SON İKİ ÜÇ

Benden uzak dur!

Merhaba sevgi pıtırcıklarım. Yeni bölümle karşınızdayım. Ve size bir soru sormak istiyorum Deniz mi Asrın mı? yoruma yazarsanız sevinirim. Seviliyorsunuz.

YENİ KİTABIM "EN GÜZEL KABUSUM"A BAKMAYI UNUTMAYIN VOTE VE YORUMUDA TABİ SEVİLİYORSUNUZ BEBEKLERİM

Bade'nin cırtlak sesiyle yeni güne merhaba dedim. Ona doğru döndüğümde tüm elbiselerini yatağına yığmış, o yığının içinden bir tanesini seçmeye çalışıyordu. Yatağımdan kalkıp Bade'nin yanına gittim ve

'Hayırdır, sabah sabah ne bu hal?'

'Ayy sorma Güneş, Efe'yle buluşacağız bugün. Çok heyecanlıyım.'

'Çok sevindim canım. Ne giyeceğine karar veremedin mi hala?'

'Hayır ya. Bana yardım eder misin kuzu?'

'Hmm gel bakalım. Haah buldum, ilk gün giydiğin yeşil elbiseyi giy. O sana çok yakışmıştı.'

'Öyle mi diyorsun?' diyerek yatağın üstünden elbiseyi alıp üstüne tutarak aynada kendini incelemeye başladı.

'Aynen öyle diyorum. Hadi hazırlan hemen, abicik bekletilmekten nefret eder.'

'Tamam canım.' diyerek hazırlanmaya başladı, hazırlandıktan sonra da ışık hızıyla buluşacakları kafeye doğru gitti. O gittikten sonra ben de okul için hazırlanmaya başladım. Mavi üstüne beyaz puantiyeli kısa kollu elbisemi, altıma da beyaz sandaletlerimi giydikten sonra saçlarıma maşa yaptım. Hafif bir makyajdan sonra da bir fular alıp okul gitmek için yurttan çıktım .Yurdun kapısından dışarı çıktığımda karşımda elinde bir buket gülle bana doğru gülümseyerek yaklaşan Deniz ile karşılaştım. Yanıma geldiğinde

'Günaydın sevgilim, 1.haftamız kutlu olsun. Sana senden daha güzel bir hediye arasam da bulamadım çünkü dünya üzerinde yokmuş, özür dilerim, bunlarla idare et.'

'Deniz gözlüm, ben ne diyeceğimi bilemiyorum. Çok teşekkür ederim.' Diyerek boynuna atladım. Ayrıldığımızda da yanağına küçük bir öpücük kondurdum ve el ele okula doğru yürümeye başladık.

'Sevgilim Bade neden yanında değildi?'

'Efe'yle buluşacaklarmış bugün.'

'Hmm anladım birtanem.' Dedi. O sırada da benim fakültemin önüne gelmiştik. Ne kadar itiraz etsemde beni sınıfıma kadar götürdü. Sınıfa geldiğimizde Asrın'ın rahatsız edici bakışları altında vedalaşmaya başladık. Asrın'a bakarak

'Senin bu piçle aynı sınfta olmana katlanamıyorum.' Dedi ve bana dönerek elleriyle yüzümü kavradı. Mavilerini de maviliklerimde kitledikten sonra

'Keşke sana seni ne kadar sevdiğimi anlatabilsem, keşke kalbimi açıp sana gösterebilsem ama bu mümkün değil. Seni seviyorum Aşkım. 1. Haftamız tekrar kutlu olsun.' Dedi ve yüzünü yüzüme yaklaştırmaya başladı. Nefes alış verişlerimiz birbirine karışıyordu. Sonunda dudağımın kenarına küçük bir öpücük bırakarak bir şey dememe izin vermeden amfiden çıktı. Ben de arkasından baka kaldım. Oturmak için yerime geçerken soğuk ve kuvvetli bir el kolumu kavrayıp durdurdu, arkamı döndüğümde Asrın' ın gece kadar karanlık gözleriyle karşılaştım.

'Hiçbir yere gidemezsin bücür, konuşacağız.' Dedi ve beni kimsenin olmadığı kalorifer dairesine doğru sürüklemeye başladı. Kolumu kurtarmaya çalışsam da başarılı olamıyordum. Kalorifer dairesine geldiğimizde beni odanın içine fırlatırcasına attıktan sonra kendi de içeri girdi ve cebinden bir anahtar çıkartıp kapıyı kilitledi. Tehlikeli bir o kadarda insanı tehlikeye sürükleyen gözlerini bana çevirerek