1.3

77 9 1
                                    

Yemekler yendikten sonra herkes tekrardan salona geçmişti. Minho ve Changbin hariç. Felix mutfağı toplama işlerini onlara vermişti.

İçerde bir kargaşa vardı. Felix ve Jisung birbirlerine yastıkla vururken Hyunjin ve Jeongin herkesten soyutlanmış gibi aşklarını yaşıyorlardı. Seungmin ise Chan'ın göğsüne kafasını koymuş Felix ve Jisung'u izliyordu.

Changbin ve Minho işlerini bitirip salona geçtiklerinde Felix ve Jisung yaptıkları küçük yastık savaşına son vermiş ikiside dağılmış saçlarını düzeltmişti. Minho onlara bakıp,

"Ne bu haliniz yolunmuş tavuklara benziyorsunuz." demişti. Herkes onun bu benzetmesiyle gülmeye başlamıştı.

Hep birlikte sohbet ederlerken Hyunjin herkesi susturdu. "Size çok sevineceğiniz önemli bir haberimiz var." Herkes merakla onlara bakarken bu sefer konuşmayı Jeongin devralmıştı.

"Biz tekrardan buraya taşınmaya karar verdik." dedi.

Felix çığlık atarak Hyunjin'e sarıldı. Chan cıklayarak "Bizi kıskanmışlar aşkım." diyip sevgilisine daha da sarılmıştı.

"Lan sizde mi taşınıyorsunuz?"

"Evet, bizde taşınıyoruz." diyip onayladı Seungmin Jisung'u.

"Eskisi gibi yine hep bir arada olacağız artık." Felix heyecanla bağırdı.

Oturmuş sohbet ederlerken Jeongin, Changbin'e döndü.

"Abi biraz konuşalım mı seninle?"

"Konuşalım."

İkisi kalkıp çalışma odasına giderlerken Minho onların arkasından gitmişti. Çocuklar durumu az çok anlayınca kendi halinde takılmaya ve sohbet etmeye devam etmişlerdi.

O sırada üçlü dava işini konuşuyordu.

"Seo Yondae. Uyuşturucu satmaktan, adam öldürme ve kasten adam yaralamadan tutuklandı. En az 65 yıl yer. Çünkü bunlar sadece işlediği birkaç suç."

"Dahası da var yani?"

Minhonun sorduğu soruyu başını sallayarak onayladı Jeongin.

"Gebersin." Changbin umursamaz bir şekilde konuştu.

Her ne kadar umursamaz görünsede ufacık olsun kalbi sızlıyordu. Annesi ölmeden önce hatırladığı ufak tefek anılarda babasını ne kadar çok sevdiğini onun kollarının dünyanın en güvenli yeriymiş gibi hissettiğini hatırlıyordu.

"O yüzden mi o gün şirkete geldi? Onu kurtarman için." Minho mırıldandığında Changbin düşüncelerinden çıkıp ona baktı.

"Eğer onun için geldiyse ona yardım edeceğimi düşünmesi bile komik."

Changbin elinde kalemini döndürürken boş gözlerle masasına bakmaya devam etti.

Bu sırada içerdekiler sessizce oturmuş üçlünün dönmesini bekliyordu. Hyunjin Felix'e dönüp,

"Changbin abim iyi görünüyor." dedi.

"Çok zor zamanlar geçirdi yine. Eskiye döndü diye çok korktum. Ama çok güçlü tekrardan atlattı." dedi Felix.

"O adamdan nefret ediyorum." sinirli bir şekilde konuştu Jisung.

Birkaç dakika sonra üçlü tekrar salona dönmüştü.

Felix yanına oturan sevgilisine bakıp elini tuttu.

"İyi misin aşkım?"

"İyiyim merak etme." Changbin miniğinin sorusunu cevapladıktan sonra yumuşak minik ellere öpücük kondurdu.

"Hadi oyun falan oynayalım ya çok sıkıldım."

"Ne oynayacağız sincap? Var mı aklınızda bir şey."

"Aa! Lisede çok oynardık neydi adı şey... şey... HAH! Katil polis oynayalım." Seungmin heyecanla konuştuğunda herkes bu heyecanlı haline gülmüştü.

Chan sevgilisinin bu tatlı haline dayanamayıp yanaklarına bir sürü öpücük kondurmuştu.

"Eve gidince hatırlat seni ısıracam." Seungmin onun omzuna vurduktan sonra yere oturdu. Herkes yerdeki masanın etrafına oturup kağıtlara köylü, polis ve katil yazdılar. Kağıtları karıştırıp ortaya attılar ve herkes seçtiği kağıtla oyuna başladılar. Katil Hyunjin, polis Jisung, diğerleride köylü olmuştu. Hyunjin çaktırmadan Minhoya göz kırptı. Minho bunu farkedip biraz bekledi ve kağıdı masaya attı.

"Aşkım katil öldürdü mü seni lan!" Jisung üzüntüyle konuşup dudağını büzdü.

"Öldürdü aşkım." Minho sevgilisini yanıtladıktan sonra masaya kağıdını atan Jeongin'e döndüler. Jisung polis olduğunu belli etmemeye çalışarak herkeste gözlerini dolaştırıyordu. Bu sırada Felix'te kağıdını masaya attı.

Jisung ona dönen ve göz kırpan Hyunjin'e baktı. "Polisi vurdun gerizekalı." dedi. Changbin Hyunjin'in ismine çarpı attı. Hyunjin ise oflayıp Jeongin'e sokuldu "Aşkım elendim ya." diye sızlandı.

Akşama kadar oynanan çeşitli oyunlar, yenilen aburcuburlar ve içilen içkiler bittiğinde salonu toplamaya başladılar.

"Misafir odasında isteyen çift uyabilir diğerlerine koltukta yatak açarız." dedi Felix.

"Biz misafir odasında uyuruz." dedi Minho Jisung'u kollarıyla sarıp.

"Tamam o zaman orası hazır zaten şuraya yatak getireyim ben."

Changbin sevgilisine yardım edip yatakları taşıdığında yatakları kurdular ve herkes birbirine iyi geceler diledikten sonra odalarına geçtiler. Changbin üstünü çoktan değiştirmişti. Felix'te pjimalarını giydikten sonra yatakta onu izleyen sevgilisine döndü. Hemen yatağa girip yanına uzandı. Changbin kolunu uzatıp miniğini kolları arasına aldı.

"Seni seviyorum civciv iyi geceler."

"Bende seni seviyorum Tavşan iyi geceler."

Öpücüklerini de verdikten sonra gözlerini kapattılar.

-

Selamlarrr Bolum cok gec geldi :( Umarim bolumu begenmissinizdir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Selamlarrr
Bolum cok gec geldi :( Umarim bolumu begenmissinizdir. Lütfen oy verip yorum yapar misiniz? Yorum ve oy sayisini gorunce cok uzuluyorum.
Duyuru paylasmistim ama okuyan kişilerin cogu buyuk ihtimalle takip etmedigi icin burdan da soyliyeyim. Dershanem basladi ve gunlerim cok yogun geciyor. Neysee gidiyorum. Kendinize iyi bakinnn💗💘

-Helena

 friendship and love, changlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin