

Changbin Felix'in elini tutup avcunu öptü. "Çok iyiyim."

İkisi birbirine bakıp gülümsediler. "Hadi kalk bakalım işe geç kalacağız yoksa."

Felix oflayarak kendini tekrar yatağa attı.

"Uyumak istiyorummm." Changbin mızmızlanan sevgilisine gülüp, "Kalk hadi, bitti senin izinler." diyip sevgilisini kollarından tutup kaldırdı.

Felix yamuk adımlarla banyoya ilerledi. Changbin gülümseyerek miniğine bakıp daha sonra siyah bir takım alıp giydi. Mutfağa ilerleyip ikisine hızlıca bir sandviç hazırlayıp, kendisine kahve yaptı. Sevgilisine de portakal suyu sıkmıştı.

Felix hazırlanmış ve mutfağa geçmişti. İkisi de yemeklerini sohbet ederek ve gülüşerek yemişlerdi. Daha sonra birbirlerini öperek zar zor ayrılmış ve ikisi de işlerine gitmişti.
-

"Kankişimmm, Minho aşkımdan sonra en sevdiğim adammm." diyip kollarını atlamıştı sincaba benzeyen çocuk. Changbin gülerek arkadaşı düşmesin diye sıkıca tuttu ve sıkıca sarıldılar.

"Çek lan sevgilimin üzerinden ellerini."

"Minhoşş." Jisung sinirli bir şekilde sevgilisini uyardı. Ama Minho onu takmadan sıkıca ortağına sarıldı.

"Ayy salaksınız ya!" diyip ayağını yere vurdu Jisung. Changbin gülerek arkadaşından ayrıldı.

"Nasılsın?" minho gülümseyerek sordu arkadaşına.

"İyiyim." ikisi de birbirine gülümsedi. Jisung onların ortasına geçip bileklerini tuttu ve Changbin'in odasına sürüklemeye başladı. Odaya geçtiklerinde kapıyı kapattı ve koltuğa yayıldı. Sevgilisi de yanına oturdu. Changbin uzun zaman sonra sandalyesine oturmuştu.

"İşimi özleyeceğimi hiç düşünmemiştim." dedi.

"Eğer çok özlediysen benim işleri atayım sana onlarıda hallet." diye takıldı arkadaşına Minho.