Abicik

11.4K 504 41
                                    

Merhaba sevgi pıtırcıklarım.Yorum ve Voteleriniz beni yazmaya daha çok teşvik ediyor.Yanımda olan herkese kocaman öpücüklerimi yolluyorum.Seviliyorsunuz.

YENİ KİTABIM "EN GÜZEL KABUSUM"A BAKMAYI UNUTMAYIN:)
VOTE VE YORUMUDA TABİ SEVİLİYORSUNUZ BEBEKLERİM

Sesin geldiği yöne doğru döndüğümde çocukluk arkadaşım Efe ile göz göze geldim. Efe, orta okula kadar hep en iyi arkadaşımdı. Daha sonra babasının iş durumu yüzünden İstanbul'a taşınmak zorunda kalmışlardı. Belli bir süre görüşmeye devam etmiştik ama mesafe yüzünden iletişimimiz kopmuştu. Onu, en son babamın cenazesinde görmüştüm. Şimdi de tam karşımda duruyordu.

'Efe.. ama sen, nasıl?' diye kekelemeye başlayınca Efe yanıma gelip oturdu ve ellerimi ellerine hapsederek

'Şşşt ağlama yanındayım, babanın cenazesinden bir süre sonra anneni arayıp nasıl olduğunu sordum. Oda seni İstanbul'a bıraktıklarını söyledi. Şimdi de buradayım, senin yanında . Bak Güneş, sen asla yalnız değilsin. Sen benim en değerlimsin. Ben yanında olduğum sürece kimse sana zarar veremez ve üzemez tamam mı? Anlat bakalım noldu?'

Efe küçüklükten beri aynı yaşta olmamıza rağmen ona abi dememi isterdi. Sebebini sorduğumda da ondan 6 ay küçük olduğumu söylerdi, bende buna sinir olur ve ona 'abicik' derdim.

Efe, bana karşı hep korumacı bir tutum sergilerdi. Bana askıntı olan çocukların ağzını burnunu kırar, çıkma teklifi edenleri ise mahallede sopayla kovalardı.

Efeye olan biten her şeyi anlattıktan sonra

'Boşver, adam başkasına sinirlenmiş sana patlamıştır. Sakın bir daha böyle bir şey için o güzel gözyaşlarını akıttığını görmeyeyim.'

'Tamam abicik, iyi ki yanımdasın. Sen nasıl bir adamsın ya? Hep en çok ihtiyacım olduğu anda yanımda olmayı nasıl beceriyorsun?'

'Meslek sırrı güzelim söyleyemem.' diyerek göz kırptı.

'Eee sen ne yaptın okuyor musun? Cenaze yüzünden hiç konuşamamıştık, hoş benimde konuşacak halim yoktu ya.'

'Bende İstanbul Üniversitesi Türk Dili Ve Edebiyatı'nı kazandım. Yani sizin gibi özel üniversite bebesi değilim hanımefendi.'

'Yaa Efe çok kötüsün. Ayrıca ben bursluyum o züppelerden değilim. Bu arada tebrik ederim hep edebiyata ilgin vardı, senin için çok iyi olmuş.'

'Evet güzelim. Hadi kalkalım zaten senin yüzünden sırılsıklam oldum.'

'Aa deliye bak ben mi gel dedim?'

'İstersen gidebilirim? '

'Sakın Efe sakın! Şakasını bile yapma lütfen. Seni bir daha bulmuşken kaybedemem .'

'Merak etme, bende seni asla bırakmam. Hem bacımı bu zengin züppelerine yem etmeye hiç niyetim yok.'

'Bacı ne bee?'

'Noldu kız, beğenemedin mi? Delikanlılığın kitabında bacımızı korumak en üst sırada yazar.'

'Öyle olsun bakalım.' dedim ve havadan sudan konuşmaya başladık. Sonrada okulun kafeteryasına gidip 2 tane çay söyledik. Her yerimiz sırılsıklam olmuştu. Efe üstümdeki ceketi yeni fark etmiş olacak ki

'Şştt kız bu ceket kimin? Şuna bak yaa bacımızı 2 dakika yalnız bırakıyoruz hemen yavşamış şerefsizler.'

'Off Efe yaa ne şerefsizi? Deniz'in bu yeni tanıştım, mimarlıkta bir arkadaş. Hasta olmamam için verdi bu ceketi, başka bir şey yok yani.'

SON İKİ ÜÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin