" Meşhur ikilimiz ha? "~~~
" Merhaba. Felix ben. "
" Hyunjin ben de. "
" Seungmin. "
" Chris. Chan da diyorlar. "
" Memnun oldum güzelim. Jisung ben de. " Jisung'un yılışık tavrına karşılık Jeongin boğazını temizledi. Jisung güldü. Ellerini kaldırıp geriye çekildi.
" Changbin. " Herkes selamlaştıktan sonra otururken sordu Hyunjin.
" Meşhur derken? Sormayı unuttum. " Wooyoung hemen yanına gitti Hyunjin'in.
" Siz gelmeden önce çok bahsettim de ondan. Birnevi onur konuğu olarak düşünün kendinizi. Of sizi benden daha çok seven arkadaş bulamazsınız değerimi bilin ya! Aşkım ben harika bir insanım değil mi? "
" Tamam bebeğim gel sakince yanıma. " San'ın konuşmasıyla herkes güldü. Wooyoung abartmayı kendine ilke edinen biri olduğu için sakinleştirmek ona düşüyordu.
" Ne içersiniz? " Barmenin sorusuyla ortam dağılmış herkes kendi yakınıyla sohbet içerisindeydi.
" Şimdilik herkese bira. Yavaştan başlamak lazım. " Diğerleri de onaylarken Hyunjin ikinci kere geldiği mekanı incelemeye başladı. Önceki gelişinde üst katta oturduğu için aşağısı garip geliyordu ona. Ama şimdi kimsenin olmaması burayı zevkli hale getirmişti.
Kocaman mekanda sadece kendilerinin olması garip hissettirse de sevmişti bu havayı. Etrafa göz atarken kendisini izleyen bir çift gözle göz göze gelince irkildi ama bakışlarını kaçırmadı. O da baktı uzun uzun. Bir önceki görüşüne kıyasla oldukça resmi ve şık görünen adam bu haliyle nefesini kesmeye birebirdi. Bu zamana kadar görmediği ama bugün ilk defa gördüğü gözlüğü ile de yüz hatları bir bıçak kadar keskin duruyordu. Uzunca baktığı gözleri insanın içini delip geçiyormuş gibi hissettiriyordu. Her haliyle tehlike kokan bu adam Hyunjin için boğulmak isteyeceği okyanus gibiydi. Bir yandan boğulmaktan korkuyordu bir yandan da nefessiz kalmak aslında nefes almasını sağlıyormuş gibi hissediyordu. Gözleri yavaşça yüz hatlarında gezindi. Daha doğrusu sadece dudağında durdu. O ince derinin herhangi bir şeye teması bile koca bir yangına dönüşebilirdi.
Hem okyanusu hem de ateşi içinde barındırıyor, diye düşündü Hyunjin.
Gözlerine geri baktığında hala kendisine aynı ciddiyetle bakan adamı gördü. Aralarındaki farklı çekim hoşuna gidiyordu ikisinin de. Ama Hyunjin'in yanacağını biliyordu Minho. Küle dönüşeceğini, okyanusunda nefes almak için çırpınacağını biliyordu. Yine de aynı istekle devam ediyordu. Ne de olsa insanları yakmayı en iyi Minho bilirdi.
" Ee Hyunjin takıldığın biri var mı? " Jisung bu sefer de Hyunjin'e yöneltmişti oklarını. Felix'ten umudu Jeongin sayesinde kesmişti. Yoksa arkadaşının onu keseceğini biliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vegas// hyunho / jeonglix
Fanficyeraltının ünlü kardeşleri ve aynı zamanda mafya babaları Minho ve Jeongin istedikleri uğruna Hyunjin ve Felix'i kullanmayı göze alabilecekler miydi? top/ Minho - Jeongin bottom/ Hyunjin - Felix